GÜNCEL POLİTİKA YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ SPOR MAGAZİN RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Kültür-Sanat
1 Ekim 2019 Salı 10:34

'Arf Sabiti' ile perdeler açılıyor

İzmir Devlet Tiyatroları, 4 ayrı sahnede 4 yeni oyun ile seyircisini selamlayacak ve 2019- 2020 tiyatro sezonunda 'Arf Sabiti' ile perdelerini açacak. Bilim insanı Cahit Arf'ın hayatını anlatan oyun, İzmir'de dünya prömiyerini yapacak.

Yeni tiyatro sezonunun ilk turunda 4 ayrı sahnede 4 yeni oyun ile seyircisini selamlayacak olan İzmir Devlet Tiyatroları, 'Arf Sabiti' oyunu ile perdelerini açıyor. Sanatseverlerin heyecanla beklediği 2019- 2020 tiyatro sezonunda, bilim insanı Cahit Arf'ın hayatını anlatan oyunla birlikte açılış yapan İzmir Devlet Tiyatroları, yeni sezonda dünya prömiyerini yapacak oyunla seyirci karşısına çıkacak. Feraye Şahin tarafından kaleme alınan ve Sadık Doğan tarafından yönetilen oyun, 7 kişilik kadroyla sahnelenecek. Cahit Arf'ın yaşadığı 1910-1997 yıllarını konu edinen ve sinematografik öğelerle tiyatral öğeleri aynı anda barındıran oyunda, seyircileri bir sürpriz de bekliyor. İzmir Devlet Tiyatroları'nda tür olarak ilk defa böyle bir oyunun sergilendiğini belirten yönetmen Sadık Doğan, "Biyografik bir oyun olduğu için içerisinde öğretici bilgiler de bulunuyor. Oyun, Cahit Arf'ın hayatından hareketle beyin göçü meselesini esas alıyor. Daha önce oynanmamış bir oyun ve ilk kez bizler tarafından sahnelenecek. Devlet Tiyatrosu kurum olarak sistemi yerleştirmiş bir tiyatro topluluğu. Hep beraber hızlı bir şekilde sezonu açıyoruz" dedi.


'ZAMAN ATLAMALARI VAR'


Oyunun bilim insanı Cahit Arf'ın doğumundan vefatına kadar belli bölümleri içerdiğini belirten Doğan, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Oyunumuzu biz temel olarak üç farklı sac ayağına oturmaya çalıştık. Birincisinde Cahit Arf'in hayatını esas aldık, diğerinde bilim insanı olan yönünü, üçüncüsünde ise vatanseverliğini vurguladık. Oyunumuz bu üçünün ekseni etrafında dönüyor. İki tane disiplini bir arada bulundurmaya çalıştık. Sinema öğelerinden ve tiyatral anlamdaki sahneden yararlanmaya çalıştık. Oyunumuzun içerisinde aynı zamanda bir sürprizimiz de bulunuyor. Seyircinin boğulabileceği bir oyun değil. Bu oyun için bir dünya prömiyeri olacak. 1915'ten başlayarak bir kostüm düzeni oluşturduk. Oyunda bir zaman atlaması ve flashback durumu söz konusu. Tasarımcılarımız geçmişte kullanılan kostümleri kullandı ve çok ağır olmayan temiz bir dekor oluşturduk."


'İZMİR TİYATROYU SEVEN BİR ŞEHİR'


11 yıl boyunca Erzurum Devlet Tiyatrosu'nda görev yaptığını belirten Doğan, "Batıda yaşamakla doğuda yaşamak arasında büyük farklılıklar var ancak seyirci kitlesi olarak İzmir ve Erzurum'u karşılaştırdığımda, Erzurum'un da tıpkı İzmir gibi sıcak bir seyircisi olduğunu düşünüyorum. Sanatın yoğun olduğu İzmir'de ise, birkaç yıldır kapasite sorunu yaşıyorduk. Şimdi diğer sahnelerimizin açılmasıyla bu sorun çözülmüş oldu. İzmir tiyatroyu seven bir şehir. Oyunları oldukça sıkı takip ediyorlar. Bizler sanatın gücüne inanan insanlarız. Her ilimizde daha fazla kapasitenin olmasını dilerdik umarım seyircilerimiz bizi yalnız bırakmaz da ihtiyacın karşılanmadığı görüldüğünde daha çok salon inşa edilir" dedi.


'GENÇLER TİYATROYA YÖNLENDİRİLMELİ'


Gençleri tiyatroya yönlendirmek için gençlik oyunlarına daha fazla özen gösterilmesi gerektiğini düşündüğünü söyleyen Doğan, "Okullarla sıcak ilişkiler içinde olunması gerekiyor. Çocuklar dijitalleşmenin de etkisiyle tiyatroya kolay kolay gelmiyorlar. Bu anlamda öğretmenlerimize daha çok iş düştüğünü düşünüyorum. Bizler de kurum olarak küçük çaplı oyunlar oynamalıyız. Milli Eğitim ve okullarla iş birliği içinde bir çalışma yürütülmeli" diye konuştu.