SONKALEİZMİR-Pandemi öncesinde düğün ve nişan yapacakların uğrak yeri olan Kemeraltı Kuyumcular Çarşısı şimdilerde sessizliğe büründü. Günlerce siftah yapamayan, kredisini ve kirasını ödeyemeyen esnaf, yeterli devlet desteği alamamaktan yakındı. Bazıları ise çareyi dükkanını satışa çıkarmakta buldu.
(İzmir Kuyumcular Odası Başkanı Turgay Baransel)
"ALYANSINI BOZDURUP EKMEK PARASI YAPANLAR VAR"
SONKALE'ye konuşan İzmir Kuyumcular Odası Başkanı Turgay Baransel ve Kemeraltı Kuyumcular Çarşısı esnafı hükümetten destek istedi.
Pandemi öncesi sadece İzmir'den değil Ege'nin birçok noktasından kuyumcular çarşısına gelenlerin olduğunu belirten Baransel, "Şimdi kimse uğramaz oldu. Kiralar 15-20 bin TL civarında. Mal sahipleri indirim yapmıyor. Doların yükselmesi insanların alım gücünü düşürdü. Alyansını bozup ekmek parası yapan kişiler geliyor. Vatandaşın hali böyle olunca kuyumcu esnafı da çöktü" dedi.
"SORUNLARA ÇÖZÜM BULUNMALI"
Esnafın mağdur olduğunu ve çözüm üretilmesi gerektiğini vurgulayan Turgay Baransel şunları söyledi:
"Eskiden burada hava parası için 10 kilo altın fiyatı istenirdi. Şimdi 4-5 kilo altın fiyatına dükkanı mülküyle alabilirsiniz. Esnaf dükkanını satışa çıkarıyor. Bankalardan geçmişte altın kredisi kullanan arkadaşlar çok zor duruma düştü. 90 bin liralık kilo altın kredisi alan esnaf yükselen fiyatlar ve faizler nedeniyle 450 bin TL borçlu hale geldi. Dolayısıyla bu parayı şimdi ödeyemiyor. Bankalar da sıkıştırıyor. Devletin kuyumcu esnafının sorunlarına da çözüm bulması gerekiyor."
"ESNAF ALTIN KREDİSİ KISKACINDA"
40 yıldır Kemeraltı Kuyumcular Çarşı'sında olduğunu söyleyen esnaf Ali Şenol, "2011 yılında altın kredisi aldık. Altın fiyatının devamlı yükselmesi, faiz oranlarıyla birlikte bizi çok zor duruma soktu. Pandemi ile de işlerimiz çok düştü. 4-5 gün siftah yapmadan kapattığımız oluyor. Mesleği bırakmak zorunda kalıyorum. Dükkanımı satışa çıkardım. Borçlarımı ödeyemiyorum. Esnafın çoğu da bu altın kredisinin kıskacında" diye konuştu.
HERKES KAN AĞLIYOR
Kira ve eleman giderlerinin yüksek olduğunu dile getiren bir diğer esnaf Cemal Gülçek, "24 senedir kuyumculuk yapıyorum. Pandemiden çok kötü etkilendik. İnsanlar artık çarşıya gelmiyor. Siftahsız uzun süre dükkan açıp kapattık. Esnafın durumu genel olarak çok kötü. Herkes kan ağlıyor. Bizim sektör lüks tüketime giriyor. Altın ve pırlanta satıyoruz. Dolayısıyla da insanlar bu ihtiyacını öteliyor" dedi.
"İNSANLAR KARNINI MI DOYURSUN, TAKIYI MI DÜŞÜNSÜN"
40 yıldır çarşıda esnaflık yaptığını belirten Fadıl Yanya ise şöyle konuştu:
"Eskiden buralar Cennet mahallesi gibiydi. Ege bölgesinin her köşesinden gelenler olurdu. Alışverişlerini yapıp dönerlerdi. Bugünkü şartlarda oralardan gelenleri bırakın İzmir'den de gelen yok. 5 kişiyle yapılan düğünler için iki alyans bir bilezik satışı belki oluyor. Eskiden 5 burma bilezikler, zincirler, reşat altınlar alınırdı. Bunların hepsi hayal oldu. İnsanlar zor şartlar altında yaşıyor. İnsanlar karnını mı doyuracak, yoksa takıyı mı düşünecek. Karnını doyurmak öncelikli olduğu için biz de darbe yedik"