Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, 2019-2024 yılları arasında Millet Çarşısı içerisinde kripto para madenciliği yapıldığına dair belgelere ulaştıklarını belirterek, konuyu yargıya taşıyacaklarını duyurdu. Belediye ana hizmet binası Encümen Salonu’nda toplantı düzenleyerek CHP Belediye Meclis Üyesi Mertcan Üreten ve Başkan Yardımcısı Av. Emine Özge Arslan ile birlikte ulaştıkları belgeleri açıklayan Başkan Balaban, konunun bir an önce açığa kavuşturulması için çalıştıklarını söyledi. Gazeteci Barış Pehlivan’ın gündeme getirdiği konuyu geçtiğimiz Mayıs ayı itibariyle öğrendiklerini, bu süre içerisinde de bunu belgelendirmeye çalıştıklarını aktaran Başkan Balaban, “Aylık değerlendirme toplantımızda bu konu gündeme gelmişti. O zaman ‘bir takım belgeler var, bu konuyu iddiadan somuta indirgemek istiyoruz’ dedik. Mertcan Üreten arkadaşımın da büyük katkılarıyla bu belgelere ulaştık. Gazeteci Barış Pehlivan bir süre önce konuyu kendi yayınında gündeme getirmişti. Kendisine bir kez daha teşekkür ediyorum. Bizler bu konuyu geçtiğimiz Mayıs ayında öğrendik. Mertcan arkadaşımız denetim komisyonundaydı. Mertcan, millet çarşısında elektrik faturalarındaki farkı görerek araştırma yapıyor. Araştırma sonunda da kripto para madenciliği yapıldığının ipuçlarını alıyor ama ipucu ayrı belge ayrı elbette. Biz de ipuçları duğrultusunda çalıştık. En önemli belge olan hard diski ele geçirdik. Bunun içinde birçok belge, soğuk cüzdanlar var. Bunların kime ait olduğu araştırma sonucu net bir şekilde ortaya çıkacak. Açıklamamız sonrası başkan yardımcımız Av Özge Arslan bu konuda suç duyurusunda bulunacak. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in acı kaybını yaşamamız nedeniyle bir süre bu konuyla ilgilenemedik. Dönemin bilgi işlem müdürü arkadaşımızı da açığa aldık” dedi.
‘SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ’
Başkan Balaban daha önce de çeşitli iddialarla ilgili yargı yolunu kullandıklarını ancak bir sonuç alamadıklarını hatırlatarak, “Burada artık kripto basıldı mı, basılmadı mı, Yunusemre’de bu oldu mu olmadı mı diye bir şey yok. Belgeler net. Biz tabi ki daha öncede suç duyurusunda bulunduk soruşturma açılmaz şeklinde kararlar geldi. Bunları sizlerle de paylaştım. Ama biz görevimizi yapacağız. Hiçbir zaman hiç kimseden korkmadık. Her konuda şeffafız. Suç duyurusunda bulunarak belgeleri teslim edeceğiz. Bunların bir kopyası da bizde olacak. İşin uzmanı arkadaşlarımıza bunları inceleteceğiz. Yarın bir gün herhangi bir şekilde üstü örtülmeye kalktığında ‘hayır kardeşim siz böyle söylüyorsunuz ama bizim uzmanlarımızın da böyle bir raporu var’ diyeceğiz” diye konuştu.
‘KEYFİ, ÇİFTLİK GİBİ YÖNETİMLERLE GELİNEN NOKTA BUDUR’
“Bizden önce belediyenin nasıl yönetildiği ortadadır” diyen Belediye Başkanı Balaban açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “İddiamız, bunları önceki dönemin başkanı Mehmet Çerçi yapmıştır, yaptırmıştır değil. Ama nasıl belediye yönetildiği net bir şekilde ortada, neden bu kadar borçlandığı ortada. Kendi binanızda kripto para madenciliği yapılıyor, yıllarca bu iş yapılmış siz belediye başkanı olarak dünyadan, belediyeyi yönetmekten bir habersiniz. Hani derler ya özrü kabahatinden daha büyük. İşte buradaki bu olay da bu. Nasıl Yunusemre Belediyesi’nin yönetildiğini bir kez daha bunla belgeliyoruz. Tamamen keyfiyet, tamamen saldım çayıra mevlam kayıra, tamamen duyarsız. Bu Türkiye’de gündemdir. Zaten gündemde geldi. Böyle bir şey yok bu Türkiye’de, belki ilk ve tektir. Bu tam bir aymazlık, tam bir skandaldır. Ama inanın genel iktidar değişecek, değiştiğinde de nasıl belediyecilik yapıldığını çok daha iyi görecek insanlar. Ha hep söyledim biz kazanmasaydık ne olacaktı, yine her türlü borçlanma devam edecekti, her türlü kredi devam edecekti. 1,5 milyar borçla mı aldık, bizden sonra 2029 da kim geldiyse 5 milyar borçla bu belediyeyi devralacaktı. Hani Ali Baba’nın Çiftliği vardır, burası da aynı çiftlikten beter yönetilmiş. Barış Pehlivan’a bir kez daha teşekkür ediyorum. Barış Pehlivan bunu yayınladığında biz de bunu hemen çıkalım basın açıklaması yapalım demedik. Amacımız şov yapmak değil. Ne dedik, bize belge lazım, işte belge bu. Hep söylüyoruz, keyfi, çiftlik gibi yönetimlerle gelinen nokta budur. Senin belediyende 5 yıldır kripto para madenciliği yapılıp sen bunu bilmiyorsan o zaman 5 yıl boyunca niye bu koltukta oturdun diye adama sorarlar.”
‘ÇOK CİDDİ DELİLLER ELDE ETTİK’
Elde edilen belgelere ilişkin bilgi veren CHP Meclis Üyesi Mertcan Üreten ise yaşanan süreci şu sözlerle anlattı: “Bu konu ile ilgili Denetim Komisyonunda faturalar geldiğinde, faturalardaki farklılıkları inceleyerek bir şüphe doğdu içimize. Daha sonra yaptığımız görüşmelerde. Millet Çarşısında yanda gördüğünüz gibi ekipmanlar çıkmıştı. ‘Biz bunların ne olduğunu anlamadık’ diye arkadaşlarımız bu konuyu bana ilettiler. Ben de bunların kripto para madenciliğinde kullanıldığını, bunların kamu binasında ne aradığını merak ettiğimi ifade ettim. Ardından inceleme ve araştırmaya koyulduk. Gerekli araştırmalarımızı yaptığımızda başkanımıza bilgi verdik. Başkanımızın da ifade ettiği gibi bunlar her ne kadar kamu binasında olmayacak cihazlar olsa da yine de net somut delillerin elimizde olması gerekiyordu. Somut delilleri hard diskin içerisinde yakaladık. 8 terabaytlık hard disk incelendiğinde verilerin kurtarılması, bunların geri getirilmesi, bunlar adli işlemler. Delilleri yok etmemek adına yüzeysel bir araştırma yaptık. Ona rağmen çok ciddi deliller elde ettik. Bundan sonraki aşama savcılık. Bu hard diskin araştırılmasını istediğinde daha fazla bilgiye erişebilecektir.”
ELEKTRİK FATURALARINA DİKKAT ÇEKTİ
Kripto para madenciliğini de anlatan Üreten, elde edilen belgeler ve içeriklerine ilişkin ise şunları söyledi: “Kripto para sanal dövizdir. Aslında bitcoin denen kripto parayı altın gibi düşünebilirsiniz. Belirli sayıda üretilebilecektir. Kripto para madenciliğinin en büyük giderlerinden birincisi kullanım maliyeti, ikincisi elektrik. Ocak 2024 yılında 529 bin 600 liralık bir fatura var. Aynı ayın bir sonraki yılında yani bizim dönemimiz de 322 bin 580 lira gibi yaklaşık yüzde 45’lik bir fark var. Önce bu farkı fark edip daha sonra diğer aylara baktık. Şubat 2024 yılında 339 bin 385 lira fatura gelmişken bizim dönemimizde ise yani Şubat 2025 yılında 129 bin 550 lira fatura gelmiş. Bu çok ciddi bir fark. Mart 2024 yılına baktığımız da 309 bin 270 lira gelmiş sadece 1 ay sonra 142 bin 130 liraya düşmüş. Daha sonra bize Millet Çarşısında bilgi işlemdeki arkadaşlarımız bir odayı bulup içine girerek bu cihazları bulduklarını söylediler. Burada gördükleriniz grafik kartlarında kullanılan cihazlar. Çalışmamız sonrası 97 adet PCI-Express Slotu ve Güç Kablosu, 1 adet Sanayi Tipi UPS, 1 adet Madencilik için özel üretilen güç kaynağı, 3 adet Mining Rig Frame, 2 adet Mining Rig ve 8 TB hard disk bulduk. Bu hard disk 150 GB veri içeriyordu. Bunlar belediyedeki bilgisayarlarda kullanılan yazılımların kurulum dosyaları ve madencilik işlemlerinde kullanılan yazılımların kurulum dosyaları. Bu yazılım kodlarını incelediğimizde kripto para cüzdanlarına ulaştık. 4 farklı kripto para için kullanılan 20 adet kripto para cüzdanını barındırdığını tespit ettik. Bu 20 farklı cüzdanın kime ait olduğu bilinmiyor. O cüzdanların nerelere transfer yaptığı nerelerden transfer geldiğini herkes onayladığı için bunu sistemden görebiliyoruz. Bazılarını inceledik. Bu etherium cüzdanında 63 bin 214 dolarlık bir transfer gerçekleştirilmiş. Önce kripto para kazılıyor. Ardından borsalara gönderilmek için transfer ediliyor. Cüzdanların transferlerini takip ettiğimizde kripto paraların satıldığını görüyoruz. Ferdi Başkanımızın bir sözü ile bitirmek istiyorum. Kendisi seçim sürecinde vatandaşımıza belediyenin sorumluluğunu, yapabileceklerini anlatırken ‘bir para basamayız bir adam asamayız’ diyordu. Adam asmışlar mı bilmiyoruz ama para basmışlar.”
HUKUKİ SÜRECİ ANLATTI
Belediye Başkan Yardımcısı Avukat Emine Özge Arslan da yürütülecek hukuki süreci şu sözlerle aktardı: “Soruşturma aşamaları iki türlü; bir iç soruşturmamız yapılacak, bir de tabii ki savcılığa suç duyurusunda bulunduğumuz için savcılık aşamasındaki soruşturma yürütülecek. En büyük etken, Bilgi İşlem Müdürlüğü... Sebebini Mertcan sunumlarında anlattı. Şu anda elimizde bulunan aletlerden bir tanesinin Bilgi İşlem Müdürlüğü envanterine kayıtlı olduğunu tespit ettiğimiz bir durum söz konusu. Bu birimden de sorumlu olan kişi Bilgi İşlem Müdürü. Bu nedenle bu uzaklaştırma önleyici bir karardır.?Kameralarla ilgili olarak da, kameraların şu anda tespit edilmesi mümkün değil. Çünkü bizim bile olayı tespit edeli yaklaşık Mart ayı demiş olsak, 3–4 aylık bir süreç oluyor bu. O kadar geriye dönük kamera kayıtlarına ulaşmamız mümkün değil. Bizler, dilekçelerimizi hazırlık aşamasında elde edilen verilerle hazırlamaya devam ediyoruz. Bununla ilgili uzman görüşlerini de alacağız. Çünkü gerçekten teknik bir konu. Bir avukat olarak bu teknik konuyu incelemeden düzgün bir bilgi sahibi olmamız mümkün değil. Öncelikle işleyişin nasıl olduğunu bilmemiz gerek. Aynı şekilde savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunda da savcılık makamı ne yapacak? O dosyayı, hard diski ve elde edilen verileri alanında uzman bir adli bilişim uzmanına teslim edecek, ondan gelecek rapora göre bir değerlendirme yapılacak. Bizler burada aşamalara göre baktığımız zaman birçok suç unsurundan bahsedebiliriz: Birincisi; kamuyu zarara uğratmak, kullanılan elektrikle ilgili bu durum, en basit örneği. İkincisi; burada kamu görevlileri varsa, bu işte 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda disipline yönelik aykırı olan durumlarla ilgili işlem yapılabilir. Zimmet suçu oluşabilir, haksız kazanç oluşabilir. Bizler bu minvalde hareket edeceğiz. Hem şüphelilerin kim olduğunu tespit etmek hem de bu tekil nitelendirmeyi yapmak savcılığın görev alanı. Yani biz sadece hırsızlıkla ilgili bir şikayette bulunsak bile, eğer dosyada savcılık makamı başka suçların da bulunduğunu tespit ederse, bizler de bu yönde soruşturmaya devam ederiz. Durumla ilgili iddianame ve raporun gelmesi için beklemedeyiz.”