Koronavirüs aşısına karşı çıkan ve sosyal medyada insanların aşı yaptırmasını engellemeye çalışanlar geçen hafta TBMM’den geçen Paris İklim Anlaşması’na karşı paylaşımlar yapmaya başladı. #ParisİhanetAnlaşması başlığında toplanan kişiler aşının ve Paris İklim Anlaşması’nın benzer özellikleri olduğunu ikisinin de yurtdışındaki güçler tarafından Türkiye’ye dayatıldığını iddia ediyor.
Bilimsel verileri kabul etmeyerek pandeminin bir yalan olduğunu ve dünyayı kontrol altına almak için aşı üretildiğini savunan hesaplar aynı şekilde iklim krizinin de gerçek olmadığını savunuyor.
BİLİMSEL VERİLERİ KABUL ETMİYORLAR
Paris İklim Anlaşması’nda yer alan bilimsel verileri kabul etmeyen kişiler, şu paylaşımları yaparak her şeyin uluslararası bir komplo olduğunu iddia ediyorlar:
“Köleliğe koşuyoruz. Fabrikalarla zengin olup pisliklerinin bedelini bize ödetecekler. Aşı ile özgürlüğümüzü aldılar, şimdi sıra soframızdaki ekmeğe geldi. Paris İklim Anlaşması’na hayır!”
“Fabrikalarınız havayı kirletiyor, üretmeyin. Hayvanlarınız karbon salgılıyor, yaşatmayın. İnsanlar doğayı kirletiyor, dışarı çıkartmayın. İstikrarınız bozulsun, bize mecbur kalın diyecekler... Bu anlaşma, ülkemizi esarete mahkûm etmeye hazırlıktır.”
“Virüs var dediler, aşı ile sömürdüler. İklim krizi var diyorlar, geçim kaynaklarımızı yok ederek sömürecekler. Birileri koltuğunda rahat otursun diye ne ülkemizin sömürülmesine izin veririz. Ne de milletimizi küresel kan emicilerin kölesi yaparız.”
Ancak elbette aşı karşıtlarının iddiaları bilimsel verilerle çürütüldüğü gibi Paris İklim Anlaşması’na karşı çıkan kişilerin tezleri de bilimsel verilerle çürütülüyor. Bilim insanları dünyadaki sera gazı emisyonunun dünya yerküresinin sıcaklığını artırdığını ve bunun da küresel iklim krizine sebep olduğunu anlatırken sosyal medyada yüzlerce kişi bu bilimsel verileri paylaşıyor.