GÜNCEL POLİTİKA YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ SPOR MAGAZİN RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Haluk Güney
YAZARLAR
21 Mayıs 2021 Cuma

Sakin ol, sinirlerine hakim ol...

Ne yazık ki Türkiye’nin, sporumuzun gerçeği bu… Futbol, basketbol, voleybol… Hangi branş olursa olsun fark etmez… Dünya İstanbul takımlarının etrafında dönüyor…Onlar kral, onlar patron, onlar her şeye yön veren... Onlar hep başrolde, diğerleri figüran sanki…

Eğer üç büyüklerle oynuyorsan, hele de onlara kafa tutacak bir takımla sahadaysan yandın…

Kimi zaman kadrondaki oyuncular için transfer balonları uçururlar, kafa karışıklığı yaratırlar… Sinir uçlarına dokunurlar yani…

Kimi zaman eyyamcı hakemler çıkar karşına. Onlara katlanmayı, “çıldırtan kararlara” dayanmayı bilmelisindir….

Kısacası, üç büyüklerle yarı final, final gibi hedefe yakın noktalarda kesişirse yolun, sadece güçlü bir takıma sahip olmak yetmez, çelik gibi sinirlere de sahip olacaksın…

İşte Pınar Karşıyaka, Fenerbahçe Beko’ya karşı ING Basketbol Ligi Play-Off yarı final mücadelesinin ilk ayağında bunu beceremedi… Sinirlerine hakim olamayınca, kendi kendini yedi.

Ne  Nando Dekolo’nun  maçın başındaki 3 sayı yağmuru, ne Guduric’in ikinci yarıdaki performansı, ne Barthel, ne Pierre, ne de Vesely… Pınar Karşıyaka’yı dün hakemlerin anlaşılmaz derecedeki hoşgörüsüz kararları yıktı. Oysa ilk yarıda oyun Dekolo-Tony Taylor düellosuyla dengede gidiyordu.  İkinci çeyreğin sonlarına doğru, hakemler önce, topu kendi sahasından çıkarırken Yunus Emre’ye yapılan faulü atladı. Ardından Fenerbahçeli oyuncudan çıkan topu, Fenerbahçe  takımına verdi. Ufuk Sarıca’yı çileden çıkaran bu iki karar, adeta sonun başlangıcı oldu. Daha önce teknik faul almış olmasına rağmen, kendini tutamayan Ufuk Sarıca’nın ikinci teknik faulü de alarak diskalifiye olması, böyle kritik bir maçta Pınar Karşıyaka için büyük handikaptı. Zaten bu durum Kaf-Kaf’a negatif enerji olarak yansıdı.

Karar hatalıydı, Ufuk Sarıca sinirlenmekte haklıydı, ama O’nun gibi tecrübeli bir baş antrenörün, kendini kontrol etmesi gerekirdi.

Tabii ki işin bir de hakem cephesi var… Aytuğ Ekdi gibi, doğduğundan beri basketbolun içinde olan ve basketbol hakemliğini baba mirası olarak yürüten tecrübeli bir hakemin, yarı final gerginliği içindeki bir antrenörü yakın takibe alıp, her dediğini duyması ve cezalandırması mı gerekirdi… Sanki dün Aytuğ Ekdi, Altuğ Köselerli ve Serhat Büker hakem üçlüsünün gözü, “Nasılsa sinirlenir, hata yapar” düşüncesiyle Sarıca’nın üzerindeydi… Sporun ruhunda olan anlayış ve hoşgörü rafa kaldırılmıştı sanki…

İlk yarı Pınar Karşıyaka vitesi ne zaman yükseltse, maçın içinde kalma adına ne zaman hamle yapsa, hakemlerden tartışmalı kararlar geldi. Bu durum gerçekten de rahatsız ediciydi ve Pınar Karşıyaka cephesinde maçın tansiyonunu yükseltti. Nitekim, ilk yarı Ufuk Sarıca’yı saha dışına atan sert, gerilimli ve hoşgörüden yoksun yönetim tarzının kurbanı, Rayman Morgan oldu. Amath M’Baye adeta direkten döndü. M’Baye’ye verilen teknik faulün nedenini kimse anlamadı. Ortada küfür, hakaret varsa hiç sözüm yok…Ama o pozisyonda ne M’Baye’nin, ne rakibinin, ne de hakemin vücut dili bize böyle bir şey anlatmadı... O karar sadece tepkiye verildiyse de, hiç yakışmadı…

Sözün özü, Pınar Karşıyaka Fenerbahçe Beko’ya karşı verdiği Play-Off yarı final serisinin ilk maçında ağır darbe yedi… Yedi ama, 3 galibiyete ulaşanın kazanacağı seride, Fenerbahçe’ye karşı vereceği mücadeleyi, sadece iyi oyunla değil, sakin olarak, sinirlerine hakim olarak kazanabileceğini de birkez daha tecrübe ederek öğrendi…

Bir de gözden kaçmayan bir gerçek varki; Kaf-Kaf,  “etkiye tepki” olarak maçın son saniyelerinde ortaya koyduğu hırslı mücadeleyi, serinin diğer maçlarına da taşırsa, F.Bahçe’yi bu kez hakemler de kurtaramaz…