CHP’li Av. Sevda Erdan Kılıç, konuyla ilgili hazırladığı yazılı soru önergesini, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sundu.
CHP Milletvekili Av. Kılıç, yaptığı yazılı açıklamada, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde, kendisinin de Üyesi olduğu Hükümlü ve Tutuklu Haklarını İnceleme Alt Komisyonu’nun 2019 yılında Silivri Cezaevi ile ilgili rapor hazırladığını anımsattı. Komisyon üyelerinin rastgele koğuşlar seçerek mahkumların şikayet ve taleplerini dinlediğini ifade eden Av. Kılıç, tutuklu ve hükümlülerin de kapasitenin yetersiz olmasından dolayı birçok sorun yaşadıklarını şikayetlerinde sık sık belirttiklerini vurguladı.
''DOLDUR BOŞALT MİSALİ PANDEMİ YÖNETİLİYOR''
11 bin kapasitelik cezaevinde 23 bin kişinin kaldığının raporda yer aldığına işaret eden Av. Sevda Erdan Kılıç, şunları kaydetti:
“Rapora baktığımızda, mahkumların; ‘sağlık sorunlarıyla yeterince ilgilenilmemesi, cezaevi personeli tarafından keyfi tutum ve kötü muameleye tabi tutulmaları, sosyal faaliyetlerden ve iletişim hakkından yoksun kalmaları, nakil taleplerinin yerine getirilmemesi, fiziki koşulların yetersiz olması ve hastanelere sevk sorunu’ gibi şikayetlerini komisyona ilettiğini görmekteyiz. Ama bugün aradan geçen 2 yıla rağmen maalesef aynı sorunlar devam etmektedir, üstelik bu sorunların yanı sıra korona virüs salgını da cezaevlerini olumsuz etkilemektedir. Başta Silivri olmak üzere, birçok cezaevinden mektup vb. iletişim araçlarıyla bize ulaşan tutuklu ve hükümlüler, aynı sorunları dile getirmektedirler. Ülkemizde ilk kez geçen yılın mart ayında görülmeye başlanan Korona virüs, bütün ülke genelinde olduğu gibi cezaevlerinde de hızla yayılmaya başlamış, mahkumları olumsuz etkilemiş, birçoğunun hastanelik olmasına, bazılarının da ölmesine neden olmuştur. AKP iktidarı doldur-boşalt misali, belli bir süre halkı evine kilitlemiş, vakaların arttığı dönemlerde ise halkın serbestçe dışarıda dolaşmasına izin vermiştir. Öngörüsüz, tutarsız, akıl ve bilimden uzak, şeffaf olmayan salgın yönetiminin faturasını halk canıyla ödüyor. İktidarın salgın yönetiminin özeti; ya aç kalacaksın ya da virüs kapacaksın!
''HERKES BÜYÜK BİR RİSK ALTINDA''
Tutuklu ve hükümlülerden, cezaevi personeli ve ailelerine kadar herkes büyük bir risk altında. Dünyanın en çok cezaevine ve hükümlüsüne sahip ülkelerinin başında gelmekle birlikte, cezaevlerinde en fazla hak ihlali yaşanan ülkelerin de başını çekiyoruz. Korona virüs salgınıyla birlikte cezaevlerinde hak ihlalleri tavan yapmış durumdayken, salgının cezaevlerinde yönetilememesiyle birlikte sağlık ve yaşam hakkı da ellerinden alınan hükümlüler ikinci bir ceza ile cezalandırılıyorlar.
Cezaevlerinde tutuklu ve hükümlülerden gelen mektupların çoğu, iktidarın, ülke genelinde olduğu gibi cezaevlerinde de Korona virüs ile mücadelede başarısız olduğunu göstermektedir. Tutuklu ve hükümlülerin sağlık haklarını korumak devletin öncelikli görevlerindendir ama ne yazık ki devlet bu görevini layıkıyla yerine getirememektedir. Silivri Cezaevi’nde bazı koğuşların tamamının korona virüse yakalandığını, mahkumların yataktan dahi kalkamadığını, yüksek ateşleri olmasına rağmen test yapılmadığını ve revire dahi çıkarılmadıklarını öğrendik. Hatta 7 kişilik koğuşlarda 40-45 kişi kalıyor, koğuşlarda insanlar sırayla yatak kullanıyor, yerlerde yatıyorlar. Korona virüsten dolayı hayatını kaybeden mahkumlar var.
''HEMEN GEREĞİNİ YAPIN''
Mahkumların çoğunun Covid-19 olması nedeniyle de bu sayının artmasından endişe ediyoruz. Başta Silivri olmak üzere bütün cezaevi yönetimlerinin, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün, Adalet Bakanlığı’nın bir an önce cezaevlerinde gereken tedbirleri alması, korona virüse yakalanan mahkumlara acilen müdahale etmesi ve olası ölüm sayılarının artmasını önlemesi gerekmektedir. Tutuklu ve hükümlülerin cezaevlerinde korona virüsten dolayı toplu olarak ölmesini mi bekliyorsunuz? Ey AKP iktidarı, eğer beklemiyorsanız gereğini hemen yapın.”
CHP İzmir Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, korona virüs nedeniyle ciddi risk oluşturan cezaevlerinde; acilen çok sayıda dezenfektan dağıtılması, kişisel temizlik malzemelerinin verilmesi, sosyal mesafenin korunması, tutuklulara ve hükümlülere maske ve eldiven verilmesi, korona virüs salgını hakkında yeterli bilginin verilmesi, infaz koruma memurlarının temizlik ve hijyen koşullarına uyması ve düzenli olarak sıcak su verilmesi gerektiğini bildirdi.