Abdullah ÇELEBİ/SONKALEİZMİR (ÖZEL)-İzmir Tabip Odası Başkanı Opr. Dr. Lütfi Çamlı, pandemiyle mücadelede sağlıkçıların tükenme noktasına geldiğini belirterek uyarılarda bulundu. SONKALEİZMİR'e konuşan Çamlı, sağlıkçıların 11 Mart'ta Türkiye'de görülmeye başlayan salgına karşı yaklaşık 6 aydır büyük bir mücadele sergilediğini belirterek, "Bu savaşın en önündekiler onlar. Özellikle ilk dönemlerde koruyucu ekipman yetersizliğine rağmen büyük mücadele verdiler. Sürecin uzaması, vakaların istenen seviyelere düşmemesi bedenen ve psikolojik olarak sağlıkçıları tükenme noktasına getirdi. Zor ve stresli çalışma koşullarındalar. Bir yandan hastalarla ilgilenirken, kendilerini ve ailelerini de korumak zorundalar. Ekonomik olarak da emeklerinin karşılığını alamadılar. Hatta bu süreçte sağlıkta şiddet olayları bile arttı. Artık sağlıkçılarımızı dinlendirmemiz gerekiyor, yoksa bu savaşı kaybedersiniz" dedi.
İZMİR'DE DURUM KÖTÜ
İzmir'de de salgının kontrol altına alınamadığını ve vakaların yükseldiğini dile getiren Çamlı, "Vali Yavuz Selim Köşger de İzmir'deki durumu bir ay öncesine göre kötü olarak açıkladı ve uyarıda bulundu. Mart ayında görülmeye başlayan, Nisan'da 5 binli sayılara ulaşan vaka sayıları yatay bir seyire ulaşsa da yine artış grafiği var. Haziran ayındaki normalleşme ile birlikte yaşanan gevşeme kötü sonuçları beraberinde getiriyor. Kurban bayramı öncesi başlayan hafta ile ciddi vaka artışı başladı. Bu artışı 'Maske kullanmıyor, sosyal mesafeye ve hijyene dikkat etmiyorlar' diyerek vatandaşa yüklemek doğru değil. Pandemiyi yöneten irade var. Demek ki bazı şeyler yanlış gidiyor" yorumunu yaptı.
"YAYGIN TEST YAPILMALI"
Pandemiye karşı ek tedbirlerin hayata geçirilmesi gerektiğini dile getiren Başkan Lütfi Çamlı, "Pandemiyle mücadeledeki en önemli şey Covid-19 pozitif hastalarının erken dönemde saptanıp, izole edilmesi. Yaygın test yapılması gerekir. Bu vakaların büyük çoğunluğu belirti göstermiyor. Bunlar bulaştırıcılığı olan kişiler. Saptanması büyük önem arz ediyor. Bunun için de yaygın test yapılması gerekiyor. Risk grubunda olan sağlıkçılar, otobüs şoförleri, gişe bilet satışı yapan kişiler vegarsonların sürekli olarak taranması gerekiyor. Bu işleri yürüten kişilerin bulaştırıcılığının yüksek olduğunu bilmek lazım. Günde 50-60 bin test kime yapılıyor?Kalabalıklaşmaların önüne geçilmesi gerekiyor. Giderek artan vaka sayısına rağmen halı sahalar açıldı. Ekonomik durumlar göz önüne alınmalı ama böyle olmamalı" diye konuştu.
"OKULLAR ERKEN AÇILMAMALI"
Okulların 21 Eylül'de açılmasının öngörüldüğünü hatırlatan Çamlı, "Salgın başlangıcında okulların hızlı kapatılması belki de en iyi hamlelerden biriydi. Tabi ki eğitim önemli. Ancak okulları açabilecek düzeyde salgını kontrol altına almış değiliz. Açılış tarihi 21 Eylül'e ertelendi. O tarihte ne bekleniyor? Vaka sayısının 100'lere 200'lere ineceği gibi bir hedef var mı? Bunla ilgili bir hedef yok. Bunun için gerekli altyapı veya hazırlık var mı? Fiziki mesafeyi ayarlayabilmek için sınıfları 3'e bölmeniz lazım. Bunun için gerekli derslik var mı, öğretmen var mı? Salgında ciddi kontrol sağlandıktan sonra eğitim açılabilir. Giderek artış olduğu süreçte bu konu için bir aylık ertelemenin neye göre verildiğini anlamadım" dedi.
"ŞEFFAF YÖNETİM YOK"
Pandemiyle mücadele döneminde şeffaflığın önemine vurgu yapan Çamlı sözlerini şöyle tamamladı: "Açıklanan sayılarla sahada gördüğümüz arasında ciddi farklar var. Pandemi yönetiminin olmazsa olması şeffaflıktır. Kaç test yapıldığına dair İzmir bazında biz bu bilgilere sahip değiliz. Kaç vaka var, hangi bölgelerde yoğun. Bu bilgiler paylaşılmıyor. Bunlar açıklansa gereksiz paniğin önüne de geçilir. İzmir özelinde vaka sayısı, test, hastaneye yatan, yoğun bakım yatan sayısı bilinmeli. Ona göre ek tedbirlerin alınması doğru olacaktır. Sayın valimizin bir ayda işlerin kötüye gidiyor demesini uyarmak açısından önemli buldum. Paniğe falan itmedi. Dikkat etmeliyiz. Bunlar kamuoyuyla daha şeffaf paylaşılmalı. Bu bilgiler ek tedbirlerin alınmasına da ışık tutacaktır."