CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, parti genel merkezinde 250 belediye başkanının yer aldığı, 'belediye başkanları toplantısı'na katıldı. Toplantıda konuşan Kılıçdaroğlu, zorlu bir süreci geride bıraktıklarını, birlikte kazandıklarını ve bütün çalışmalarını birlikte sürdüreceklerini söyledi.
'TÜRKİYEMİZ İÇİN BAŞARIYA MAHKUMUZ'
Kılıçdaroğlu, asıl mücadelenin şimdi başladığını belirterek, "’Hepimize düşen tarihi bir sorumluluk var. Bir ülke hukuk içerisinde şeffaf bir şekilde yönetilir. Bir ülke adaletle yönetiliyorsa aynı kuralları belediye başkanlarımız da kendi beldelerinde uygulamak zorundalardır. Adaletle yöneteceğiz. Hiç kimseyi ötekileştirmeden yöneteceğiz. Bunu seçim bildirgemizde taahhüt ettik. Bildirge siyasal partinin bir namusudur. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir belediye anlayışından söz ettik. Akıllı kentlerden söz ettik. Her parti işin bir ucundan tuttu ama biz herkesi kucakladık, dolayısıyla bizim tarihi sorumluluğumuz diğer belediye başkanlarına göre daha fazladır. Biz bunları yapmak zorundayız. Bizler başarıya mahkûmuz. Çocuklarımız için annelerimiz, babalarımız, evlatlarımız ve güzel Türkiye’miz için başarıya mahkumuz" dedi.
'LİYAKATİ ÖNEMSEYECEKSİNİZ'
Belediye başkanlarının vaatlerini gerçekleştirerek, bir sonraki seçimden daha çok oy almalarını isteyen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Bu tarihin sizlere yüklediği bir sorumluluktur. Türkiye'nin bugün içerisinde bulunduğu şartlara kaygılanan milyonlar varken siz beldenize hakkı, hukuku, adaleti ettirdiğinizde beldenizde kaygıyı kaldıracaksınız. Güven vermek güveni pekiştirmek sizin elinizde. Siz çalıştığınız sürece göreceksiniz ki, toplumun her kesimiyle güzel ve samimi ilişkiler kuracaksınız. Biz bu seçimlerde elde ettiğimiz başarıyı kullandığımız olumlu dile bağlıyoruz. Kimseyi suçlamadık. Bizleri terör örgütleriyle ilişkilendirdiler. Ama biz bunların tamamını elimizle ittik. Olumlu bir dil kullanmak çok önemli. Yolsuzluk varsa, tüyü bitmemiş yetimin hakkı yeniyorsa o işin üzerine gideceksiniz. İntikam alma duygusuyla değil gerçekleri ortaya çıkarma duygusuyla gideceksiniz. Yeni görevlere yeni insanlar tayin etme durumunuz olacaktır ama buralarda partizanca davranmayacaksınız. Liyakati önemseyeceksiniz."
'İSTANBUL BELEDİYE MECLİS TOPLANTISINI 3.5 MİLYON KİŞİ İZLEDİ'
Kılıçdaroğlu, harcanılan her kuruşun hesabının millete verilmesinin çok önemli olduğunu vurguladı. CHP'nin temel ilkesinden birinin bu olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Siyasi partiler içerisinde bağımsız dış denetim yaptıran tek parti biziz. Gelir bizim bütün hesapları denetler ve raporunu verirler. Dolayısıyla belediyelerinde yapacakları bütün harcamaların hesaplarının verilebilir olması lazım. Belediye meclis toplantılarının kamuoyuyla paylaşılmasını Ankara ve İstanbul yaptı. İstanbul’un belediye meclis toplantısını 3,5 milyon kişi izledi. Belediye başkanının getirdiği karar ya da proje halkın yararına ve rakip partiler tarafından bunun getirilmesi engelleniyorsa halk onu görmeli. Kimin doğru kimin yanlış yaptığını herkes görmeli. O yüzden belediye meclislerini herkes görmesi önemli. Engellilere ve kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık yapmaya da hepinizin çalışması lazım" dedi.
'TEZGAH HAZIRLIYORLAR'
Kılıçdaroğlu, yerel seçimin üzerinden bir aydan fazla süre geçtiğini ama İstanbul seçimlerinin sonuçlanmadığını söyledi. Seçimlere ilişkin itirazların yapıldığını ve YSK'nın itirazlara süratle karar verip bitirdiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"İstanbul’a gelince bir türlü karar çıkmıyor. Niye karar çıkmıyor? YSK'ya seslenmek isterim; siz dediniz ki, 'bütün geçersiz oyları sayacağız', bütün geçersiz oylar sayıldı sonuç değişmedi. Yetmedi 6 ilçede bütün oylar sayıldı. Sonuç değişmedi. Onu da geçtik yine itiraz geldi, '39 ilçedeki bütün oylar sayılsın' YSK dedi ki; '22 ilçeden sonuç alacağım sondajlama yöntemiyle' 57 sandıkta yeniden sayıldı sonuç yine değişmedi. YSK ne yapmak istiyor? 'Mahkumlar var, kısıtlılar var oy kullanmış'. Neden bu itirazı yapanlar daha önceden yapmadılar ? Neden oylar sayılırken tutanaklara şerh koymadılar? Devletin gücünü arkasına almış sahte delil üretiyorlar. Seçimi iptal ettirmek için kumpasa tezgah hazırlıyorlar. İstanbul seçimleri bir İstanbul seçimleri olmaktan çıkmıştır. İstanbul seçimleri bir demokrasi tercihi noktasına gelmiştir. Ya demokrasiden yana ya da değil."