GÜNCEL POLİTİKA YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ SPOR MAGAZİN RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
18 Temmuz 2019 Perşembe 11:35

Gaziemir'de nükleer tepkisi

Gaziemir Belediyesi ile Nükleer Karşıtı Platform birlikteliğinde, radyoaktif atıkların yer aldığı kurşun fabrikası hakkında meclis üyeleri, muhtarlar ve STK temsilcilerine bilgi verildi. Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda, “Her platformda bu konuyu dile getirerek, kamuoyu yaratarak bu sorunu çözmeliyiz” dedi.

Türkiye’nin ilk nükleer çöplüğü olarak kabul edilen ve ‘İzmir’in Çernobil’i olarak adlandırılan Gaziemir’deki eski kurşun fabrikasının bahçesinde nükleer atık tespit edildiği 2007 yılından bugüne yaşanan süreç hakkında, Gaziemir Belediyesi ile Nükleer Karşıtı Platform İzmir Bileşenleri ile toplantı düzenlendi. Belediye meclis üyeleri, muhtarlar ve STK temsilcilerini bilgilendirmek amacıyla düzenlenen toplantıda Prof. Dr. Ali Osman Akbaba, Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Helil İnay Kınay, Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şube Sekreteri Mustafa Serdar Çınarlı 12 yıllık süre zarfında yaşananları ve nükleer atıkların çevre, insan sağlığı üzerindeki etkilerini anlattı. 70 dönümlük fabrika alanında Türkiye’de bulunmayan Europium 152 maddesinin tespit edildiğinin ve doğal radyasyonun 219 katı radyasyon ölçüldüğünün altını çizen uzmanlar konunun tespit edilmesinden bu yana geçen 12 yıllık süreçte çözüm üretilmediğini dile getirdi.

‘Tüm İzmir harekete geçmeli’
İnsanların çevreyi hızla kirlettiğini, doğanın dengesini bozduğunu dile getiren Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda, çevre sorunlarının önüne geçmek için toplumun birlikte hareket etmesi gerektiğini söyledi. Başkan Arda “Köylerde kadınlar, çocuklar, gençler, yaşlılar taş ocaklarına karşı mücadele ederken biz şehrin göbeğindeki, tüm İzmir’i ilgilendiren bu kadar hassas bir konuya duyarsız kalıyoruz. Halkı tehlikenin boyutu hakkında bilgilendirmemiz, bu konuyu her platformda dile getirip çözüme kavuşturmamız lazım. Kamuoyu yaratmak için meclis üyelerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız, muhtarlarımızla birlikte sesimizi yükseltmemiz gerekiyor. Hep birlikte el ele, daha bilinçli daha yüksek sesle bu sorunu dile getirmeliyiz. Tüm İzmir’i bilgilendirip harekete geçirmeliyiz” diye konuştu.