Konu?mas?na “?kinci Yüzy?l?n Türkiye'sini birlikte in?a edece?iz” sözleriyle ba?layan K?l?çdaro?lu, Millet ?ttifak?'n?n belirledi?i 4 ayakl? strateji hakk?nda bilgi verdi.
“ÖYLE B?R S?STEM KURALIM K?”
Atatürk'ü her zaman siyasi ba??ms?zl?k ve ekonomik ba??ms?zl?k ilkeleri ile and???n? söyleyen K?l?çdaro?lu, “Bugüne kadar büyük s?k?nt?lar çekti?imizi biliyoruz. Zaman zaman büyük krizlerin ç?kt???n? biliyoruz. Ama öyle bir sistem, öyle bir düzen kural?m ki; kim iktidara gelirse gelsin Türkiye bir daha bu tür krizlerle kar?? kar??ya kalmas?n” ifadelerini kulland?.
“B?R?NC? AYAK GÜÇLÜ B?R DEMOKRAS?”
Bu amaçla dört ayakl? bir stratejiden söz edece?ini belirten K?l?çdaro?lu, Millet ?ttifak? olarak hedeflerini anlatt?. K?l?çdaro?lu sözlerini ?öyle sürdürdü:
''Birinci ayak güçlü bir demokrasi, güçlü bir parlamenter sistem… 6 lideri bir araya getiren temel felsefenin özünde demokrasi yat?yor. Demokrasinin geli?medi?i hiçbir ülke geli?memi?tir. Dolay?s?yla dünyaya bakt???m?zda ki?i ba??na gelirin en yüksek oldu?u ülkelerin tümünde güzel bir demokrasi anlay??? ve gelene?i vard?r.
Kuvvetler ayr?l???n? getirmek zorunday?z. Yasama, yürütme ve yarg?y? sa?l?kl? i?leyen, birbirini denetleyen güçler haline getirmek zorunday?z.
Sa?l?kl? i?leyen hiçbir demokraside denetimsiz alan yoktur. Her alan mutlaka denetlenir. TBMM' de denetlenir.
Özgür medya… Özgürlü?ün olmad??? bir yerde zaten demokrasi olmaz. Medyan?n da özgür olmas? laz?m. Bunun altyap?s?n? ko?ulsuz sa?lanmas? gerekir.
Denetimsiz bir güç demokrasilerde yoktur. Siyaset kurumunun halk?na hesap vermesi gerekiyor. ?ktidar sahipleri halka hesap veremiyorsa orada demokrasi yoktur.
Demokrasinin varl??? halktan toplanan vergilerin hesab?n?n halka verilmesidir ve devlette saydaml???n sa?lanmas?d?r.
“ULUSAL VERG? KONSEY? KURACA?IZ”
Güçlendirilmi? Parlamenter Sisteme geçerken Millet ?ttifak? olarak dedik ki; Ulusal Vergi Konseyi kuraca??z. 85 milyondan toplanan vergilerin nerelere harcand???n?, Ulusal Vergi Konseyi her y?l bir rapora ba?layacak. Resmi Gazete'de yay?nlanacak ve bütün Türkiye'de herkes bilecek. Bunun taahhüdünü yapt?k, 6 lider alt?na imza att?k.
Sa?l?kl? i?leyen demokrasilerde siyaset kurumunun lekelenmemesi, temiz kalmas? laz?m. Bu konuda da bir irade ortaya koyduk. Siyasi Etik Kanunu ç?karaca??z dedik ve 6 lider alt?na imza att?k. Siyaset ahlak zemininde yürürse pek çok sorun kendili?inden çözülmü? olacak.
Ve elbette siyaset kurumu, yani iktidar sahipleri parlamentoya bütçe getirirler. Paralar?n sa?l?kl? bir ?ekilde harcan?p harcanmad???n?n hesab?n?n verilmesi laz?m. Nereye? Ayn? zamanda parlamentoya… 6 lider bunun için oturup tart??t?k. Plan ve Bütçe Komisyonu d???nda bir de Kesin Hesap Komisyonu kuraca??z dedik. Yani bir y?l önceki bütçenin kaynaklar?n?n nerelere harcand???n?n hesab?n? verece?iz.
Ve bir ?ey daha yapt?k. Bizim tarihimizde bir ilk. Dedik ki Kesin Hesap Komisyonu ba?kan? ana muhalefet partisinden olacak. Yani iktidar sahipleri gelecek TBMM'de hesap verecek.
“?K?NC? AYAK ÜRETEN TÜRK?YE”
K?l?çdaro?lu stratejisindeki ikinci aya?? ‘Üreten Türkiye' ba?l???nda toplad?. Türkiye'nin her alanda üreten bir ülke olmas? gerekti?inin alt?n? çizen K?l?çdaro?lu; “Kaynaklar?m?z var ve çal??kan insanlar?m?z üretimden kopar?l?yor” ifadelerini kulland?. K?l?çdaro?lu stratejisinin ikinci aya??n? ?u sözlerle anlatt?:
Herkesin üretti?i güçlü bir Türkiye, d??ar?ya el avuç açmayan bir Türkiye in?a edece?iz. Üreten Türkiye; yeri geldi?inde kom?ular?na ve dünyaya yard?m yapabilecek güce ve kapasiteye sahip bir Türkiye demektir.
Neyi nas?l üretece?imizi çok iyi bilmek zorunday?z. 21. yüzy?l ekonomisi tar?m-sanayi ekonomisi de?il bilgi ekonomisidir. Hangi ülke bilgi üretirse o ülke h?zla büyür ve kalk?n?r. Bilgiyi üniversitelerde üretece?iz. O nedenle bizim iktidar?m?zda üniversitelerde her türlü dü?ünce özgürce kar??lanacak.
Hiç kimse farkl? dü?ündü diye üniversiteden at?lmayacak. Üniversiteler birer bilgi yuvas? olacak. Üniversitelerin üretti?i bilgiler sanayici taraf?ndan elle tutulur metaya dönü?türülecek.
“MIT Z?YARET?M ELE?T?R?LD? AMA…”
Benim MIT'ye gidi?im pek çok kesim taraf?ndan ele?tirildi. Biz ABD'nin ve dünyan?n en önemli teknoloji üreten üniversitelerinden biri olan MIT'de çal??an, Türkiye üniversitelerinden mezun olmu? ve oraya gidip çal??an hocalar? kendi ülkemize getirmek zorunday?z. Burada çal???p üretmeliler. Burada bütün yarat?c? güçlerini ortaya koymal?lar.
Yani biz katma de?eri yüksek ürün üretmek zorunday?z. Katma de?eri yüksek ürün üretmeyen Türkiye kalk?namaz, söz sahibi olamaz.
“Ç?P ÜRETMEL?Y?Z”
Bilgi ekonomisine sahip olan ülkeler üretiyor, biz onlar?n pazar?y?z. Aç?k ve net söylüyorum, Millet ?ttifak? iktidar?nda biz ba?kalar?n?n pazar? de?il üreten ve dünyaya mal ihraç eden bir ülke olaca??z. ?ddiam?z güçlü ve kuvvetli. 20. yüzy?l petrol yüzy?l?yd? ve petrol sava?lar? vard?. 21'nci yüzy?l çip sava?lar?d?r. Çipi kim üretecek? Çipin nerede üretilece?ine biz karar verece?iz. Yani bilgi üretenler karar verir. 21. Yüzy?l?n Türkiye'sinin temel hedefi bilim, sanayi ve teknolojide çip üreten bir ülke olmak. Hedefi yüksek koyaca??z ve o hedefi mutlaka yakala?aca??z.
“ÜÇÜNCÜ AYAK: GÜÇLÜ SOSYAL DEVLET”
Stratejisinin üçüncü aya??n? güçlü bir sosyal devlet olarak tan?mlayan K?l?çdaro?lu, iktidarlar?nda çocuklar?n yata?a aç gitmeyece?ini ifade etti.
K?l?çdaro?lu; “Güçlü bir sosyal devlet kuramazsak, istedi?iniz kadar üretin ama hakça bölü?mezseniz, toplumun bir kesimi yoksul bir kesimi vars?l olursa orada huzur olmaz. Orada bereket de olmaz. Huzurun olmas? yarat?lan kayna??n hakça bölü?ülmesine ba?l?d?r. Yani hiçbir çocu?un yata?a aç girmedi?i güzel bir Türkiye'yi demokrasi ile yeniden in?a edebiliriz. Bugün Türkiye'de sosyal devlet büyük yara alm?? durumdad?r. Özellikle son 5-6 y?lda alt gelir gruplar?ndan bir avuç üst gelir grubuna milyarlarca dolarl?k kaynak aktar?l?yor. Tabanda bir yoksulla?ma süreci ba?lad?” diye konu?tu.
“DÖRDÜNCÜ AYAK: SÜRDÜRÜLEB?L?RL?K”
K?l?çdaro?lu liyakat ve e?itim ele?tirileri getirdi?i sürdürülebilirlik konusunda ise ?u ifadeleri kulland?:
''Gayet güzel demokrasiyi getirdiniz. Ürettiniz, sosyal devleti in?a ettiniz ama durdu?unuz andan itibaren geriye gidersiniz. Sürdürülebilirli?in kilit anahtar? devlette liyakattir. Yani birikimli insanlar?n devlet yönetiminde olmas?d?r. Yani birikimli, üreten insanlar?n üniversitelerde olmas?d?r. De?i?ime ayak m? uyduraca??z, öncülük mü yapaca??z? Bunun karar?n? vermek zorunday?z. Biz de?i?ime ayak uydurmak istemiyoruz. Onlar yapt? biz de yapal?m. Hay?r! Biz yapal?m onlar bizi izlesin. * Devletin kurumlar? vard?r, o kurumlar?n da kendi kültürü vard?r. Tarihsel süreç içinde o kültür s?cak siyasetin müdahale edemeyece?i kadar güçlü bir hal al?r.
Merkez Bankas? böyledir, bakanl?klar böyledir. Bu kültürlere s?cak siyaset müdahale etmez. Sürdürülebilirli?in temel anahtarlar?ndan biri de e?itimdir. E?itimin yenili?e aç?k olmas? laz?md?r. E?itimin merak duygusunu büyütmesi gerekir. Merak duygusunu büyütüyorsan?z ve çocuk ya?am? sorgulayabiliyorsa o zaman Türkiye h?zla büyümenin ve sürdürülebilirli?in önünü açm?? olur. Biz e?itim sisteminde de köklü de?i?iklikler yapaca??z. Çocuklar?m?z neyi merak ediyorlarsa ara?t?rabilecekleri alanlar olacak. Onlar? suçlamadan onlar? cezaland?rmadan, neden soru soruyorsun demeden ne kadar çok nitelikli soru sorabilirlerse e?itimin de o kadar de?erli oldu?unu görece?iz. Bu sürdürülebilirli?in liyakatle beraber temel anahtarlar?ndan birisidir.''