İEÜ Bahar Şenlikleri kapsamında düzenlenen 'Futbolun Ekonomik Zirvesi' panelinde Göztepe Başkanı Mehmet Sepil, Karşıyaka Başkanı Turgay Büyükkarcı, Altay Başkanı Özgür Ekmekçioğlu ve Altınordu Başkanı Seyit Mehmet Özkan konuşma yaptı. Futbolseverlerin buluştuğu organizasyonda kulüp başkanları futbolun ekonomik yapısını, sportif başarıları, altyapı hamlelerini ve İzmir futbolunun gelişimini masaya yatırdı. Spor Toto Süper Lig'de İzmir'i temsil eden Göztepe'nin Başkanı Sepil, Karşıyaka'nın 3'üncü Lig'de Play-Off'a kalması halinde ezeli rakiplerini desteklemek amacıyla maça gideceğini söyledi. "İzmir kulüpleri kol kola olmalı diyen" Mehmet Sepil, "İzmir futbolunun menfaati için siyasilerin kapısında nöbet de tutarız, kapıda paspas da oluruz. Öncelikle İstanbul kompleksinden kurtulalım. Doğduğumuz şehrin takımına sahip çıkalım. İngiltere'de Liverpool'da doğan birinin Manchester United'ı desteklediği görülmemiştir. Çünkü düşünce sistemi buna imkan vermez. Şehrimizin kulüplerine sahip çıkalım. Ben Karşıyaka'nın Süper Lig'de olmasını çok istiyorum. Çünkü Süper Lig'de Karşıyaka'yı yenmek istiyorum. Fenerbahçe'yi yeneceğime Karşıyaka'yı yeneyim, bu daha zevkli. Göztepe kendi kendini çevirmeli. Şu an borcu yok. Niye? Parayı ben veriyorum. Ama ben olmayabilirim. Yakın ya da uzak zamanda elbette gideceğim. Bu yüzden Göztepe kendi kendini çevirecek bir yapıya sahip olmalı" ifadelerini kullandı.
ATHLETİC BİLBAO ÖRNEĞİ
Spor Toto 1'inci Lig ekibi Altınordu'nun Başkanı Seyit Mehmet Özkan ise altyapının önemine dikkat çekti. Profesyonel takımla ilgilenmediğini söyleyen Özkan, "Hem yetiştirici hem de yarışmacı kimlikle mücadele etmek çok zor. İki ayrı bütçe yapamayız. Hem şampiyonluğa oynayacak kadroyu yap hem öz kaynakla oyuncu yetiştir, mümkün değil. Tek misyonumuz var; Bu toprakların çocuklarını yetiştirip Avrupa'ya kazandırmak. Bizim hedefimiz 2023 yılında tamamen öz kaynaklarımızdan yetiştirdiğimiz futbolcuları kadroda görmek. Bunu dünyada İspanya'da Athletic Bilbao yaptı. Bilbao 90 yıldır küme düşmeden La Liga'da mücadele ediyor. Hep ilk 7'ye oynuyor. Bilbao şehri yaklaşık 3.5 milyon nüfusa sahip. Birçok futbolcu yetiştiriyor. Biz bunu neden 10 milyonluk Ege Bölgesi'nde yapmayalım?" diye konuştu.
Profesyonel futbolcuları motive etmenin gerekli olmadığını ifade eden Özkan, "Futbolcu zaten mesleğini yapıyor. Çıkıyor 90 dakika oynuyor. Diğer insanlar her gün saat 09.00'da kalkıp işlerine gidiyor. Futbolcular sadece haftada 1 maça çıkıyor. Niye motive edelim ki zaten işlerini yapacaklar" ifadelerini kullandı. Türkiye'de futbol kültürünün oturması gerektiğini sözlerine ekleyen Özkan, "İspanya'nın Barcelona kentinde inanılmaz bir aidiyet duygusu var. Barcelona kulübüyle şehir arasında inanılmaz bir bağ oluştu. Barcelona şampiyon oluyor, kulüp halka teşekkür ediyor. Birlik ve beraberlik üst seviyede. Biz de bu şekilde hareket etmeliyiz. İzmir'de tüm kulüpler kenetlenmeli. Futbol Federasyonu'na kendi grubumuzdan temsilci vermeliyiz. Genel kurulda hepimiz oturmalıyız. Lobimiz yüksek olursa, İzmir kulüpleri her alanda başarılı olacaktır" yorumunu yaptı.
'SAHADA RAKİP, DIŞARIDA DOSTUZ'
Altay'ın Başkanı Özgür Ekmekçioğlu da cumartesi günü Altınordu ile oynadıkları derbi maçta kırmızı-lacivertli yönetimin kendilerine maraton tribününü açtığını belirtti. Fair-Play ruhunun çok önemli olduğuna dikkat çeken Ekmekçioğlu, şöyle konuştu:
"Öncelikle Altınordu'yu galibiyetinden ötürü tebrik ederim. Sağ olsunlar deplasman takımı olmamıza rağmen maraton tribünü bize açtılar. Sonuna kadar kontenjanı bize verdiler. Biz İzmir olarak bazı şeyleri aştık. Sporun kardeşlik olduğunu hepimiz hissediyoruz. Sahada rakip, dışarıda dostuz. Bizler ortak hareket edeceğimize dair protokol imzaladık. Göztepe Süper Lig'de olduğu için bu konuda öncü olmalı. Başarabilmek için sadece saha içinde mücadele yetmez. Türkiye Futbol Federasyonu ve Merkez Hakem Kurulu'nun içinde olması gerekiyor. Biz birlikte olduğumuz sürece güçlüyüz. Tüm taraftarların İzmir kulüplerini desteklemesi lazım. Geçen sene şampiyonluk maçlarımızda Karşıyaka taraftarları maçımıza gelip bizi destekledi. Takımımızı ve taraftarımı ateşlediler. Karşıyakalıların destekleriyle şampiyon olduk. Biz de Karşıyaka'yı geçen hafta destekledik. Kol kola girebiliyorsak, TFF'nin yanına gittiğimizde güçlü duruyorsak daha fazla başarıların sahibi oluruz."
Alsancak Stadı konusunda da bilgilendirmelerde bulunan Ekmekçioğlu, "Alsancak Stadı yıllardır İzmir takımlarının yükünü aldı. 1998 yılından bu yana biz kullandık. Ancak ekonomik gelişmelerden dolayı stadın inşaatı yavaşladı. İnşaat süreci yavaşladı. Ben stadın gelecek sezona yetişebileceğini düşünmüyorum. Yine Atatürk Stadı'nda maçlarımızı oynayacağız" dedi.
'ALTYAPI ŞART'
TFF 3'üncü Lig 2'nci Grup'ta Play-Off oynamayı hedefleyen Karşıyaka'nın Başkanı Turguy Büyükkarcı ise başkanların sürekli bir araya geleceğini söyledi. Karşıyaka, Göztepe, Altay ve Altınordu'nun mazisinin 400 yıldan fazla olduğunu ifade eden Büyükkarcı, "Kulüplerimiz yakın geçmişte kapanma aşamasına kadar geldi. Başkanlarımızın gece gündüz çalışmasıyla bu değerleri koruduk. Bizim yaptığımız başkanlık aslında iş değil, tabiri caizse manyaklık. Çünkü kendi işimizden gücümüzden oluyoruz. Cebimizden para veriyoruz. Ama en ufak sorunda küfür yiyoruz. Bizler için arma ve forma sevgisi çok ötede. Biz Karşıyaka olarak 1.5 sene öncesine kadar mali, idare, tesis ve sportif olarak kötü günler geçirdik. Zor günlerden geldik. Şu an önümüzde uzun bir süreç var. Hangi branşta mücadele edersek edelim altyapı şart. Altyapıyı geliştirmek için çok çalışmalıyız. Biz camia kulübü olmamıza rağmen derneğiz. Bu büyük dezavantaj. Çünkü seçimle gidebiliriz. Yeni gelecek yönetim bizim gösterdiğimiz intizamı gösterir mi bilmiyoruz. Dernekler yasası mutlaka düzenlenmeli. Bir başkan ya da yönetici kulübü yüzde 3'ten fazla borçlandırıyorsa o kişinin mal varlığına devlet ya da kulüp el koymalıdır.Başka çare yok. İki alkış, iki tezahürat için kulüpleri batırmakta kimse çekinmiyor. Karşıyaka özelinde konuşursak, altyapıyı oturtmadan sportif başarı beklenmesin" ifadelerini kullandı.