Hangi ya?tan olursa olsun, hatta o y?llar? hiç ya?amam?? yeni neslin bile bir 90’lar hayranl??? ve özlemi var. Filmlerle, dizilerle, ?ark?larla, an?larla hatta e?lence mekanlar?nda bile hep bu özlemi gidermeye, o günleri ya?amaya çal???yoruz. Gerçekten ilginç bir durum. Bende, yüzeysel de olsa bunun üzerine dü?ünmek ve sizlerle payla?mak istedim.
***
Akl?ma ilk gelen dönemin siyasi iklimi ve ekonomik durumu üzerinde durmak oldu. Zira toplum olarak bir dönemin bu kadar kalplere i?lemesi ancak toplumsal olgulara bak?larak aç?klanabilir. Dolay?s? ile ba? rolde bana göre siyaset ve ekonomi olmal?. Önce siyasete bakal?m.
Bu dönem, her ne kadar kurulamayan hükümet koalisyonlar?, siyasi istikrars?zl?klar,
28 ?ubat müdahalesi, suikastler ve kapan???nda 1999 Marmara Deprem felaketi ile an?lsa da bütün bu olumsuzluklara ra?men haf?zalarda “özlenen y?llar” olarak kalmas? toplum psikolojisi ad?na incelemeye de?er bir durum. Ya?arken, özleyece?imizi hiç tahmin etmedi?imiz bir dönem yani 90’lar. Siyaset bilimci ve yazar Prof. Dr. Hakan Y?lmaz “sosyal demokrasi” için, “sosyalizm” a??s? yap?lm?? “liberalizm”dir diyor. Bu tan?mlama duydu?umda ho?uma gitmi?ti. Ülke, her ne kadar a??rl?kl? olarak merkez -sa? partiler taraf?ndan yönetiliyor olsa da bireysel özgürlükler, i?çi ve çal??an haklar?, emeklilik, dü?ünce, ifade ve bas?n özgürlü?ü gibi konularda sosyal demokrat siyaset anlay???n?n zirve yapt??? bir dönem diyebiliriz. Dönemin siyasi liderleri de bu kavramlara olabildi?ince sayg?l?. Bu anlamda 1990 öncesine ve ya?ad???m?z son 15 y?la bakarsak, 90’lar? özlemle anmak ?a??rt?c? olmamal?.
***
Ekonomiye gelince burada da ilginç bir durum var. 90’lar hep kriz ve maddi zorluklarla an?lan bir dönem olmas?na ra?men iktisatç? Prof Dr. Serdar Göcen’in bir ara?t?rmas?na göre bu y?llar Türkiye’nin BRICS ve MINT (Meksika, Endonezya, Nijerya, Türkiye) ülkeleri aras?nda
nispeten daha yüksek büyümeye sahip oldu?u bir dönem. B’deki tabloda aç?kça görülüyor ki Türkiye, 90’larda ki?i ba??na dü?en milli gelirdeki en fazla büyümeye sahip ülke. Sonu krizle bitse de yine bu dönem kendinden önceki ve günümüz ko?ullar?na bak?ld???nda daha fazla refah?n ya?and??? y?llar olmu?.
***
Bu k?sa ve yüzeysel bak??tan anla??l?yor ki; 70 ve 80’lerin ekonomik ve siyasi buhranlar?ndan sonra ki?i ba?? gelirin artmas?, nispeten daha özgür siyasi ve dü?ünce ortam? yani sosyal demokrat anlay?? ile birlikte, cep telefonunun gelmesi, bilgisayar, internet, CD kaydediciler, walkman gibi birçok yeni teknolojinin yayg?nla?mas?n?n etkisiyle toplumda bir ferahlama ya?an?yor. Bu ortamda geli?en fikir, kültür ve sanat ikliminin de ilham verici oldu?unu ve Türkiye’nin gelece?ine damga vurdu?unu dü?ünüyorum. Bugün hala de?erini kaybetmeyen sanat ve siyasi kültür hep bu iklimin eserleri.
***
Sonuç olarak sosyal demokrasi, her ne kadar siyaset ve ekonomide “istikrar” meselesini çözemese de insan hayat?na ve ruhuna en iyi gelen siyasi anlay?? olarak duruyor. Sovyet Rusya’n?n da??lmas?yla kendini rakipsiz ve sonsuz gören liberal demokrasi, art?k sosyalizm a??s?ndan kurtulabilirdi. Liberalizm, neo-liberalizmle özüne dönü?e karar verdi ve büyü bozuldu. 1999 krizini f?rsata çevirmek isteyen küresel sermaye, Kemal Dervi?’i Türkiye’ye göndererek neo-liberal politikalar? bir bir uygulamaya koydu.
Bu anlay?? ve uygulamalar y?llard?r süren AKP hükümetleri ile artarak devam etti. Gelinen sonuç hepimizin malumu.
Not: Bugün ki yaz?m?z geçmi?in bir analizini içerse de ekonomik ve siyasi ko?ullar i?çi karde?lerimizi de her dönem ilgilendiren bir konu. Birçok sektörün üretimi artt?rd??? bir 10 y?l olmu? 90’lar. Tabii i?çilerin refah?n? da. Eme?in hakk?n? ald??? günlere tekrar kavu?mak dile?i ile, Ya?as?n 1 May?s.