Döviz kurunda yaşanan hızlı artış yüklü dış borçlar nedeniyle ülke kaynaklarının daha fazla yurtdışına akmasına yol açıyor.
Sözcü'nün Hazine ve Maliye Bakanlığı verileri üzerinden yaptığı hesaplamalara göre, döviz kurunun sadece 1 kuruş yükselmesi Türkiye'nin brüt dış borcunun TL karşılığını 4 milyar 310 milyon TL birden artırıyor.
Çoğu kişinin yolda bulsa dönüp bakmayacağı 1 kuruşun döviz kuru üzerinden ülke ekonomisinde yol açtığı bu kayıp, 1 milyon 757 bin asgari ücretlinin bir aylık maaşına karşılık geliyor. Üstelik kurlar öyle 1-2 kuruş değil, 20-30 kuruş birden yükseliyor.
BORCUN ÇOĞU DOLAR
Sözcü'den Erdoğan Süzer'in haberine göre, Türkiye'nin kamu ve özel sektör dahil toplam brüt dış borç stoku 2020'nin Ocak-Mart dönemi itibarıyla 431 milyar 34 milyon dolara ulaştı. Dış borcun 118 milyar 690 milyon dolarlık kısmı 1 yıldan daha kısa vadeli borçlardan oluşuyor. Buna karşılık 312 milyar 344 milyon dolarlık borç ise 1 yıl ve daha uzun vadelere yayılmış durumda.
Asıl büyük risk oluşturan durum ise borcun döviz dağılımında gözleniyor. Toplam dış borcun yaklaşık 257 milyar dolarlık büyük kısmı dolar cinsi, 131 milyar 297 milyon dolarlık ikinci büyük kısmı da Euro cinsi dövizden oluşuyor. TL ile yapılan dış borçlanma geçmiş yıllara göre düşse de toplam borç içinde 22 milyar 633 milyon dolarlık pay alıyor.
TL'nin diğer yabancı para birimleri karşısında sadece 1 kuruş değer yitirmesi, Türkiye'nin brüt dış borcunun TL karşılığını 4 milyar 310 milyon lira birden yükseltiyor. Bu durum, 1 kuruşluk artışın bile ekonomiye ne denli büyük zarar verdiğini gözler önüne seriyor. TL cinsi dış borçlanma dışarıda tutulsa dahi 1 kuruşun yansıması 4 milyar liranın üzerinde kalıyor.
YOKSULA EV YAPILIR
Son dönemde doların 33 kuruş birden yukarı çıkması dış borcun TL karşılığını yaklaşık 135 milyar TL civarında artırdı. Bu tutar, 2 milyon 700 bin yoksula bedava 100'er metrekarelik ev yapılabilecek büyüklüğü ifade ediyor.
GARANTİ BEDELLERİNİ DE ARTTIRIYOR
Döviz kurlarındaki hızlı artış döviz cinsinden borçların yanı sıra döviz garantili gelir vaadiyle özel sektöre yaptırılan kamu hastaneleri, köprüler, otoyollar, tüneller ve havaalanları cephesinden de ülkeyi hızla fakirleştiriyor.
Garantili projelerin tamamı için TL yerine döviz cinsinden paralarla garanti verildiği için döviz arttıkça bu projelerin müteahhitleri daha da zenginleşirken halk daha fazla yoksullaşıyor.