GÜNCEL POLİTİKA YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ SPOR MAGAZİN RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
9 Mayıs 2020 Cumartesi 00:01

Özuslu'dan AK Partili Hızal ve Doğruer'e veryansın!

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in Kınık ziyaretini eleştiren AK Parti Meclis Grup Başkan Vekili Özgür Hızal ve Kınık Belediye Başkanı AK Partili Sadık Doğruer'e yanıt gecikmedi. İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili CHP'li Mustafa Özuslu, Başkan Soyer'in Kınık'a giderken kimseden izin almak mecburiyetinde olmadığını belirtirken, yardımların dağıtımında taraflı davranıldığı imalarına ise "kişi kendinden bilir işi" karşılığını verdi.

Yazılı bir açıklama yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili CHP'li Mustafa Özuslu, Başkan Tunç Soyer'in dün Kınık'ı ziyaret edip hem koronavirüs salgınında yürütülen çalışmaları incelediğini hem de Ramazan ayı dolayısıyla gıda ve iftar paketi dağıtımına katıldığını hatırlattı. Ziyaretten Kınık Belediye Başkanı AK Partili Sadık Doğruer’e de önceden haber verildiğini vurgulayan Özuslu, "Başkanımız tüm nezaketiyle ilçenin sorunlarını dinlemiş,  ilçe belediye başkanımızdan gelen talepler doğrultusunda da yapılabilecek yatırım ve çalışmalarla ilgili notlar almış ve Sayın Sadık Doğruer’in kendisine sunduğu talep dosyası ile birlikte vedalaşarak belediyeden ayrılmıştır. Dolayısıyla Kınık’a yapılan ziyarete ilişkin ilçe belediyesine bilgi verilmediği iddiasının ciddiye alınacak bir tarafı yoktur. Tamamen gerçek dışıdır. Ayrıca Sayın Doğruer’in son derece olumlu bir havada geçen ziyaretin ardından verdiği demeç en hafif tabiriyle nezaket kuralları ile de bağdaşmamaktadır" dedi.

PAŞA GÖNLÜ ÖYLE İSTİYOR OLABİLİR...

Mustafa Özuslu, ziyaretten Doğruer'e haber verilmediği iddialarını ortaya atan AK Parti Grup Başkan Vekili Özgür Hızal'a ise şu sözlerle yüklendi: "Sayın Hızal da bilmelidir ki, Büyükşehir Belediyesi’nin hizmet alanı il mülki sınırlarının tamamını kapsamaktadır. Büyükşehir Belediye Başkanı belediye idaresinin başı ve belediye tüzel kişiliğinin yegâne temsilcisidir. Bu yetkiyi ona Türkiye Cumhuriyeti kanunları vermiştir. Hal böyle iken Sayın Ak Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal ‘Büyükşehir Belediye Başkanı bir program yapacaksa o ilçenin belediye başkanını haberdar etmesi gerekir’ diyerek abesle iştigal etmektedir. Böyle bir keyfiyeti Sayın Hızal nerden buluyor? Paşa gönlü istiyor olabilir ama Sayın Tunç Soyer’in böyle bir mecburiyeti yoktur ve bundan sonra da olmayacaktır. Başkanımız Tunç Soyer’in hangi ilçeyi ziyaret edeceği ve bu ilçede kimlerle görüşeceği tamamen kendisinin tasarrufunda olup Sayın Hızal’dan icazet alma zorunluluğu da bulunmamaktadır. Zorlamayla yeni adetler yaratmaya çalışmanın hiç gereği yoktur. Bunlar boş işlerdir."

KİŞİ KENDİNDEN BİLİR İŞİ

Hızal’ın gıda paketi ve iftar yemeklerine ilişkin “CHP acaba yardımları yandaşlarına mı yapıyor” imasına da sert tepki gösteren Özuslu, "Ayıptır, bühtandır. Dilimizde ‘kişi kendinden bilir işi’ şeklinde veciz bir söz vardır. Sayın Ak Parti sözcüsü Özgür Hızal tam da bu durumdadır. Bu iftar paketlerinin dağıtıldığı mahallelere bir zahmet gidip bakmalarını rica ediyorum. Bunu yapmıyorlarsa da Sayın Ak Partili Belediye Başkanı Sadık Doğruer’e sorsunlar, ‘acaba bu mahallelerde seçmenler hangi partiye oy veriyor’. Sayın Özgür Hızal bu sorunun yanıtını aldığında böyle bir ima yoluyla iftira attığı için utanacaktır. CHP’li belediye başkanları ayrımcılık yapmaz ve yapmayacaktır. Bizim belediye başkanlarımız başta Sayın Tunç Soyer olmak üzere tüm vatandaşlarımızın belediye başkanıdırlar. Müflis tüccar eski defterleri karıştırırmış. Sayın Hızal’ın durumu da budur" dedi.

MASKEMATİK DERSİ

Özuslu, şöyle devam etti: "Bir sene önce Başkanımız Tunç Soyer en düşük oy aldığımız Kiraz’ın Dokuzlar Mahallesi’ne giderek göreve başlamıştı. Sayın Hızal bu ziyareti kastederek ‘Sayın Soyer zaten hep böyle yapıyor’ demeye çalışmaktadır. Ne diyelim, kriz belediyeciliği uygulamaları ile Kınık’tan Kiraz’a kadar İzmir’in tüm ilçelerinde kimsesizlerin kimsesi, fakir fukaranın, garip gurebanın can yoldaşı olursan, siyaseti bu yollardan kurarak ‘bu alan bizim’ diyenlerin elinden bu hizmetleri alıp, ‘bak hizmet öyle olmaz böyle olur’ dersen, iki tane maskeyi dağıtamayanlara Maskematik projesiyle adeta ders verirsen ezberleri bozarsın. Dolayısıyla asılsız iddia ve eleştirilerin arka planında bu gerçekler yatmaktadır.”