SONKALEİZMİR- TED İzmir Koleji, SOHBETED etkinlikleri kapsamında, dikkat çeken bir etkinlik düzenledi. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ölüm yıldönümünde, üç oturum şeklinde, okulun, ilk, orta ve lise öğrencileriyle sohbet eden Alkan, sanat ve eğitim yaşamında edindiği tecrübeleri anlattı. TED İzmir Koleji Konferans Salonu'ndaki söyleşi renkli anlara sahne oldu. 2010 yılında vizyona giren, yönetmenliğini yaptığı "Dersimiz Atatürk" adlı sinema filminden kesitler aktaran Alkan, öğrencilerin sorularını da kendine has esprili üslubuyla yanıtladı.
Film için kaynak taraması yaparken en çok Atatürk'ün kitap okuma tutkusundan etkilendiğini anlatan Hamdi Alkan, "Atatürk'ün 57 yıllık ömrünün büyük kısmı cephelerde geçti. Çanakkale, Suriye v.s çok sayıda cephede çarpıştı. Böyle bir ortamda 3997 kitap okuyabilmek çok muazzam bir iş. Hem okuyor, anlıyor, hem notlar alıyor ve hayata geçiriyor" dedi.
Alkan, gençlere özellikle Turgut Özakman'ın "Şu Çılgın Türkler" kitabını okumalarını ve sık sık duygularını, düşüncelerini not almalarını tavsiye ederken, öğretmenlerine de değer vermelerini istedi. Alkan'ın, "Zaten hepimizin hayatını bir öğretmen değiştirmedi mi? O da başöğretmendi" sözleri ise salonda dikkatle dinlendi.
Okulun öğrencilerinden olan kızı Ayşe'ye de sohbet boyunca takılan Hamdi Alkan, herkesi gülümsetti.
"O ENERJİYE EŞLİK ETMEK GEREKİYOR"
Söyleşinin ardından ANKA Haber Ajansı'na konuşan Hamdi Alkan, "Liseli olunca ben de liseli oluyorum. Ortaokul olunca ortaokul. O enerjiye eşlik etmek gerekiyor. İçlerinde kızım da vardı. O da ayrı bir keyifti. Ona büyük bir süpriz oldu. İzmir'de TED Koleji'nde bu filmi seyretmek, arkasından söyleşi yapmak keyifli oldu" dedi.
"ÇOCUKLARA ATATÜRK DAHA İYİ ANLATILMALI"
Çocuklara Atatürk'ün daha iyi anlatılması gerektiğini vurgulayan Alkan, "Hüzün, üzüntü ve özlem hissediyoruz her zaman Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk için. Cumhuriyetimizin 100. yılına geliyoruz. Çocuklara bir şeyleri daha insani, samimi ve doğal anlatmak gerekiyor. Müthiş bir geçiş yaşanıyor, dijital devrimle birlikte. Çocukların algıları çok daha farklı. İstedikleri anda dünyanının her yerinden her şeye ulaşabiliyorlar. Çok sesli bir hayat yaşıyorlar. Bu sesli hayat içinde basit, samimi, daha olağan ama bir yandan da nasıl zor bir mücadele ile bugünlere gelindiğine dokunmak daha anlamlı" diye konuştu.
"GELECEĞE DAİR UMUTLUYUM"
Hamdi Alkan, geleceğe dair de umutlu olduğunu belirtirken, şunları söyledi:
"O kadar hızlı bir akış var ki, o kadar donanımlı ve güzel kuşaklar geliyor ki. Sadece bu okul bağlamında söylemiyorum. Ülkemizin birçok yerinde geziyorum. Sokaktaki gençlerle, insanlarla sohbet ediyorum. Herkesin hayata karşı bakış açısı var. Bir insan, birçok ulusun kaderini değiştirebildi, arkadaşlarıyla beraber. Biz her zaman öyle insanların her zaman çıkacağına beraber hareket edebileceğine inanıyorum. Gençlerden kuşağı ne olursa olsun, onlar kendilerine Z kuşağı diyorlar, ben çok umutluyum. O kadar zekiler ve özgüvenleri var ki. O özgüven beni umutlandırıyor. Bu anlamda ilerisini daha anlamlı görüyorum."
"BU BİR REFERANS FİLMİ"
"Dersimiz Atatürk" adlı sinema filmine ilişkin ise Alkan şu değerlendirmeyi yaptı:
"10 yıl geçtiği halde gündemde olan bir film. Böyle bir filme yönetmen olarak imza atabilmiş olmak benim için gurur verici. Turgut Özakman'ın çocuklarımıza bıraktığı bu filmi hayata geçirmiş olabilmek çok önemli. Bu gençlerimiz ve çocuklarımız için bir referans filmi olacak. Bunu içerik olarak çok önemsiyordum. 57 yıllık hayatı bir filme sığdırabilmenin mücadelesini yaşadık. Turgut Özakman rahmetli bizim için çok önemli kalemdi. Çok rahat çalıştık. Çok araştırma gerekti ve içerisinde şimdi aramızda olmayan bilim insanları, sanatçılar vardı. Hayrettin Karaca, Muazzez İlmiye Çığ, Yıldız Kenter, Sevda Şener hocamız olsun hepsi küçük cümlelerle katkıda bulundular. Çok daha iyi filmler, sinematografisi güçlü prodüksiyonu büyük filmler yapılacaktır ama başlangıç noktası olarak Dersimiz Atatürk'ü gençlere ve çocuklara nirengi olarak bırakmak benim için çok önemliydi. Buna vesile olduğum için çok mutluyum. Hala 10 yıl geçtiği halde taptaze duygularla seyrediyoruz. Ne mutlu bize o zaman."