Yıldıztepe’de yer alan Kubilay Anıtı’ndaki ikinci tören, çelenk sunumu, saygı duruşunda bulunulması ve istiklal marşının okunmasıyla başladı. Daha sonra kürsüye çıkan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, laiklik ve demokrasi vurgusu yaptı.
Soyer, şu ifadeleri kullandı;
''Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay, Bekçi Hasan, Bekçi Şevki.. 93 yıl sonra, bugün, bizimle, buradalar. Bedenleri aramızda olmasa da… Yürekleri burada. Cesaretleri burada. Yoldaşları burada. İnandılar, dövüştüler ve fakat ölmediler. Ölümsüzleştiler! Bugün bu törende… Biz, hepimiz Kubilayız. Hasan’ız, Şevki’yiz. Devrimlerin bekçisiyiz. Laiklik düşmanı bir avuç korkak karşısında, bizler Cumhuriyet’in aşılmaz kalesiyiz. Gözümüzü asla kırpmadan, ilelebet buradayız.
TARİH KORKAKLARI YAZMAZ!
Vatansever kardeşlerim! Tarih, korkakları yazmaz. Kendi çıkarlarından başka hiçbir şey düşünmeyenleri, saltanat ve hilafet sevdalılarını, mandacıları yazmaz! Bağımsızlık için, hürriyetimiz için bir an olsun gözünü kırpmayanları... Canlarıyla Türkiye Cumhuriyeti’ni payidar kılanları yazar. Tarih, kahramanları yazar. Halk düşmanlarını yazmaz! Tarih dün vefat eden şehitlerimizi de yazacak. Tarih sizi de yazacak kahraman sehitlerimiz. Yazık ki halkın ve hakkın düşmanları, bugün de Cumhuriyetimizi kemirmeye çalışıyor.
YENİ MENEMEN OLAYLARI HAYAL EDİYORLAR
Aradan tam yüz yıl geçti. Kadınlarının hür ve eşit olmasını bir türlü hazmedemediler. Devlette ve eğitimde laikliği halen daha kabul edemediler. Fikri hür, vicdanı hür bir Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı yeni Menemen olayları hayal etmeye devam ediyorlar. Yok öyle yağma! Öyle yağma yok! Cumhuriyetin çocukları buna asla geçit vermez. Vermedi, vermeyecek! Milyonlarca Kubilay, milyonlarca Hasan, milyonlarca Şevki Cumhuriyet devrimlerinin başında ilk günkü gibi canla başka nöbet tutuyor. Bizler, sen başla bitiren bulunur diyen Hasan Tahsin'in evlatlarıyız.
İZMİR ASLA GEÇİT VERMEZ
Siyasi islamcılıkla toplum mühendisliği yapılmasına, dini referanslar ile eğitim sisteminin şekillendirilmesine, bu ülkenin aydınlık yüzü, ilerici ve devrimci şehri İzmir asla geçit vermez. Bizi bu yoldan kimse döndüremez! Cumhuriyetin devrimlerine kimse göz dikemez! 100 yıldır Cumhuriyet nesilleri yetiştiren eğitim yuvalarına, okullarımıza sonuna kadar sahip çıkacağız. Ulu Önderimizin “en büyük eserim” dediği Cumhuriyetimize sahip çıkmak istiyorsak şu üç şeye her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Cesarete, bir arada olmaya ve umuda. Biliyorum ki bizler bu üç erdeme de sahibiz.
OKULLARIMIZI TARİKATLARA AÇMAYA ÇALIŞANLARA İZİN VERMEYECEĞİZ
Bugün burada Cumhuriyet’in devrimlerini hazmedemeyen halk düşmanlarına karşı, Cumhuriyetimizin 100'üncü yılında o devrimleri ölümsüzleştireceğimize bir kere daha ant içiyoruz. 93 yıl önce bugün, Cumhuriyet Şehitlerimiz, bir avuç korkak karşısında nasıl dimdik durduysa... Biz de bu karanlığın karşısında öyle dimdik duruyoruz! Özgürlüğümüze, demokrasiye, barışa ve adalete zarar vermeye çalışanlara asla geçit vermeyeceğiz Okullarımızı tarikatlara açmaya çalışan karanlık zihniyete asla izin vermeyeceğiz. Biz Mustafa Kemal’in İzmir’iyiz! Cumhuriyet devrimlerinin ebedi bekçileriyiz. Şimdi sıra bizde. Daima demokrasi! Daima laiklik! Daima Cumhuriyet!''