GÜNCEL POLİTİKA YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ SPOR MAGAZİN RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mustafa Akbaş
YAZARLAR
18 Mayıs 2019 Cumartesi

CHP, CHP'ye karşı

Aslında bu yazıyı uzun zaman önce yazacaktım ama sürecin nereye evrileceğini merak ettim, o yüzden bekledim. Ve varılan nokta, iki çift laf söylemeyi gerekli kıldı.

31 Mart yerel seçimleri bittiğinden beri İzmir'deki birçok CHP'li belediyede zafer turlarının bile önüne geçen bir gündem var. Giden başkanların seçime çok kısa süre kala belediyeye doldurdukları eş, dost, akraba ve yandaş kadroları... 23 belediye başkanından sadece 4’ünün yerini koruduğu, 19’unun ise koltuğu kaybettiği CHP’de “iliştirilmiş personel” krizi seçim sonrasının en önemli gündemi oldu.

Yeni başkanlar önlerinde buldukları tamtakır belediye kasaları, yüklü borçlar ve dağ gibi biriken sorunların yanı sıra bir de bu şişirilmiş kadrolarla neye uğradıklarını şaşırdılar… Seçim zaferinin bile tadını çıkaramadan bu sorunla boğuşmaya başladılar. Yıpranma, yıpratma ve yıpratılma havuzuna erkenden daldılar

Peki hangi belediyeler bunlar? Başta Çiğli ve Menemen, ardından Menderes, Bayraklı ve kolu kırıp yeni içinde bırakan diğerleri…


***

Biz en çok gündemde olanından, Çiğli’den, yeni Başkan Utku Gümrükçü’den bahsedelim isterseniz. Seçimin hemen ardından Gümrükçü’den iliştirilmiş personele yönelik ilk hamle gelmişti. Çiğli Belediyesi'nde 14'ü işçi, 9'u memur olmak üzere 23 sözleşmeli personel işten çıkarılmıştı. Bunların büyük çoğunluğu eski Başkan Hasan Arslan’ın gitmeden çok kısa süre önce işe aldığı isimlerdi.

İşten çıkarmalara hemen bir çok kesimden tepkiler yükseldi. Sendikadan eylem tehditi geldi. Genel –İş Sendikası 5 No’lu Şube Başkanı Ali Haydar Kara, "Bir önceki dönemde Hasan Arslan ile siyaset yapan işçiler işten çıkarıldı. Arkadaşlarımız iş başı yaptırılsın" dedi. “Hasan Arslan ile siyaset yapmak” ne demekse? Bu isimler eski Başkan Arslan ile nasıl, nerede, ne zaman siyaset yapmışlar?

Sendika başkanı aslında “Hasan Arslan’ın işe aldığı, kendisine yakın kişiler” diyecek ama diyemiyor…

Neyse devam edelim. Öyle ya da böyle bu tepkiler, tehditler v.s. etkili oluyor. Bir kaç gün sonra açıklama geliyor, 23 kişiden “bankamatik memuru” olduğu tespit edilen 1 kişinin haricinde hepsi işlerine geri dönüyor.

Dönüyorlar dönmesine ama liyakat gözetilmeden alınan bunca fazla personelle ve borçla küçücük bir belediye gitmiyor ki


***

Kısa süre sonra Başkan Utku Gümrükçü’den yeni hamle gecikmiyor. 1 Mayıs mesajında, “Liyakata dayalı bir yönetim anlayışını yerleştirmek ve ‘bankamatik’ olarak tabir edilen anlayışla mücadele etmek öncelikli görevimizdir” diyor Gümrükçü.. Ve personel düzenlemesinden geri adım atmayacağı mesajını veriyor.

Ardından yine eleştiriler, tepkiler, “insanların ekmeğiyle oynamayın” çıkışları, v.s…

O tepkilerden bir tanesi var ki akıllara zarar. Çiğli’yi 500 milyon TL gibi rekor bir borçla bırakan, sadece geçen yıl 56 milyon 800 bin TL bütçe açığı veren CHP’li eski Başkan Hasan Arslan’dan… Halefini eleştiriyor Arslan, “Kendi yakın çevresine yer açmak için işçileri çıkardı” diyor… Moda tabirle, bakın burası çok ilginç!

Arslan’ın Gümrükçü’ye getirdiği suçlama insana ister istemez “kişi kendinden bilir işi” sözünü getiriyor. Neden mi?
Çünkü Hasan Arslan’ın bu konuda çok mahir olduğunu tüm İzmir kamuoyu ve hafızasını yitirmemiş herkes iyi biliyor. Bir dönem, “Başkan Arslan’ın çiftliği” başlığıyla basına da yansıyan bir listeyle özetleyelim konuyu.

İşte o dönem Hasan Arslan’ın belediye şirketlerine atadığı isimler,
-Belediye Şirketi ÇİBEL-AŞ Genel Müdürü Niyazi Arslan (Amca torunu)
-Belediye Akvaryum Cafe'nin Yetkilisi Zafer Arslan (Yeğeni)
-Belediye Yazı İşleri Görevlisi Melike Arslan (Zafer Arslan'ın eşi-gelin)
-Belediye Şirketi Kafe-San Görevlisi Cem Arslan (Amcasının torunu)
-Belediye Halkla İlişkiler Müdürlüğü Personeli Ceyda Arslan (Amcasının torunu)
-Belediye Eğitim Merkezi (ÇİBEM) Personeli Ahsen Arslan (Kız kardeşinin kızı-yeğeni)
-Belediye Özel Kalem Personeli Selda Arslan (Halasının torunu)
-Belediye Şirketi Kafe-San Personeli Mehmet Erdem (Eşi Ergül Arslan'ın kuzeni)
-Belediye Şirketi ÇİBEL A.Ş Personeli Sudiye Erdem (Eşi Ergül Arslan'ın amcasının gelini)
-Belediye İmar Müdürlüğü Personeli Elif Güvercin (Gelini Yeter Arslan'ın yeğeni)


***

Tabii ki de bunlar buz dağının görünen yüzü. Bilmem anlatabildim mi? Şimdi konumuza geri dönersek; ne yapsın bu yüzde 62 gibi rekor bir oyla seçilen Utku Gümrükçü?

Belediyenin sırtındaki kamburları atıp halka en iyi hizmeti verebilmek için mi uğraşsın? Yoksa iliştirilmiş personeli sırtında kambur gibi taşıyıp dar bir çevreyi memnun etmeyi mi tercih etsin? Yahut perişan durumdaki belediyenin iflas bayrağını mı çeksin?

Peki ne yapıyor Gümrükçü? Çağırıyor bir danışmanlık şirketi, Çiğli Belediyesi’nin şirketi olan Çiğli Gıda İnşaat Turizm Ticaret Ltd. Şti.’yi inceletiyor. Ne çıkıyor incelemede, mülakat yapılan 178 işçiden 41’I mesleki açıdan yetersiz. Sıkı durum, mesleki açıdan yetersizliği raporla sabit 41 kişiden 39’u mart ayı içinde işe başlamış.

Yani, Ankara’da yaptığı onca kulise rağmen CHP’den tekrar aday gösterilmeyen Hasan Arslan’ın giderayak işe aldığı kişiler bunlar. Ne liyakat, ne halka hizmet.. Ne de hak, hukuk, adalet söz konusu olan.. Üstelik kendi partilisi Başkan Gümrükçü’ye de vurulmuş büyük bir darbe var. Zaten değil midir ki; kimse yapmaz bir CHP’linin diğerine yaptığını…


***

Bakın, Menemen’de de durum aynı. Hatta daha vahim. 4 dönemdir CHP’den başkan seçilen ve Menemen Belediye Başkanlığı görevini yürüten Tahir Şahin’in de ardında bıraktığı koca bir enkaz var. Orada da aynı partiden rekor oyla seçilmiş, genç başkan Serdar Aksoy isyan ediyor.

Seçimden sadece 3 gün önce 284 kişinin belediyede işe alındığını söyleyen Serdar Aksoy, “Bu imzayı atanlar hukuk karşısında gerekli hesabı verecektir. Siz 300 kişilik yere bin 100 kişi koyarsanız belediyecilik yapmıyorsunuzdur. Adım atamayacak hale gelmişsinizdir. Burada zimmet çıkıyor. Burada hukuka aykırılık, kanunsuzluk, görevi kötüye kullanma var" diyor.

Bayraklı Beldiyesi’nde ise format farklı, durum aynı. Orada da skandallarla anılan CHP’li Başkan Hasan Karabağ’dan koltuğu devralan Serdar Sandal, bürokraside neşteri vuruyor. Belediyenin tüm bürokratik yapısını ters yüz ediyor. Birçok müdür ve başkan yardımcısının yerini değiştiriyor. Bundan, Hasan Karabağ’ın damadı olan, başkan yardımcısı olarak atadığı Gökalp Işın da nasibini alıyor. 5 müdürlüğün bağlı olduğu damat Işın’ın yetkileri tırpanlanıyor.

Menderes Belediye Başkanı Mustafa Kayalar’ın derdi de benzer. Ama bir farkla. CHP’li Kayalar’ın koltuğu devraldığı isim AK Partili Bülent Soylu. AK Partili eski başkanın seçimin yapıldığı mart ayında işe aldığı 42 personelin işine son veren Kayalar, “Ortada bir usulsüzlük vardı. İŞKUR üzerinden değil doğrudan şirkete almışlar. Dayımın torunu dahil hepsini gönderdim. Kimseye ayrımcılık yapmam ve kayırmam” diyor.

***

Nasıl bir ülkede yaşıyoruz görüyorsunuz değil mi? Çıkar ve menfaat çeteleri dört bir yanı sarmış. Büyük götürüp ülkeyi belini doğrultamaz hale getirenlere mi kızsak, onların bıraktığı kırıntıları paylaşmak için birbirlerini boğazlayanlardan mı nefret etsek? Ne yapsak bilemedim…