Gaziemir Belediyesi’nin Emrez Mahallesi’ndeki ?zmir’in Çernobil’i olarak bilinen ve normal de?erin 219 kat? oran?nda radyasyon yayan radyoaktif at?klarla ilgili panel düzenledi. Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Mühendisli?i Bölümü, Çevre Bilimleri Anabilim Dal?’ndan emekli, Ö?retim Üyesi Dr. Enver Yaser Küçükgül’ün konu?mac? olarak kat?ld??? e?itimde nükleer at?klar?n insan sa?l???na, canl?lara ve do?aya etkileri ele al?nd?.
Belediye meclis üyeleri, Gaziemir Kent Konseyi üyeleri, ba?kan yard?mc?lar?, müdürler ve belediyenin teknik çal??anlar?n?n yer ald??? etkinlikte konu?an Gaziemir Belediye Ba?kan? Halil Arda, nükleer at?k sorununun çözümü için verilen mücadele hakk?nda bilgilendirme yapt?.
ÜLKEM?Z NÜKLEER ÇÖPLÜ?E DÖNMÜ? DURUMDA
“?zmir’in Çernobili” olarak an?lan Emrez Mahallesi nükleer at?k alan?n?n temizlenmesi için, mücadeleyi b?rakmayaca??n? ifade eden Ba?kan Halil Arda, “Emrez Mahallesi’ndeki eski kur?un fabrikas?n?n oldu?u alan nükleer at?klar?n gönderildi?i bir çöplü?e dönü?mü? durumda. ?lçemiz, ilimiz, ülkemiz nükleer çöplü?e dönü?türülmü? durumda. Ben ö?rendikçe tedirginli?im artt?. Enver hocan?n bana anlatt?klar?n? herkesin duymas?n?, bilmesini, ö?renmesini istedim. Kendisinden rica ettim. Bu sorunu 14 y?ld?r dile getiren bilim adamlar?, bu soruna sahip ç?kan insanlar?m?z, bu sorunu mahkemelere ta??yan avukatlar?m?z var. Soru önergeleri, ara?t?rma önergeleri veren milletvekillerimiz var. Hepsine çok te?ekkür ediyorum. Bu kadar mücadeleye ra?men maalesef at?lm?? hiçbir ad?m yok. Tehlikenin fark?nda olmayan insanlar var. Özellikle o yöredeki insanlar tehlikenin fark?nda de?iller. Bu sorunun takipçisi olaca??m. Tüm ?zmir’in, ülkenin, dünyan?n gündemine ta??maya kararl?y?m” diye konu?tu.
GAZ?EM?R B?R NÜKLEER KAYNAK
Panelde “Nükleer Radyasyon ve Gaziemir’deki Radyoaktif At?klar” ba?l?kl? bir sunum yapan Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Mühendisli?i Bölümü, Çevre Bilimleri Anabilim Dal?’ndan emekli, Ö?retim Üyesi Dr. Enver Yaser Küçükgül, Gaziemir’deki at?klarla ilgili çarp?c? bilgiler verdi. Maddenin yap?s? hakk?nda bilgi vererek konu?mas?na ba?layan Küçükgül, “Hiç radyoaktif olmayan elementler, di?erlerinin etkisiyle radyoaktif olabilir. Dolay?s?yla Gaizemir’de tehlikeli nokta aramay?n, her yerde radyoaktif enerji mevcut. Eski kur?un fabrikas?n?n bulundu?u alan bir nükleer kaynak. Her zaman bir madde uyar?larak radyoaktif hale gelebilir. Burada maddenin kütlesinin ne zaman yar?ya inece?i önemlidir. Gaziemir’deki nükleer at?klar?n kütlesinin ne zaman yar?ya inece?ini bilmemiz için, bu at?klar?n ne kadar zamand?r arada oldu?unu bilmemiz gerekir” dedi.
NÜKLEER ATIKLAR TÜM ?ZM?R'?N SORUNU
At?k alan?nda özel cihazla gerçekle?tirdi?i ölçümler hakk?nda bilgi veren Küçükgül, giri?inde “Kur?un Monoksit Binas?” yazan, yar?s? y?k?lm?? bo? bir binada limitlerin 219 kat radyasyon ölçtü?ünü belirtti. Küçükgül, “Orada çok yüksek radyoaktif malzeme konmu? ki tüm malzeme duvarlar a??r? yüksek radyoaktif hale gelmi?. Uluslararas? Radyasyon Kurumu y?ll?k ortalama ‘1 (MvS) Mili Sivert’ de?eri normal kabul eder. Burada ölçtü?ümüz de?er y?ll?k 219 Mili Sivert. Yani do?al radyasyonun 219 kat?. Bu ölçebildi?imiz kadar?. Biraz daha ileri gitsek belki de oran bin 219 kat? olacakt?. 219 kat? oran insanlara, bitkilere, hayvanlara zarar vericidir. Tehlikelidir. Bu nedenle bir an önce bölgenin temizlenmesi gerek. Bu kirlilik ya?murlar arac?l???yla her yere ta??n?r. Gaziemir’den ya?murla akan su kuyulara, Ege Denizi’ne ula??r. Karaba?lar'daki marangoz ve mobilya atölyelerinde kuyu suyu kullan?l?yor. Bu sularda radyasyon oldu?unu dü?ünüyorum. Ege Denizi’nden ç?kan bal??? yiyen herkes bu radyasyondan etkilenir” diye konu?tu.
RADYASYON DNA'YI BOZUYOR
Radyoaktif kirlili?in sa?l?k üzerindeki etkilerine ili?kin yeni çal??malar?n oldukça s?n?rl? oldu?unu ifade eden Küçükgül sözlerini ?öyle sürdürdü:
“Radyasyon kemiklerde, ciltte, üreme organlar?nda, tiroit ve gözlerde etki yarat?r. En çabuk gözleri tahrip eder bu sebeple katarakt dünyada ve ülkemizde h?zla art?yor. Radyoaktif madde DNA’y? bozar, dolay?s?yla gen bozulmalar?na sebep olur. Belki 10 parmakl? belki kolu omuzunda de?il, s?rt?nda olan bebekler do?ar. Bunlara dair ölü bebekleri üniversitelerin pataloji bölümlerinde bir gidip görün, kan?n?z donar. Bizden sonraki nesle etkileri ise 120 y?l sonra belli olur. Sakat do?umlar, zihinsel bozukluklar gözlemlenir. Yap?sal bir de?i?im zaten izleyebiliyoruz. Bunlar? izleyen insanlar?n psikolojileri bozulur, kayg?lara, intiharlara yol açar. Japonya gibi.”
Küçükgül, fabrika sahibi ile 27 ya??ndaki o?lunun kanserden öldü?ünü de sözlerine ekledi.
Yard?mc? Doç. Dr. Küçükgül, radyoaktif maddenin nas?l muhafaza edilmesi gerekti?ini aktararak, “Altta 5 metre üstte 3 buçuk metre koruman?n içinde muhafaza edilmeli. At??? önce sabitlememiz gerekiyor. 1600 santigrat derecenin üzerinde maddelerle cans?z hale getiriyoruz. Özel bir reçine ile nötron z?rh?, ard?ndan gama z?rh? yap?p alüminyum zarfa koyuyoruz. Kapa?? kapat?p, çelik varil içine koyup, 3-4 bin metre a?a??daki eski madenlere tuz madeni gibi eski madenlere gömüyoruz. Yani nükleer at?klar bir belad?r. TAEK ise Gaziemir’de radyasyonu dikenli telle korkuttu, radyasyon dikenli telden korkup ç?kamad?. Radyasyon s?n?r tan?maz” dedi.
ATIKLAR ÇOK ÖNCEDEN B?L?N?YORDU
Nükleer at?k sorunun 2007 y?l?nda kamuoyuna yans?mas?na ra?men Çevre ve ?ehircilik ?l Müdürlü?ü’nün bu fabrikan?n durumundan çok daha önceden haberdar oldu?unu ifade eden Küçükgül, “Çevre ?l Müdürlü?ü, akü yönetmeli?i ç?kt??? 1996’dan beri buran?n durumunu biliyor. Çevre ?ehircilik ?l müdürlü?ü 2008 Haziran’da 21 noktada kaz? yap?p, numune al?yor, 19 noktada tehlikeli at?klara rastl?yor. 321 bin lira ceza kesiyor fabrikaya. 2008 Temmuz ay?nda fabrikaya bir daha gelerek kaz?m yap?yor,180 ton daha at?k buluyor. Fabrika bu paray? ödemiyor ki, dava aç?yor, davay? kaybetti temyize gönderdi, temyizden sonra ne oldu bilen yok!” dedi.
ÖLÜLER GÖMÜLÜR, RADYOAKT?F MADDE GÖMÜLMEZ
Dönemin Ula?t?rma Bakan? Binali Y?ld?r?m’?n alana Konak Tüneli’nden ç?kan topra?? döktürdü?ünü savunan Küçükgül, “TAEK, o dönemin Ula?t?rma Bakan? Binali Y?ld?r?m’a, alana toprak dökün diyor. O dönemde bir sürü tünel, yol in?aatlar? var. Hiçkimse o olay? hat?rlam?yor. 10 bin 200 metreküp toprak dökülmü?. Nereden baksan?z birkaç yüz kamyonun sefer yapmas? laz?m. Birileri muhakkak görecek. Hiçkimse görmedi?ine göre, san?yorum gece bo?altt?lar. Bir gece vakti toprak getirip bu alana döktüler. En yak?n kaynak kaçak tünel, çünkü yap?ld?, sonra projesini yapt?lar. Radyaokatif madde bu, ölü de?il, ölüler gömülür, radyoaktif maddeler de?il. Nitekim en üst tabakadan da radyoaktif madde tespit ettik. Ben bu alana kaçak gibi girdim ve bedel ödedim. Gece uykumda kanamalar oldu” dedi.
''B?NAL? YILDIRIM'IN AÇIKLAMALARINA KATILMIYORUZ''
Dönemin Ula?t?rma Bakan? Binali Y?ld?r?m’?n, alanla ilgili yapt??? aç?klamalara kat?lmad???n? ifade eden Küçükgül ?unlar? söyledi: “Binali Y?ld?r?m, “?zmir’in Çernobil’i” tan?m?na kar?? ç?karak, “Böyle bir ?ey demek, bu kente yap?lacak en büyük kötülüktür” diyor. Burada normal insan ya?am?n? etkileyecek hiçbir olumsuzluk, radyoaktif madde yok” diyor. Devlet kurumlar? 2008’de bunlar? belgeleriyle ortaya koydu. Bir Bakan olarak bunu nas?l söylersiniz? Binali Y?ld?r?m, ‘Bunlar? yaparsan?z EXPO’yu kaybederiz, aman susun’ demi?ti. Kendisi, kendi bilgi düzeyiyle aç?kl?yor asl?nda mühendis. Kimyasal reaksiyon olmu?, lafa bak! Akülü kur?unlar ç?kt?ktan sonra, depoland??? yerde toprakla reaksiyona girmesiyle ç?kan bir kimyasal kirlilik. Bir mühendis, bakan, ba?bakan ?u anda Cumhurba?kan?n?n Ba?yard?mc?s?’ndan bunlar? dinledik. Bunlar?n hiçbir kelimesine kat?lm?yoruz. Bunlar?n hepsi devletin ar?ivinde var, benim dedikodum de?il. Gaziemir’de ne kadar radyoaktif madde var diye sorarsan?z, Gaziemir’de 500 bin tondan fazla nükleer radyoaktif madde var” aç?klamas?nda bulundu.