Sahne Ayna’nın atölye gruplarına kayılıp 9 ay süren zorlu çalışmalar sonunda seyirci karşısına çıkan genç ve yetişkin oyuncu gruplarının oyunları seyirci tarafından ayakta alkışlandı. Birçoğu hayatlarının ilk sahne deneyimini yaşayan oyuncular iki zorlu oyunu da başarı ile seyirciye sundu. Her iki oyunu da tek perde olarak sahneye koyan Sahne Ayna’nın Hayvan Çiftliği ve Düdüklüde Kıymalı Bamya oyunlarını 600 sanatsever takip etti.
KÜÇÜK OYUNCULAR İLE BÜYÜK FİNAL
11. Sahne Ayna Tiyatro ve Drama Şenliği Umut Kasabası ve Clara oyunu ile son buldu. Sahne Ayna Drama Atölyesi katılımcısı, yaşları 4 ile 14 arasında değişen 137 çocuk Umut Kasabası ve Clara oyunu ile sahne aldı. Türkiye’de bir özel tiyatronun en kalabalık çocuk oyuncu kadrosu ile sahneye koyduğu oyun olma özelliğini taşıyan oyunda, oyunun yazarı ve yönetmeni Necdet Erdeniz de çocuklar ile birlikte performans sergiledi. Çocukların, kasabalarından oyunları ve sanatı çalanları yakalamak için planlar yaptığı, geçmiş güzel günleri tekrardan kasabalarında yaşamak için hayaller kurduğu ve bir hayal satıcısı olan Anka’nın öğrettiği oyunlar ile sanatı ve oyunları tekrar kasabalarına geri getirmeyi başardıkları oyunda, kostümler, dekorlar ve dans şovları seyirciye büyülü dakikalar yaşattı.
137 çocuk oyuncunun görev aldığı oyunda yardımcı yönetmen olarak Salih Osman Kahya, Çetin Çelik, Gürkan Yüksel ve Dilara Ecem Okudan yer alırken oyunun müziklerini, Kaset Grubu’nun solisti Tarık Canca ve Ayşe Erdeniz yaptı. Umut Kasabası ve Clara oyununun koreografları İzmirli dans sanatçıları Melike Dikmen ve İbrahim Soyuçeşmeli oldu. Dans, oyunculuk, müzikler ile müthiş bir müzikale imza atan çocukların sahne kostümlerinin tasarımı Kudret Çetinkaya’ya aitti. Reji asistanlığı görevini üstlenen genç sanatçılar da sahnedeki küçük oyuncular gibi yaklaşık 10 yıl önce Sahne Ayna’ya adımını atan Azra Nur Doğarca ve Yusuf Türkseven oldu.
"DRAMA DİSİPLİNİNDEN KOPMADIK"
Sahne Ayna Genel Sanat Yönetmeni Necdet Erdeniz iki saat süren Umut Kasabası ve Clara oyunun sabit bir metinin olmadığına dikkat çekerek şunları söyledi:
"Drama disiplininden olabildiğince kopmadan, çocukların sadece doğaçlama ve canlandırma oyunlar ile özgürce oyunlar oynadığı bir gösteri gerçekleştirdik. 10 yıla yakın zamandır drama atölyemizde bulunan genç grubumuz skeçlerle oyunu beslerken, 10 yaşının altında sahneye çıkmış tüm oyuncularım doğaçlama oyunlar ve canlandırmalar ile oyuna katkı sağladı. Böylece drama disiplininin doğasından da kopmamış olduk. Bir çocuğun bu hayatta en iyi bildiği ve en keyif aldığı şey oyun oynamaktır. Haliyle iş böyle olunca, performans da harika oluyor. Sahnede konusuna hakim, ne yapacağını iyi bilen, seyirci ile birlikte kendi de eğlenen çocuk oyuncularım vardı. 600 kişinin karşısına çıkıp bütünlüğü olan bir oyun sahnelemek, taklitler yapıp performans sergilemek ve tüm bunları yaparken bir an olsun bile gerilmeden, eğelene eğlene sahnede zaman geçirmek onların özgüvenleri, kendilerini ifade etme güçleri açısından muazzam bir kazanç. Sahnede yer alan, 4 – 14 yaş arasındaki 137 çocuğun belki de hiç biri oyuncu olmayacak. Ancak biliyorum ki ne iş yaparlarsa yapsınlar özgüvenli olacaklar ve kendilerini doğru ifade edebilecekler.”