İzmir Büyükşehir Belediyesi önceki dönem başkanı Tunç Soyer, körfezdeki kirlilik, taşkın ve kokuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Bayraklı’da 2 bin yıl önce körfez ve koku sorunu olduğunu anlatan Soyer, kendi görev yaptığı 5 yıl boyunca çalışmalarla, Sağlık Bakanlığı İzmir İl Sağlık Müdürlüğü’nün 2023 yılında iç körfezin 10 noktasında ‘Denize girilebilir’ raporu verdiğini söyledi. Soyer, söz konusu raporu basın mensuplarıyla paylaşarak, İzBB Başkanı Cemil Tugay’ın “Körfezdeki kirlilik en çok son 10 yılda arttı” sözlerine sert yanıt verdi.
Soyer, özetle şunları söyledi:
“ÖNCE KİRLETMEME''
1986 yılına kadar körfezde koku ve kirlilik kader gibi yaşandı. 2000 yılında Büyük kanal Projesi tamamlanıyor ve koku sorunu 2 bin yıl sonra çözülüyor. Ancak büyük ölçüde çözülüyor ve hala devam ediyor. Bazı teknik hatalar ve sığlaşma nedeniyle ortaya tekrar çıkan koku sorunu bilim insanlarını bu alanda çalışmaya itiyor ve sirkülasyon ile navigasyon kanalı fikri doğuyor. Sirkülasyon Büyükşehir navigasyon TCDD tarafından yapılacak deniliyor. Biz önce kirletmemek için mühendislik çalışmaları yaptık, çünkü sirkülasyon körfezi temizlemeyecek, temiz su hareketliliğini artıracak. O yüzden önce kirletmeme üzerine çalıştık ve yaşayan körfez dedik. 3 aşamalı bir plan hazırladık. 5 yıl içinde 300 km yağmur suyu ayrıştırma kanalı yaptık, bu rakam 2 bin yıl boyunca yapılmış kanalın yaklaşık yarısı kadardı. Körfezin ölmesine seyirci kalamazdık. Bir taraftan da su baskınlarını azaltmaya çalıştık. Kemeraltı’nda kuyumcu hassaslığıyla çalışıldı.
5. FAZ 2050'DE KONUŞULABİLİR!
Dereleri restore ettik, 138 yan kola sahip 33 ere İzmir körfezine akıyor. 142 bin ton malzeme çıkardık. Sadece melez deltasından 265 bin metreküp tarama faaliyeti yaptık. Gediz her ne kadar doğrudan iç körfeze akmıyorsa da orta körfezi kirletiyor ve ters akıntı etkisini düşünün. Gediz takibinde denize nasıl simsiyah aktığını görmüştük. O yüzden bu işe Gediz’i de mutlaka katmamız gerekiyor. İkinci aşama atıksu arıtma tesisleri. Çiğli’de mevcut fazların restorasyonu yapıldı. Geçen 23 yıl içinde tesiste hiç revizyon yapılması, ciddi bakım ihtiyacı doğmuştu. Bu tesisin 3 fazı tamamen revize edildi, çamur kazındı, fabrika ayarlarına dönüldü. İfade edilen 5. Faz 2050 yılının meselesi, 2050 yılında konuşulmaya başlanabilir. Narlıdere’de ve Karabağlar atıksu arıtma tesislerinin projeleri de tamamlandı. Böylelikle kirli su da taşınmayacak ve körfezin temizliğine katkı verecek. Kokunun da ortadan kalktığını görmüş olacağız. Karabağlar’daki tesis Melez’in rehabilitasyonuna 2026’da Yeşildere’de yapılacak EXPO’ya da katkı verecek. Bunlarla İzmir’de 1 milyon metreküp atıksu arıtılıyor hale gelecek.
“ÇİĞLİ’DE ÇAMURU TEMİZLEDİK''
Arıtmadan çıkan çamur işlenerek tarım ve sanayide ham madde olarak kullanılabiliyor. Benim başkanlığımda İzmir Türkiye’nin en çok güneş tesisi olan il olmuştu. Çiğli atıksu arıtma tesisi çalışmaya başladığı günden bu yana çamur birikmiş. Bu ciddi bir koku kaynağı, bu çamurun oraya dökülmesini durdurmalıydık, oradaki çamur havuzlarının rehabilitasyonu için proje hazırladık, çalışmalar başladık, bir koku kaynağını ortadan kaldırmış olduk. Mevcut su kaynaklarının korunması gerekiyor. Çeşitli alanlarda kullanılan suyun yeniden kullanılması için çalışmalar yapılıyor. Sünger kent projesi mutlaka sürdürülmeli. Bu Türkiye’ye model olacak bir projedir, entelektüel fantezisi değildir. Çiğli tesisi suyunu en sığ noktaya deşarj ediliyor, orta körfeze aktarılması hem sığlaşmayı sonlandıracak hem de kokuya çözüm olacak. Orta körfeze aktarılması birinci önceliğimizdir. Gediz Nehri’nin eski yatağına çevrilmesi için üniversite onay verdi, Bakanlık onay verdi, bunun için kaynağı bulduk, uygulama projelerini hazırladık. Bugün isteseniz bugün projeye başlarsınız, her şey hazır. Sadece ‘Başlıyoruz’ demek yeter.
FOTOĞRAF AÇIKLAMASI
Körfezde çekildiği fotoğrafları hatırlatan Soyer, “Bu fotoğraflar haya ürünü değil, İzmir körfezinde çekildi. Karekodunu okutarak alabilirsiniz” dedi ve şunları anlattı:
''İzmir İl Sağlık Müdürlüğünün analiz raporları 9 Ekim 2023’de 10 noktada denize girilebilir demektedir. Peki 1 yıl içinde ne oldu da koku arttı ve balık ölümleri gerçekleşti? Asla önce kirletmemekten vazgeçilmemelidir. Bakanlıkla yapılan görüşmelerin zararı yok ancak yağmur suyu ayrıştırma kanalarının yapılması, derelerin taranması, atıksu arıtma tesislerinin yapılması sorumluluğu Büyükşehir’e ait. Bakanlık körfeze akan nehirleri denetleyebilir, sirkülasyon navigasyon kanalı yapabilir ama körfezin temizliğinin Büyükşehir’de olduğunu asla unutmamalıdır.
“YEREL YÖNETİCİLER ‘KÖRFEZDE YÜZECEĞİM’ DEMELİ VE GEREĞİNİ YAPMALI”
Yaşayan ve yüzülebilir körfez mümkün, bu hedefe bu kadar yaklaşılmış ve bu kadar yatarım ve hazırlık yapılmışken vazgeçilmemelidir. Daha 1 yıl önce 10 noktada denize girilebilir raporu verilen körfezin 6 ayda nasıl bu hale geldiği sorgulanmalıdır. Körfezde yunus gördük hatırlayın. Konak ve Karabağlarda yapılacak tesisler, yağmur suyu kanalları için 260 milyon Euro bulduk. Körfezde yüzeceğim derken ne hayal kuruyordum ne popülizm yapıyordum. Projelerimizin devamı yüzülebilir körfezi sunacaktır. Kaybedilecek 1 dakika yoktur. Bilimsel çalışmalar ışığında irade ortaya konulmalıdır. 15 yıllık yerel yönetim tecrübemle kimse hayali düşmanlar, siyasi müttefikler aramsın. Yaşayan körfez projesi kesintisiz ve eksiksiz uygulanmalıdır. İzBB için en öncelikli sorumluluktur. Yerel yöneticiler körfezde yüzeceğim demeli ve gereğini yapmalıdır.
''BİLİMSEL DAYANAĞI YOK!”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın “Son 10 yılda en kirli olduğu yıllar” açıklamasının hatırlatılması üzerine konuşan Soyer, “Hiçbir bilimsel verisi yok bunun. İl Sağlık Müdürlüğü halk sağlığı laboratuvarları 2023’de analiz yaptı, 10 sene önce böyle bir şey yoktu, ben göreve başladığımda körfez kokuyordu, 5 senede geldiğimiz nokta budur. Dolayısıyla 10 senedir kokuyordu doğru değil, ben size Sağlık Bakanlığının raporunu göstereceğim” yanıtını verdi.
''HİÇBİR ÇALIŞMAMIZ YOK GİBİ KONUŞUYOR''
Soyer, “Bir belediye başkanı körfezde yüzeceğim demelidir, bu görevidir. Mevcut belediye başkanı bizim hiçbir çalışmamamız yok gibi konuşuyor. Hepimizin parasını yatırdık biz oraya ortada bir sonuç var ve olumlu, bunun takibini yapıp devamını getirmeliyiz. Asıl kamu zararı o” dedi.