İzmir'de yaşayan Nazlıcan Admış, hamile kaldığını, biri kız diğeri erkek ikizleri olacağını öğrenerek eşi Uğur Admış ile büyük mutluluk yaşadı. Ancak gebeliğin 28'inci haftasında yapılan rutin muayenede ikizlerden erkek bebeğin safra yolunda sorun olduğu belirlendi. Bu sorun nedeniyle bebeğin karaciğer nakli olması gerektiği söylendi. Nazlıcan Admış, 5 Haziran 2023'te oğlu Eren Aslan ile kızı Güneş Ela'yı kucağına aldı. Doğumdan hemen sonra kuvöze konulan Eren Aslan, 21 gün yoğun bakımda tedavi gördü. Eren Aslan'ın sağlık durumu kötüye gidince Admış çifti, nakil için Acıbadem Kent Hastanesi'ne başvurdu. Eşi kan grubu uymadığı, kendisi de lohusa olduğu için verici olamayan Nazlıcan Admış'ın çaresizliğine, teyze Hayat Elbi ilaç oldu. Verici olarak teyzenin uygun bulunması üzerine teyze-yeğen, 21 Mayıs'ta nakil operasyonuna alındı. Acıbadem Kent Hastanesi Karaciğer Nakli ve Hepatobiliyer Cerrahi Bölümü Kurucu Başkanı Prof. Dr. Murat Kılıç ve ekibinin gerçekleştirdiği nakil öncesinde bebeğin son dönem karaciğer yetmezliğinde olduğuna dikkat çekildi.
'ANNEM BENİM İÇİN MUCİZE DOĞURMUŞ'
Kız kardeşinin adı gibi oğluna hayat verdiğini ve kötü günleri geride bıraktıklarını belirten Nazlıcan Admış, "Buraya başvurduğumuzda oğlumun karaciğeri artık iflas etme durumundaydı. Siroz bütün vücudunu sarmıştı. Kız kardeşim Hayat, verici olmak için daha ilk günden gönüllü olmuştu. Bir hafta içerisinde de ameliyata alındı. Çok zor ama çok başarılı bir ameliyat oldu. Herkese çok teşekkür ediyorum. Doktorlarımız mükemmeldi. Doktor, 'Bir hafta içerisinde ameliyat olmazsa çocuğu kaybederiz' demişti. O yüzden çok korkmuştuk. Bir an önce ameliyata girmesi gerektiğini biliyorduk. 11 ay 20 günlüktü. İkizlerin doğum günü 5 Haziran'daydı. Doğum gününden sonra ameliyat olmasını istedim ama zaman kısıtlı olduğu için o riski göze alamazdık. Nakilden sonra 9 günlük yoğun bakım süreci oldu. Hepimiz çok korktuk. Vericisi kız kardeşim Hayat. Annem ve babam bir çocuk daha yapmak istemiyordu ama kardeşim olmasını çok istediğim için bu konuda onlara baskı yapmıştım. Annem, 'Hayat'ı doğurduktan sonra hastalandı, babaannem yanımızdaydı ben de bu süreçte hep Hayat'ın yanındaydım. Annem, benim için mucize doğurmuş" dedi.
'BU HİSSİN BENİM İÇİN BİR TARİFİ YOK'
Eren Aslan'ı bekleyen sağlık sorunlarını daha ablasının karnındayken öğrendiklerini ve verici olmak isteğini o an söylediğini belirten Hayat Elbi, "Yeğenim her zaman kendimden önce geliyordu. İsmini koyamayacağım bir duygu. Bir ismi yok bence. Adım Hayat. Çok erken doğmuşum. Ölecek sanılmışım. Yaşama tutununca, annem ona yeni bir yaşam sunduğum düşüncesiyle ismimi 'Hayat' koymuş. İlk hayatımı anneme, ikinci hayatı da yeğenime verdim. Benim için çok güzel bir şey. Eren Aslan ameliyat öncesi sapsarıydı. Onun beyazladığını görünce bile o kadar mutlu oldum ki bu hissin benim için hiçbir tarifi yok. Ben de çok iyiyim. İkizlerin 5 Haziran'da doğum günleri vardı. Eren'e sahilde birlikte gezebilmek için akülü araba almak istiyordum. Bir sene boyunca alacağım hediyeyi düşünmüştüm, oysa doğum gününde ona yeni bir hayat verecekmişim. Ona doğum gününde yeni bir hayat sundum. Yine olsa yine hiç düşünmeden gönüllü olurum. 'Önce can, sonra canan' derler. Benim için can oydu, öncelik Eren Aslan'dı" diye konuştu.
'GEÇ KALINSAYDI BEBEK KAYBEDİLİRDİ'
Taburcu olduktan sonra ilk kontrole gelen bebek ve teyzenin durumlarının iyi olduğunu belirten Prof. Dr. Murat Kılıç da "Eren Aslan, 11 aylık bebekti ve doğuştan sarılık olup sarılığı geçmeyince biliyer atrezi şüphesi dediğimiz bir hastalığı vardı. Biliyer atrezi, doğuştan safra yollarının olmaması ve buna bağlı kısa zamanda karaciğer sirozu gelişmesiyle sonuçlanan bir hastalık ve tek tedavisi de karaciğer nakli. 11 aya kadar çocuk zorlanarak gelmişti. Nakil olmazsa birkaç ay içinde kaybedebileceğimiz durumdaydı. Teyzesi de verici olunca 21 Mayıs'ta nakil yaptık. Nakil de iyi sonuçlandı. Vücut organı tuttu. Taburcu ettik, kontrollere geliyor. Hem teyzesi hem bebek sağlıklı" dedi.