İstanbul'da İspanya Başbakanı ve Sosyalist Enternasyonal Başkanı Pedro Sánchez’in ev sahipliğinde düzenlenen Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı kapsamında gerçekleşen Yerel ve Bölgesel Otoriteler Sosyalist Enternasyonal Ağı lansmanında, "Kent Uzlaşısı" soruşturmasında 19 Mart'ta gözaltına alınıp tutuklanan Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan’ın Silivri Cezaevi’nden gönderdiği mektup, Sosyal Demokrat Belediyeler Derneği (SODEM) Dış İlişkilerden Sorumlu Başkan Yardımcısı ve Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli tarafından kamuoyuna okundu.
Şişli halkının rekor sayıda oyuyla Başkan seçilen Resul Emrah Şahan, mektubunda hem Türkiye'de sosyal demokrat belediyecilik deneyimini anlattı hem de otoriter rejimlere karşı küresel bir dayanışma çağrısı yaptı.
"Sağ, popülist ve otoriter rejim engel olmaya çalışıyor"
“Ekrem İmamoğlu’nun 2015’te bir ilçe belediyesinde başlattığı, daha sonra 2019’da İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne taşıdığı, 2024’te ise tüm Türkiye’ye yaydığı sosyal belediyecilik anlayışı, bizim de Şişli’deki belediyecilik politikamızı şekillendirdi. Belediye başkanı olarak görevime geldiğim andan itibaren, her yurttaşın eşit haklara sahip olduğu bir kent inşa etme hedefiyle yola çıktım. Eğitim, sağlık ve barınma gibi temel hizmetlere erişimde ayrımcılığı bitirmeye yönelik politikalar geliştirdik.
Yaklaşık bir yıl boyunca görevimi büyük bir tutkuyla, toplumsal eşitlik, kamucu hizmet ve yerel demokrasi ilkelerine bağlı kalarak sürdürdüm. Ancak 19 Mart 2025’te, hiçbir hukuki gerekçeye dayanmayan bir operasyonla gözaltına alındım ve Şişli Belediyesi’ne kayyum atandı” ifadeleriyle başlayan mektubunda Şahan, Türkiye’de halkçı yerel yönetimlerin hedef alındığını, ancak bu baskının arkasında daha derin bir ideolojik korku yattığını belirtti:
“Sağ, popülist, otoriter bir rejim; kamucu, eşitlikçi, sosyal adaletçi bir siyasi kültürün kendi devamlılığı açısından ne kadar riskli olduğunu görüyor ve buna engel olmaya çalışıyor.”
"Kent yaşamında siyasal dönüşüm başlattık"
Şişli’de uygulamaya koydukları politikaları örneklerle aktaran Şahan, “Mekik Plus” gece ulaşımı, kadın istihdamına destek, çocuklar için okul gıdası ve sağlık programları, yaş almış büyükler ve yoksullar için sosyal destek paketleri gibi projelerle sosyal demokrasinin kent yaşamına nasıl dokunduğunu anlattı. Barınma hakkı ve kentsel adalet konularında da kararlı bir dönüşüm başlattıklarını ifade eden Şahan:
“Barınmayı, kültür-sanat faaliyetlerini ve kentsel mekânı ayrıcalıklıların değil, herkesin refah içinde olacağı bir kent yaşamının parçaları haline getirecek bir siyasal dönüşümü başlattık.” dedi.
"Yurttaşlarımızın desteği en güçlü motivasyon kaynağım oldu"
Tüm bu sosyal demokrat hamlelerin ardından yaşanan tutuklama ve kayyum sürecine halkın gösterdiği direnç içinse şu ifadeleri kullandı:
“Yurttaşlarımızın demokratik haklarını kullanarak bize destek vermeleri, bu zorlu süreçte en güçlü motivasyon kaynağım oldu. Halkımızın mücadele azmi, dünyanın tüm sosyal demokratlarına ilham olmalı.”
Dayanışma çağrısı
Mektubunun sonunda tüm dünyadaki sosyalist ve sosyal demokrat liderlere seslenen Şahan:
“Bizler, otoriterliğin, baskının ve sosyoekonomik eşitsizliğin panzehriyiz. Türkiye halkının demokrasiye olan inancı ve 100 yıllık mücadele azmi, hepimize yol göstermeli” diyerek uluslararası dayanışma çağrısını yineledi.