İzmir 18. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın duruşmasında, tutuklu sanık Delil Hıso ile taraf avukatları ve tercüman hazır bulundu.Sanık Hıso, Suriye'de verdiği ifadeyi kabul etmediğini, 2 yıldır tutuklu olduğunu belirterek hakkında suçlamaları kabul etmediğini, beraatini talep ettiğini söyledi.
Sanık avukatı, müvekkilin ilk savunmasını işkence altında verdiğini savunarak, "Alınan ara kararlar yerine getirilmemektedir. Mahkemenin tarafsızlığına gölge düştüğünü düşünüyoruz. Heyetin her bir üyesi için reddi hakim talebinde bulunuyoruz." dedi.
Fethi Sekin'in ailesinin avukatı ise "Bu davanın yaşanan olayın oluş şekli ve sonuçları dikkate alındığında ne kadar elim ve vahim bir olay olduğu ortadadır. Suçtan kurtulmaya yönelik savunmalara katılmıyoruz. Üst hadden cezalandırma talep ediyoruz." dedi. Mahkeme heyeti, reddi hakim talebini itiraz yolu açık olmak üzere reddetti ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
Davanın geçmişi
İzmir Adliyesi C Blok girişinde 5 Ocak 2017'de bombalı araç ve uzun namlulu silahlarla düzenlenen saldırıda 2 örgüt mensubu etkisiz hale getirilmiş, teröristlerle çatışmaya giren trafik polisi Fethi Sekin ile adliye çalışanı Musa Can şehit olmuş, 19 kişi yaralanmıştı.
Olayda kullanılan otomobilleri temin eden ve 1 Ocak 2017'de Hakkari Esendere Sınır Kapısı'ndan yurt dışına çıktığı tespit edilen Abdulkahar Karasaç ile irtibatı olduğu iddia edilen İsa Zorlu yakalanmış, hakkında dava açılan Zorlu, ilk duruşmada tahliye edilmişti.
Henüz yakalanamayan Karasaç hakkında kırmızı bülten çıkarılmıştı.
Saldırıda kullanılan mühimmatları, saldırıdan 6 ay önce Mardin'den İzmir'e taşıdığı ve teröristlere teslim ettiği öne sürülen Delil Hıso da Suriye'de yakalanarak Türkiye'ye getirilmişti.
Hıso hakkında hazırlanan iddianamede, "Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak" ve "kamu görevlisini kasten öldürmek" suçlarından 3 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenmişti. Sanık için 19 kez "kasten yaralama" ve 24 kez "patlayıcı madde kullanarak mala zarar verme" ve 1 kez de "kamu malına zarar vermek" suçlarından da cezalandırılması talep edilmişti.