OdaTV'nin haberine göre, Sanık Ayshat Rzaeva, 28 Haziran'da Ankara 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hakim karşısına çıktı ve duruşma sonunda yurt dışına çıkış yasağıyla tahliyesine karar verildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, sanığın tahliyesine itiraz etti.
Savcılık itiraz dilekçesinde, sanığın Suriye'de IŞİD terör örgütü kamplarında eğitim aldığını, Türkiye'ye kaçak yollarla giriş yaptığı, üzerinde çok sayıda örgütsel doküman, evinde ise örgüt üyelerine dağıtıldığı düşünülen yüklü miktarda para ile ziynet eşyalarının ele geçirildiği aktarıldı.
YENİDEN TUTUKLANMASI TALEP EDİLDİ
Sanığın kırmızı bültenle aranırken yakalandığı, Türkiye'de sabit ikametgahının bulunmadığı, yurt dışına kaçma ihtimalinin yüksek olduğu vurgulanan dilekçede, adli kontrol hükümlerinin bu aşamada yetersiz kalacağından yeniden tutuklanması talep edildi.
Ankara 26. Ağır Ceza Mahkemesi, itiraza ilişkin nihai kararı vermesi için dava dosyasını sonraki mahkemeye gönderdi. Ankara 27. Ağır Ceza Mahkemesi, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının itirazını yerinde görerek, 5 Temmuz'da sanık hakkında "tutuklamaya dönük yakalama kararı" çıkardı.
Avukatlarıyla Ankara Adliyesine gelerek hakim karşısına çıkan Rzaeva, bir otele yerleştiğini, iki çocuğunun devlet korumasında bulunduğunu, tahliye edilmesinin üzerinden bir hafta geçmesine rağmen kaçmadığını söyledi. Mahkeme de sanığı, dosyada yurt dışına kaçacağına dair kuvvetli şüphe bulunmadığı gerekçesiyle oy çokluğuyla tahliye etti.
ÜYE HAKİM ŞERH KOYDU
Karara şerh koyan üye hakim, sanığın yabancı uyruklu olduğu, Türkiye'de bilinen bir ikametgahının olmadığı, bu nedenle kaçma şüphesi olduğu gerekçesiyle tutuklanması yönünde oy kullandı.
İDDİANAMEDE NELER VAR?
Rzaeva hakkında hazırlanan iddianamede sanığın Suriye'de kaldığı dönemde IŞİD'den eğitim aldığı, "Um Ahmed" ve "Um Yahya" kod adıyla örgüt künyesine kaydedildiği, ayrıca Türkiye'de hakkında örgüt üyeliğinden işlem yapılan kişilerle irtibatının tespit edildiği aktarıldı.
Sanıkta ele geçirilen para ve ziynet eşyasının örgütsel yapılanma içinde elde edildiği bildirilen iddianamede, "Rzaeva'nın IŞİD'inüst düzey mensuplarıyla irtibat halinde bulunduğu, terör örgütü içerisinde faaliyet yürüttükten sonra Türkiye'ye döndüğü ve Suriye'den gönderilen paraları Ankara'da örgüt mensuplarının eş ve çocuklarına dağıttığı, aynı zamanda örgüte katılacak kişilerin ihtiyaçlarını karşılamak için bu paraları kullandığı tespit edilmiştir." bilgisine yer verildi.
Sanığın cep telefonunda IŞİD'e ait örgütsel doküman, video ve fotoğrafın bulunduğu aktarılan iddianamede, "Telefonda ayrıca canlı bomba eylemini gerçekleştirecek terör örgütü mensuplarını belirlemek için kura çekildiğini gösteren görüntülerin yanı sıra araç ile yapılan bir saldırı anını gösteren kayıtların olduğu görülmüştür." denildi.
Ayshat Rzaeva, "silahlı terör örgütüne üyelik" suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor.
ÖRGÜTÜN KARA DULLAR BİRİMİNDEN
Ayshat Rzaeva IŞİD'in "Kara Dullar" olarak adlandırılan canlı bomba eylemleri yapan birimi içinde görev alıyordu. İki eşi de Suriye'de ölen Rus kökenli Ayshat Rzaeva ABD'nin Suriye'de IŞİD üyelerini tuttuğu Hol Kampı'ndan kaçarak 2021 yılında Türkiye'ye geldi. Türkiye'ye geldiği bilgisini alan Ankara Terörle Mücadele ekipleri tarafından geçen yıl yakalanan Ayshat Rzaeva ifadesinde şöyle demişti:
"Eşim savaşırken ölünce yine IŞİD'de savaşçı olan Azerbaycan vatandaşı bir örgüt üyesiyle evlendim. Suriye’de IŞİD tarafından verilen evde kaldım. İkinci eşim de IŞİD adına savaşırken öldü. Suriye’den kaçmak isterken ABD ve PKK tarafından yakalanarak, Hol kampına götürüldük. Hol kampında bir süre kaldıktan sonra IŞİD adına savaşırken ölen örgüt üyelerinin eşleriyle kamptan kaçtık. İnsan kaçakçılarıyla anlaşarak Hatay üzerinden kaçak yollarla Türkiye’ye girdik. Hatay’dan sonra İstanbul, Konya ve Ankara’da IŞİD tarafından kiralanan evlerde kaldım.”