Hayatını tarım ve hayvancılık ile kazanan Ordulu Emine Elik, atık tesisinin su kaynaklarını kirletmesine tepki göstermişti. Tesisin kaldırılması için 1300 metre yüksekteki çöp alanına yakın çadır kurup eylem yapan Emine Elik (55) için ilk etapta bölgeye 300 metre yaklaşmama cezası verilmişti. Vali Seddar Yavuz’a “vicdanın sızlamadı mı?” dedikten sonra tutuklanan Emine Elik, 24 saat kaldığı cezaevinde yaşadıklarını Radyo Sputnik'teki Akşam Postası programında Atilla Güner’e anlattı. Canlı yayında konuşan Emine Elik şunları söyledi:
“Valim bizi askerlerimizle karşı karşıya getirme. Biz sizden yol, elektrik istemiyoruz, toprak yola razıyız’’ dedim. Beni savcılığa çağırdılar, gittim ifademi verdim. Hakime hanımın karşısına çıkardılar. Oraya yaklaşmama kararını ihlal etmişim. Benim tapum var orası benim tapulu yerim dedim. “Tapun yok” dedi bana hakime hanım, var diyorum hadi git seni tutukladım diyor. Yapma nolur sen de hanımsın ben hayvancılıkla uğraşıyorum hayvanlarım öldü, benim savunma hakkım yok mu neden beni suçluyorsun dedim. Karakola imza atmaya gidiyorum zannettim adliyede buldum kendimi, sizin karşınızdayım dedim. Bana tutuklama verme dedim. Bana dikleniyorsun sen tutukladım seni dedi. Yanındaki askerlere kelepçelemelerini söyledi. Beni ağır ceza mahkumlarıyla aynı koğuşa attılar. Katiller vardı. Soruyolar bana senin ne işin var burda diye. 24 saat kaldım orada. 18 kişi aynı tuvaleti kullanıyor, sıcak su yok. Sabah 11’den sonra su kesiliyor. Kahvaltıyı ancak paran varsa alabiliyorsun. Ben suyumun mücadelesini veriyorum, benim ağır cezalık ne suçum olabilir ki? Şimdi iş makineleri girmiş bizim çadırın olduğu yere. Yerle bir etmişler. Kocam ordaydı onu da karakola götürmüşler. Ben bir daha gidemem ki oralara. Nasıl gideyim?”