Mahkeme heyeti, 'İzmir Kuş Cenneti' olarak bilinen ve özellikle flamingoların yaşadığı önemli sulak bölge konumundaki Gediz Deltası'nın 14 Ramsar Alanı'ndan biri olduğuna dikkat çekti. Bu tür ekosistemlerin daraltılmasının, kuşlar üzerinde beslenme, yuva yapma, yumurtlama ve yavru bakımı gibi aktiviteler açısından streslere neden olacağını belirten heyet, statü değişikliği kararının iptaline hükmetti.
Ulusal Sulak Alan Komisyonu'nca korunması gereken alanlardan Gediz Nehri Sulak Alanı'nın statüsü, 'kontrollü kullanım bölgesi' olarak değiştirildi. Türkiye'deki uluslararası öneme sahip 14 Ramsar Alanı'ndan biri olan ve doğal sit alanı olarak korunan bölgeler arasında yer alan Gediz Deltası çevresinin yapılaşmaya açılacağını öne süren İzmir Doğa Derneği üyeleri ile Ali Rıza Avcan ve avukat Cem Altıparmak, İzmir 3’üncü İdare Mahkemesi'nde kararın iptali için dava açtı. Tarım ve Orman Bakanlığı'na karşı açılan davada alanın statüsünün 'kontrollü kullanım bölgesi' olarak değiştirmesi kararı iptal edildi. Mahkeme heyeti, flamingolar başta olmak üzere çok sayıda kuş ve canlı türünün yaşam alanı olan Gediz Deltası'nın tamamının 'kuş cenneti' statüsünü karşıladığını ve koruma çalışmaları dışında yapılacak herhangi bir faaliyetin, kuşlar üzerinde kesinlikle negatif etki oluşturacağını belirledi. Bu tür ekosistemlerin daraltılmasının, kuşlar üzerinde beslenme, yuva yapma, yumurtlama ve yavru bakımı gibi aktiviteleri bakımından stresler oluşturacağı belirtildi. Dava konusu düzenlemenin, Gediz Deltası faunası üzerine olumsuz etkiler oluşturacağının vurgulandığı kararda, bölgenin koruma statüsünün değişmesi ile yapılacak müdahalelerle güney Gediz habitatın tamamen ortadan kalkmasının ve burayı kullanan canlıların zarar görmesinin kaçınılmaz olduğu da kaydedildi.
AKDENİZ FOKU YAŞAM ALANI
İzmir 3’üncü İdare Mahkemesi'nce Gediz Deltası'nın hayvanlar için eşsiz yaşam ortamı olduğuna dikkat çekilerek, bölgenin ayrıca Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) kriterlerine göre 'EN' (tehlikede) kategorisindeki Akdeniz fokunun yaşam alanlarından olduğu belirtildi. Bu sucul ekosistemin daraltılması durumunda, zamanla doğal özelliğinin ve dolayısıyla faunistik yapısının bozulmasına yol açılacağı yönünde bulgular elde edildiği kaydedildi. Kararda USAK'ın kararının telafi edilemez etkilere neden olabileceğinin de altı çizildi.
'BÖYLE KARAR BİR DAHA GÜNDEME GELMESİN'
Mahkemenin kararının ardından davacılar tarafından Kültürpark'ta bulunan İzmir Sanat'ta basın toplantısı düzenlendi. Doğa Derneği Koordinatörü Itri Levent Erkol, mahkeme kararını 'örnek bir karar' olarak niteledi. Erkol, "İzmir 3'üncü İdare Mahkemesi'nin bu örnek kararı ile Gediz Deltası bir kez daha başarıyla savunulmuştur. Gediz Deltası, ulusal ve uluslararası mevzuatlarla korunuyor olmasına karşın, Sulak Alan Koruma Bölgeleri kararı gibi yanlış ve Delta'nın bütünlüğünü tehlike altına sokacak olan kararların tehdidi altına girmektedir. Gediz Deltası, yüzlerce kuş ve canlı türünün yaşam alanı olmasının yanı sıra UNESCO’nun 4 Dünya Doğa Mirası kriterinin tümünü sağlamaktadır. Bu yüzden mahkeme tarafından alınan karar, yalnızca deltayı korumakla kalmamış, dünya doğa koruma içtihadı açısından da örnek teşkil etmiştir. Dileğimiz, İzmir'in Gediz Deltası'nın UNESCO Dünya Mirası ilan edilmesi ve içinde yaşayan canlıları tehdit eden Sulak Alan Koruma Bölgesi kararı gibi kararların bir daha gündeme gelmemesidir" dedi.
Davacı Ali Rıza Avcan da Gediz Deltası'nın korunarak ,gelecek nesillere aktarılmasının görev olduğunu söyledi. Ulusal Sulak Alan Komisyonu'nun 'Sulak Alan Koruma Bölgeleri' kararına karşı dava açanlardan avukat Cem Altıparmak ise şunları söyledi:
"İzmir İdare Mahkemesi tarafından verilen bu karar tüm sulak alanlar için örnek niteliğinde. Umuyoruz ki bundan sonra sulak alanların bütünlüğünü bozacak bu gibi kararlar tekrarlanmaz."
Doğa Derneği, 'İzmir'in Kuş Cenneti' olarak bilinen ve özellikle flamingoların yaşadığı önemli sulak bölge konumundaki Gediz Deltası'nın, 'UNESCO Dünya Doğa Mirası' olarak kabul edilmesi için başvuruda bulunmuştu.