Ege İhracatçı Birliği'nde (EİB) düzenlenen toplantıda 'Sürdürülebilirlik Yılı' ilan edilen 2020 yılı ile ilgili hedefler paylaşıldı. EİB Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, farklı birlik başkanlarının da katıldığı toplantıda Ege İhracatçı Birlikleri olarak 2019 yılını 'Çin Yılı' ilan ettiklerini hatırlatarak bu kapsamda Çin Pazarı Bilgilendirme Seminerleri düzenlediklerini ve Çin İthalat Fuarı ile Xiamen Doğal Taş fuarına katıldıklarını anlattı. Türkiye-Çin İş Forumu ve toplantılarına iştirak ettiklerini kaydeden Eskinazi, Çin'in, sunduğu büyük potansiyel sebebiyle fuar ve heyetlerin tüm hızıyla devam edeceğine dikkat çekti. İhracatı daha az karbon ayak izi bırakarak yapmayı hedeflediklerini dile getiren Eskinazi, kurum içi strateji geliştirme çalışmalarında bu amaçla 2020 yılının 'Sürdürülebilirlik Yılı' olarak belirlenmesine karar verdiklerini anlattı. Sürdürülebilirliği, doğa, sosyal haklar, ekonomi ve yönetişim olarak dört ana başlıkta ifade eden Eskinazi, "Türkiye'ye ihracatı öğretmiş İzmir kentinde 81 yıldır faaliyet gösteren Ege İhracatçı Birlikleri olarak bu konuda öncü olmamız gerektiğine inanıyoruz. Ege Bölgesi'nin sürdürülebilir üretim merkezi olduğunu tüm dünyaya göstermek istiyoruz. Bu amaçla 2020 yılında yerel yönetimler, kamu kurumları, üniversiteler ve diğer sivil toplum kuruluşları ile işbirliği yapacağız. Sürdürülebilirlik ile ilgili elçilik görevi görecek Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu kuracağız" dedi. 2019 yılı sonunda 160'ın üzerinde ülkede 9 bin 500'ün üzerinde şirket ve 3 binin üzerinde şirket dışı üyesi ile dünyanın en büyük kurumsal sürdürülebilirlik insiyatifi olan Birleşmiş Milletler bünyesinde Global Compact'a üye olduklarını söyleyen Jak Eskinazi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın yürüttüğü Sıfır Atık Projesi'ne katıldıklarını belirterek şöyle devam etti:
"Ege İhracatçı Birlikleri'nde pet şişe kullanımını bıraktık, evraklarımız yaklaşık 15 yıldır kağıtsız ortamda oluşturuluyor. Global Compact'ta olduğu gibi, Sıfır Atık Projesi'nde de bu projeye katılan ilk birlik Ege İhracatçı Birlikleri oldu. Türkiye'de organik üretim ve ihracat Ege İhracatçı Birlikleri öncülüğünde 30 yıl önce İzmir'den başladı. Ticaret Bakanlığı tarafından organik sektöründe Koordinatör Birlik olarak atandık. Dünyanın en büyük organik ürünler fuarı olan Biofach Fuarı'na 22 yıldır Türkiye Milli Katılım Organizasyonunu gerçekleştiriyoruz. Kuru Meyve Birliği'mizin, 2000 yılından beri sürdürdüğü aflatoksinli incirlerin imha projesi sürdürülebilirlik adına 20 yıldır başarıyla sürdürdüğü projelerimizden bir diğeri."
TEKSTİLDE VE MADENDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
Dünyada en çok su tüketen sektörlerden hazır giyim ve tekstilin ikinci sırada geldiğini vurgulayan Eskinazi, Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği'nin 21 Ocak Salı günü açılacak olan IF Wedding Gelinlik, Damatlık ve Abiye Fuarı'nda sürdürülebilirlik temalı Moda Devrimi Sergisi'ni İsveç Konsolosluğu, İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZFAŞ ve İsveç Enstitüsü işbirliğinde İzmir'e kazandırdığını belirtti. Tekstil sektöründe organik pamuk, organik kumaş ve organik kıyafet üretiminde Ege Bölgesi olarak öncü konumda olduklarına dikkat çeken Eskinazi, "Ege Maden İhracatçıları Birliği'miz ise, 2020 yılında yapacağı 6 ödül töreninde sürdürülebilirlik ile ilgili başarılı çalışmalar yapan üyelerini ödüllendirecek. Maden İhracatçıları Birliği'miz, Sürdürülebilir Madencilik çalışmaları kapsamında 3 yıldır 'Hayatımız Maden Çalıştayları' düzenliyor. Bu çalıştaylarda sürdürülebilir madencilik ana konu başlıklarından biri oluyor. Türkiye'ye yıllık 5 milyar dolar döviz kazandıran Ege Bölgesi olarak, tarım sektöründe sürdürülebilirlik bizim için öncelikli konuların başında geliyor. Gerek su kullanımı, gerek toprağın canlılığının korunması, gerek yetişen gıda ürünlerinin insan sağlığına uygun üretimi için sürdürülebilir üretim için kaynakların optimum kullanılması için çiftçileri eğiten programlar düzenliyoruz ya da düzenlenmesine maddi destek sağlıyoruz" diye konuştu.
Bornova İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yürütülen, 'Bornova'dan Başlıyor, İzmir'de Gıda Kayıplarını Azaltıyoruz' isimli projeye Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği'nin destek olduğunu kaydeden Eskinazi, şunları söyledi:
"Yanlış hasat, taşıma ve depolama yöntemlerinden dolayı üretilen sebze ve meyvenin önemli bir bölümünü fire veriyoruz. Fire oranı azaltıldığında, ayrıca atık gıdalar değerlendirildiğinde ekonomik açıdan katma değer sağlaması yanında çok daha kaliteli ürünlerin daha az maliyetle üretimi gerçekleştiğinden rekabet gücü artmış olacak. Üniversitelerimiz ile bu konuda işbirliğini arttırmak için çaba göstereceğiz. Bizden sonra gelecek nesillerin kaynaklarından çalmadan, mevcut kaynakları doğaya duyarlı şekilde kullanacak yöntemleri geliştirmeli ve uygulamalıyız. İhracatı daha az karbon ayak izi bırakarak yapmak ve 2020 yılında hedeflerimize ulaşmak için Ege İhracatçı Birlikleri olarak 366 gün 24 saat, 'Sürdürülebilir bir dünya için, sürdürülebilir üretim ve sürdürülebilir ihracat' sloganıyla çalışacağız."
Ege Maden İhracatçıları Birliği Mevlüt Kaya da toplantıda yaptığı konuşmada toplumda madencilikle ilgili olumsuz bir algı olduğuna dikkat çekerek dünya ülkeleriyle Türkiye arasında bir karşılaştırma yaptı. İtalya'da mermer ocaklarıyla gurur duyulurken Türkiye'de doğaya zarar veren bir sektör olarak görüldüklerini savunan Kaya, "Türkiye'deki tüm orman alanlarının binde 2.9'unun madencilerin harcadığı alandır. Ama tüm doğayı yerle bir eden bir sektör olarak görülüyoruz. Bu algıyı değiştirmek için çalışıyoruz. Madenler hepimizin sahip olduğu değerler. Katma değerinin tamamı ülkemizde olan bu değerleri doğru sahiplenirsek sanayi devrimini başlatırız. Biz özellikle Kaz Dağları'nda 100 bin ağacı sessiz diktik. Kestiğimiz 1 ağacın karşılığında 10 tane dikiyoruz" dedi. EİB Kuru Meyve ve Mamulleri Birliği Başkanı Birol Celep de dünya piyasasında rekabet ederken kalite ve katma değere önem verdiklerini belirterek "Küresel ısınmanın artığı dünyada coğrafyamızın bize verdiği zenginlikleri kullanmalıyız. Güneş, toprak ve suyun birleşimiyle organik üretimle katma değerli bir şekilde ihracatı sürdürmeliyiz" dedi.