GÜNCEL POLİTİKA YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ SPOR MAGAZİN RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
11 Ekim 2019 Cuma 10:55

Konak'ta tiyatro şöleni

Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, tiyatro sanatçısı Rüçhan Gürel ve Konak Belediyesi Meclis Üyesi Ulvi Puğ tarafından ünlü yazarların öykülerinden yola çıkılarak sahneye taşınan, “Güzel Olacak” adlı oyunu, tiyatro severlerle birlikte izledi. 

Ülkemizin yetiştirdiği ve adı evrensel boyutlara ulaşan yazarların öyküleri Konak’ta sahneye taşındı. Konak Belediye Başkanı Abdül Batur da bu sırada CHP Konak ilçe Başkan Çağrı Gruşçu ve Belediye meclis üyeleri ile birlikte izleyiciler arasındaki koltuklarda yer aldı.  Aydınlık yarınlara kapı açan oyun sırasında, sanatçılar hayatı; Başkan Batur da yöneticilik anlayışını sahneledi. Göreve geldiği günden bu yana şehrimizin farklı noktalarında düzenlenen kültür-sanat etkinliklerinde yer alan, her zaman sanatçılar ve onları alkışlayanlar ile birlikte hareket edeceğinin altını çizen Başkan Batur, “Oyuna emek veren ve sahneye taşıyan tüm sanatçılarımıza, Konak halkı adına teşekkür ediyorum” dedi.   


“Güzel Olacak” adlı oyun, sahnelendiği mekânın girişinde yazan, “Işık Gelsin Diye” vurgusuna uygun olarak, Han Tiyatrosu Ünal Gürel Sahnesi’nde seyirciyle buluştu. Oyun tiyatro sanatçısı Rüçhan Gürel ve Konak Belediyesi Meclis Üyesi Ulvi Puğ tarafından sahneye taşındı. Rüçhan Gürel’in yönetmenliğini yaptığı, “Güzel Olacak”ın müzikleri Cem İdiz tarafından hazırlandı. Sahne tasarımını Onur Kaya Erk üstlendi. Oyundaki koro Engin Neşeli, Deniz Eskici, Ceren Gürel, Simge Eke, Ceren Güvenli ve Gamze Önce’den oluştu. Sahnedeki piyanoya da Özlem Tortok eşlik etti. 


EVRENSEL YAZARLARIN ÖYKÜLERİ
Oyunun metni Sabahattin Ali’nin “Devlerin Ölümü”, Reşat Nuri Güntekin’in “Stare”, Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın “Menekşe Kalfa’nın Savunması”, Refik Halit’in “Gözyaşları” ve Sadri Erten’in “Mumcu” adlı öykülerinden yola çıkılarak hazırlandı.  


DEĞİŞİMİN KAÇINILMAZ GÜCÜ İÇİN
5 değerli yazarın, 5 öyküsü seçilerek sahnelenen oyun ile toplumsal sorunlara odaklandıklarını ve böylelikle günümüze ışık tutmak istediklerini söyleyen Rüçhan Gürel, “Oyunumuzda kapana kısılmış insanımız, geçmişten bugüne eğitim sistemimizdeki karmaşa, toplumda farklı olanın karşılaştığı sorunlar, milli mücadele, kaybolan değerlerimiz, sanat ve sanatçıya olan bakışımız, değişimin kaçınılmaz gücü ve sömürü düzenini ele aldık” dedi. 
HER ŞEYİN GÜZEL OLMASI ADINA
Ulvi Puğ da, oyunun adını, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin tekrarlanan seçimleri sırasında ortaya çıkan ve ülke geneline umut veren, “Her şey Güzel Olacak” sloganından esinlenerek belirlediklerini söyledi. Puğ, “Ülkemiz için umut olan bu sloganın peşini bırakmıyoruz ve her şeyin güzel olması için çalışıyoruz. Görüyoruz ki verilen çabalar karşılığını buluyor ve güzellikler adına adımlar atılıyor. Bizler de bu sürece değerli yazarlarımızın öykülerinden yola çıkarak hazırladığımız oyunumuz ile katkıda bulunmak istedik” dedi.   

MEMLEKET İSTERİM
Rüçhan Gürel’in, Turgut Özakman’ın, “Bir tiyatro sahnesi açıldığında bir cezaevi kapanır” sözüne vurgu yapması ardından sahne alan oyunda, ilk sözü “Memleket” şiiriyle Cahit Sıtkı Tarancı aldı. "Memleket isterim/ Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun; / Kuşların çiçeklerin diyarı olsun/ Memleket isterim/ Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun; Kardeş kavgasına bir nihayet olsun/ Memleket isterim/ Ne zengin fakir, ne sen ben  farkı olsun; / Kış günü herkesin evi barkı olsun/ Memleket isterim/ Yaşamak sevmek gibi gönülden olsun; / Olursa bir şikayet ölümden olsun”. Tarancı’nın bu dizeleri koroyu oluşturan sanatçılar tarafından dillendirildiğinde, salonda büyük bir alkış yankılandı.
EN BÜYÜK ALKIŞ 
Sahnede yer alan tiyatro sanatçıları, “Her gecenin bir sabahı vardır” haykırışını yaptığında, Güzel Olacak’ı oyunlaştıran Rüçhan Gürel ve Ulvi Puğ, Mustafa Kemal Atatürk fikirlerinin yanı sıra bir de fotoğrafını sahneye taşındılar. Bu sırada tiyatro salonunu dolduran İzmirliler o sırada sahneden olan tüm değerleri dakikalarca ayakta alkışladı. 
Güzel Olacak oyunu 16 - 17 Ekim’de ve 1 ile 2 Kasım’da yine aynı sahnede perde açacak. Oyun bu temsillerin ardından, İzmir’in farklı noktalarında da tiyatro severler ile buluşacak.