11- 22 Temmuz 1995 tarihleri arasında 8 bin 372 Müslüman’ın Sırp güçler tarafından katledildiği Srebrenitsa katliamını Menemenliler unutmadı. 10 Temmuz Cuma günü Cumhuriyet Meydanı Srebrenitsa Anıtı önünde gerçekleşen anma etkinliğine, Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy, Bosna Hersek Fahri Başkonsolosu Kemal Baysak, Dünya Bosna Hersek Göçmenler Birliği Başkanı Hasan Şehoviç, İzmir Balkanlar Dernek Federasyonu Yönetim Kurulu Üyeleri, Balkan Derneği Federasyonu Genel Sekreter Yardımcısı Muzaffer Arar, Bornova Selanikliler Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Atıf Sakarya, Menemen Balkanlar Derneği Başkanı Murat Özgüvenç, Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Başkanı Turan Erdoğan, Belediye Meclis Üyeleri, muhtarlar, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
“Nerede bir acı varsa bizim yüreğimiz oralıdır”
Anma etkinliğinde konuşan Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy: “Avrupa’nın 8 bin 372 kişinin öldürülmesini bir soykırım olarak, bir katliam olarak kabul etmesi bile çok zaman aldı. Sadece katliamlarla da bitmedi yaşanan dehşet. 30 bin kadın sistematik olarak tecavüze uğradı. 18 bin insan halen kayıp. Avrupa içerisindeki Türk unsurunu, kimliğini yok etmek için yapılan bu katliamı Menemenliler olarak kınıyoruz” dedi.
Yaşanan katliam karşısında o dönemde Avrupa’nın üç maymunu oynadığını söyleyen Başkan Serdar Aksoy, “İşin ilginç tarafı, ne zaman ki Komutan Aliya İzzetbegoviç ayağa kalktı, orduyu topladı, Sırp faşizmi üzerinde bir egemenlik kurmaya kalktı, o zaman Avrupa olaylara müdahale etti. Ondan önce üç maymunu oynadılar. Yaşanan katliamı görmediler, duymadılar, konuşmadılar. Bu çok acı bir olaydır” diye konuştu.
Aksoy, “Bir insanın kalbi nerede zulüm varsa oralıdır. Adı, milleti, dini hiç fark etmez. Nerede bir acı varsa bizim yüreğimiz oralıdır. Bugün bizim yüreğimiz Boşnak’tır, bugün bizim yüreğimiz Türk’tür, Müslüman’dır. Srebrenitsa başta olmak üzere tüm şehit düşen Türk, Müslüman, Boşnak vatandaşları rahmet ve minnetle anıyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
“Soykırımların yaşanmadığı bir dünyada yaşamak dileğiyle…”
Bosna Hersek Fahri Başkonsolosu Kemal Baysak ise konuşmasında, “21. yüzyılda Avrupa’nın ortasında bir soykırım yaşandı. Sadece Müslüman ve Türk olarak anıldıkları için. 11 Temmuz 1995’te Srebrenitsa’nın güvenli bölge olarak savunmasını üstlenen Hollandalı komutan, Ratko Mladic’e Srebrenitsa’yı teslim etti. Hiç kimseye zarar verilmeyeceğinin sözünü alarak. Hollandalı askerler Srebrenitsa’dan ayrıldıktan sonra Ratko Mladic’în ilk sözü şu oldu: “Bugün Türklerden intikamımızı almış bulunuyoruz.” Boşnaklardan demiyor, Müslümanlardan demiyor. Türklerden diyor. 21. yüzyılda Avrupa’nın ortasında batı dünyası ne yazık ki orada yaşanan katliama göz yumdu. Çünkü Avrupa’nın ortasında çoğunluğu Müslüman olan bir devlet istemediler. Zannettiler ki 15 günde Bosna Hersek’i teslim alıp Boşnakları yok edebilecekler. Ama soydaşlarımız kahramanca dayanarak Bosna Hersek’i bu canilere, bu soykırımcılara teslim etmediler. İşte bu soykırımın kurbanları olan 8 bin 372 soydaşımız 6 gün içinde Srebrenitsa’da katledildi. Dünyada hiçbir yerde, hiç kimsenin bu acıları bir daha yaşamaması, yaşananları unutmaması için bu anmaları gerçekleştiriyoruz. Soykırımların yaşanmadığı bir dünyada hep birlikte yaşamak dileğiyle” dedi.
“Ne mutlu Türküm diyene”
1993 yılında savaş sırasında Bosna Hersek’ten ailecek göç ettirildiklerine, daha doğrusu canlarını kurtarmak için memleketlerini terk etmek zorunda kaldıklarına değinen Dünya Bosna Hersek Göçmenleri Birliği Başkanı Hasan Şehoviç ise konuşmasında, “1995 senesinde 11 ile 22 Temmuz arasında Srebrenitsa bölgesinde 2. Dünya savaşından sonra yaşanan en büyük katliam yaşandı. Maalesef bugüne kadar bu trajediye yön verenler, soykırıma neden olanlar hala yakalanmamış ve yargı önüne çıkarılmamıştır. Ancak bugün Menemen’de olduğu gibi dünyanın her yerinde böyle anıtlar ve buna benzer anmalar yapıyor ve bir daha dünyada hiçbir ulusun böyle bir şey yaşamaması için dileklerde bulunuyoruz. Başta sayın belediye başkanım olmak üzere Menemen halkına, bütün Türkiye halkına, kardeş halkımıza sonsuz teşekkürler. Son olarak “Ne mutlu Türküm diyene” demek istiyorum” şeklinde konuştu.
Etkinlik Srebrenitsa Anıtı’na karanfiller bırakılması ve barış güvercinleri uçurulması ile son buldu.