GÜNCEL POLİTİKA YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ SPOR MAGAZİN RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
27 Eylül 2021 Pazartesi 12:31

Yücel'den hükümet ve valiliğe yurt tepkisi!

Cumhuriyet Halk Partisi il örgütleri tarafından 81 ilde eş zamanlı olarak gerçekleştirilen basın açıklamasında iktidarın eğitim politikaları sert dille eleştirildi. CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, hükümet ve valiliği yurt sorunu konusundaki geçici adımları nedeniyle sert sözlerle eleştirerek ''Yani devletin, merkezi hükümetin her türlü imkanı varken bu öğrencilerimizin barınma sorununa kalıcı bir çözüm üretememeleri en hafif tabirle acizliktir.'' dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi, 81 ilde eşi zamanlı olarak yapılan açıklamada iktidarın eğitim politikalarını eleştirdi.

İzmir'de konuyla ilgili basın açıklaması yapan CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, iktidar ve valiliği yurt sorunu nedeniyle sert sözlerle eleştirdi. 

“YURT SORUNUNUN MUHATABI MERKEZİ HÜKÜMETTİR” 
Yücel, İzmir ve diğer kentlerde yaşanan yurt sorunun muhatabının merkezi hükümet olduğuna dikkat çekerek “Siyaset müessesinin görevi sorun çözmektir. Yerel yönetimler de olsa merkezi hükümet de olsa bir sorun varsa sorunun çözümü için bir somut adım atmalı ve irade ortaya koymalıdır. İzmir’de bu sorunun çözümü ile ilgili ki İzmir bir üniversite kenti, sorunun çözümü ile ilgili yerel yönetimlerimiz, belediyelerimiz somut adımlar atmıştır ancak bu sorunun asıl muhatabı yerel yönetimler değil merkezi hükümettir. Hafta sonu sayın genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu İzmir’deydi. Cumartesi akşamı Balçova Belediyemizin üniversite öğrencilerine bilgisayar dağıtım törenine katıldı orada bu konuyla ilgili açıklamalar yaptı. Balçova Belediyemizin bir kız öğrenci yurdu var. Yeni bir yurdun daha yapımına başlanılacağını Balçova Belediye Başkanımız Fatma Çalkaya paylaştı. Diğer belediyelerimiz ve belediye başkanlarımız gençlerimizin, üniversite öğrencilerinin kanayan yarası haline gelen yurt sorununu çözmek ve somut adımlar atmak için hazırlık yapıyorlar. Bazı belediyelerimiz, belediyelerin farklı birimlerini yurda çevirerek öğrencilerin bu sorunlarına geçici de olsa bir çözüm üretme adına adımlar attılar. Aynı şekilde İzmir Büyükşehir Belediyemiz de adımlar attı. Ancak tekrar ifade ediyorum, bu sorunun asıl muhatabı merkezi hükümettir. Belediyelerimiz bu konuda gerekli iradeyi, gerekli kararlılığı sergiliyorlar. Belediyelerimizin imkanlarıyla veya yurtlarıyla şu dönemde yapmış oldukları özverili adımlarla, hiçbir öğrencimizin açıkta kalmayacağına inanıyoruz. Biz bu konuda parti olarak da çalışma yürütüyoruz. Kalıcı çözümler üretilene kadar bu genç arkadaşlarımızın sokakta kalamaması, açıkta kalmaması için gerekli çalışmaları yapıyoruz” dedi. 

“EN HAFİF TABİRLE ACİZLİKTİR”
İzmir Valiliğinin öğrenci yurtlarıyla ilgili aldığı bir aylık geçici kararı acizlik olarak değerlendiren  Yücel  “Valilik tarafından atılan adımlar, geçici çözüm. Soruna kalıcı bir çözüm üretemiyor. Yani devletin, merkezi hükümetin her türlü imkanı varken bu öğrencilerimizin barınma sorununa kalıcı bir çözüm üretememeleri en hafif tabirle acizliktir. Ancak bu sorunun bir şekilde çözülmesi gerekiyor. Belediyelerimiz bir takım adımlar atıyor. İnanıyorum ki en kısa zamanda valilik ya da merkezi hükümet de bu kararını gözden geçirir ve İzmir’deki üniversite öğrencilerimizin barınması için kalıcı çözümler üretirler” ifadelerini kullandı. 

Yücel, CHP ilçe başkanlarının da hazır bulunğu toplantıda eğitim alanındaki durumu eleştiren basın açıklamasını okudu. 

Özellikle koronavirüs salgınının ortaya çıkması ile 19 yıllık AK Parti iktidarının eğitim konusunda neden olduğu yapısal sorunların gün yüzüne çıktığının vurgulandığı açıklamada şu ifadelere yer verildi;

''Tek adam rejiminin ülkemizi içine soktuğu çok yönlü krizin ağır sonuçlarını yaşadığımız alanların başında eğitim gelmektedir. 19 yıllık AKP iktidarı süresince liyakatten uzak ideolojik saiklerle yapboz haline getirilen eğitim sistemimizin yapısal sorunları, iktidarın yönetemediği COVİD-19 salgını süresince daha da derinleşmiş ve iyice gün yüzüne çıkmış durumdadır.

Türkiye, COVİD-19 salgını boyunca okulların kapalı kaldığı uzun süre boyunca 2 milyon 316 bin öğrenci uzaktan eğitimin yürütüldüğü EBA sistemine ulaşamamıştır. 1 milyon 459 bin öğrenci ise internet erişimine sahip değildir. Bu yetersizliklerle beraber, uzaktan eğitimden bir şekilde yararlanabilen öğrencilerimiz de dahil olmak üzere çok büyük bir öğrenim kaybıyla karşı karşıya olduğumuz açıktır. İktidarın salgın döneminde eğitim alanında ortaya koyduğu tercihler, var olan fırsat eşitsizliklerinin daha da derinleşmesine yol açmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı’nın salgın süresince ortaya çıkan öğrenme kaybının boyutlarını ölçme ve bu kaybın telafisi için derhal gerekli bilimsel çalışmaları başlatması gerekmektedir.

DERİN KAYGILAR ORTAYA ÇIKTI
6 Eylül 2021’de yüz yüze eğitim tekrar başlamış, öğretmenlerimiz ve çocuklarımız okullarına kavuşmuşlardır. Uzun bir aradan sonra yüz yüze eğitime dönüşün büyük bir mutluluk yaratması gerekirken, yetersizlikler nedeniyle eğitimin tüm paydaşlarında derin kaygılar ortaya çıkmıştır. Okullarda ihtiyaç duyulan 101 bin yardımcı hizmet personeli hala atanmamıştır. Okullarımızda hijyenin korunmasını sağlayacak bu atamaların derhal gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Gerekirse Milli Eğitim Bakanlığı’na ek kaynak aktarımı yapılabilir.

43 BİN 627 DERSLİK İHTİYACI VAR
Haftalardır birçok kentte sınıflarda vakalar ortaya çıkmakta ve yayılmaktadır. Sosyal mesafenin korunabilmesi için sınıfların seyreltilmesi gerekirken, birçok okulda öğrenciler kalabalık sınıflarda derslere girmektedirler. Bazı okullarda farklı düzeylerde sınıfların aynı dersliklerde eğitim gördüğü bilinmektedir. Bunun en büyük sebebi 43 bin 627 derslik ihtiyacıdır. Yandaşlara, beşli çeteye, Saray beslemelerine kaynak ayıran iktidar; çocuklarımızın sağlığı, eğitimi ve geleceği için gereken bu ihtiyacı karşılamamaktadır.''

EĞİTİM İÇİN HAZIRIZ
Cumhuriyet Halk Partisi olarak, buradan bir kez daha ilan ediyoruz: Sayın Genel Başkanımızın da belirttiği gibi, biz çocuklarımızın eğitimi için bu ihtiyacı karşılamaya hazırız. Gerekli sayıda derslik ve okulu, ihtiyaç duyulan yerlerde belediyelerimiz eliyle inşa etmeye hazırız. Arsa gösterildiği anda belediyelerimiz gerekli çalışmayı başlatacak ve en kısa sürede ihtiyaç duyulan derslikleri eğitim ve öğretime hazır hale getireceklerdir. Aynı şekilde, tamirata ve onarıma ihtiyaç duyan derslik ve okullar için de partimiz ve belediyelerimiz harekete geçmeye hazırdır.

İKTİDARIMIZDA ATANAMAYAN ÖĞRETMEN SORUNU KALMAYACAK
Eğitim sistemimizin en acil ihtiyaçlarından bir diğeri de geleceğimizi yetiştiren öğretmenlerin temel sorunlarının çözülmesidir. İlk olarak öğretmen açığının kapatılması gerekmektedir. Sayıştay raporlarına göre 138 bin, MEB’in raporuna göre 107 bin öğretmen ihtiyacı vardır. Şu ana kadar yalnızca 20 bin atama yapılmış, öğretmenlerden gelen tepkiler üzerine Erdoğan 15 bin ilave atamayı müjdeymiş gibi duyurmuştur. Bu atamaları gerçekleştirmemek ise Saray’ın bilinçli tercihidir. Biz bu tercihleri değiştireceğiz. Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında Türkiye’nin atanamayan öğretmenler diye bir sorunu kalmayacak. Bizim tercihlerimiz açık ve nettir: Toplumdaki en önemli meslek gruplarından birini öğretmenlerin oluşturduğunun farkındayız. Öğretmenlerin haklarını ve çalışma koşullarını yasal güvenceye kavuşturacak Öğretmenler Meslek Kanunu’nu çıkaracağız. Bununla birlikte, hak kayıplarının önüne geçmek için sözleşmeli öğretmen, ücretli öğretmen gibi garabetleri ortadan kaldıracak, kamuda çalışan tüm öğretmenlerin insanca koşullarda eşit şartlarda ücret almalarını ve özlük haklarına sahip olmasını sağlayacağız. Öğretmenlerin 3600 ek gösterge hakkını teslim edeceğiz.

GELECEĞİMİZİ KARANLIKTAN KURTARACAĞIZ!
Cumhuriyet Halk Partisi olarak, bir toplumun geleceğinin eğitime bağlı olduğunun bilincindeyiz. Cumhuriyetimizin ve partimizin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ifadeleriyle, “Eğitimdir ki, bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı yüksek bir topluluk halinde yaşatır ya da milleti esaret ve sefalete terk eder.” Bugün maalesef Saray rejiminin elinde devletin eğitim politikası, 100 yıl önce inşa edilen Cumhuriyetin eğitim felsefesinin gerisine düşmüştür. Bu nedenle eğitim üzerine konuşurken teknolojiden, bilim insanı yetiştirebilmekten, çağın gereklerinden bahsetmek yerine çok temel sorunlar üzerine mücadele vermek durumunda kalıyoruz. Ancak buna mecbur olmadığımızın farkındayız.

Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında; rantı yandaşlara harcamak yerine geleceğimize ayıracağımız kaynaklarla eğitimin tüm paydaşlarının ihtiyaçlarının karşılandığı, tüm çocuklarımızın nitelikli eğitime ulaşabildiği, hiçbir ailenin çocuklarının geleceğinden endişe duymadığı, öğretmenlerin güvenle yeni nesilleri yetiştirdiği eşit ve adil bir eğitim sistemini inşa edeceğiz. O gün gelene kadar, imkânlarımız doğrultusunda, çocuklarımızın eğitimi için elimizi taşın altına koymaya hazırız. Biz hazırız, geleceğimizi karanlıktan kurtaracağız!''