GÜNCEL POLİTİKA YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ SPOR MAGAZİN RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
17 Ağustos 2021 Salı 13:51

Fatih Altaylı'dan Abdulkadir Selvi'ye kurşun gibi sözler!

Habertürk yazarı Fatih Altaylı, Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi'yi eleştirirken "Adından başka bir yerinde bir Selvi’lik yok, boyu hayli kısa ama gerçekten boyundan büyük bir yalakalık potansiyeline sahip. Kendi yalakalığında boğulsa hiçbir şey demeyeceğim ama son olarak haddini aşıp, zaten küçük olan boyundan büyük laflar etmeye başladı" dedi.

Habertürk gazetesi yazarı Fatih Altaylı, Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi'nin "Amaç belli. 'Erdoğan, Türkiye’yi yönetemiyor' algısı oluşturmak. O yüzden depremden yangına, sel felaketinden yabancı düşmanlığına kadar her şey kullanılmaya çalışılıyor" şeklindeki ifadesine ağır eleştiriler yöneltti.

'Yolunuzu bulmayın, yolu gösterin' başlığıyla yayımlanan yazısına "Dünya’da RSF yani 'Sınır Tanımayan Gazeteciler' adında bir örgüt var. Türkiye’de ise 'Yalakalıkta Sınır Tanımayan Gazeteciler' diye bir grup. Örgüt haline gelemiyorlar çünkü kendi içlerinde bir çekişme var. 'En yalaka benim' çekişmesi" diye başlayan Altaylı, 'prensip olarak bunlara bulaşmadığını' söyledi.

Altaylı, şöyle devam etti:

"Kimi nasıl destekleyecekleri kendi bilecekleri iş, beni ilgilendirmiyor. Ama insan bazen dayanamıyor. Son dönemde bu gazeteci grubunun sınıf başkanlığı için ciddi uğraş veren biri var. Selvi boylu al yazmalı biri.

'Adından başka bir yerinde bir Selvi’lik yok'

Gerçi adından başka bir yerinde bir Selvi’lik yok, boyu hayli kısa ama gerçekten boyundan büyük bir yalakalık potansiyeline sahip. Kendi yalakalığında boğulsa hiçbir şey demeyeceğim ama son olarak haddini aşıp, zaten küçük olan boyundan büyük laflar etmeye başladı.

Göç ve diğer meseleleri gündeme taşımamızın nedeni 'Erdoğan Türkiye’yi yönetemiyor algısı oluşturmak'mış. Bak Selvi. Gazetecilerin eleştirileri senin kafan dışında hiçbir yerde böyle bir algı oluşturmaz.

Gazeteci eleştirir, yanlışa işaret eder. Bazen haklı olarak, bazen hatalı bir biçimde. Bu da bir yöneticiyi asla zayıf göstermez. Tam aksine yöneticileri zayıf gösterenler karşısına oturduğunuz lidere elinize tutuşturulan kağıttan soru sorarak, o liderin önceden hazırlanmamış sorulara yanıt veremeyeceği hissini oluşturanlar.

Liderin vermesi gereken cevabı soruyu sorarken baştan vererek liderin yanıt vermesine gerek bırakmayanlar. Liderin karşısında ezilip büzülerek liderin yalakalardan hoşlandığı izlenimini uyandıranlardır. Yani sen ve senin gibilerdir.

'Kişilikli bir duruş sergileyip, bazı önerilerde bulunabilirsiniz'
Emin ol ki, güçlü liderler aslında kendileri ile çatır çatır tartışanlara saygı duyar. Sizin gibilere değil. Sana ve senin gibilere tavsiyem iktidarlara muhalif olmanız değil elbette ama kişilikli bir duruş sergileyip, bazı önerilerde bulunabilirsiniz.

Bakın bizim önerilerimiz ciddiye alınıyor mesela Afganistan’a evlatlarımızın yollanılmasından vazgeçilebiliyor ya da ne bileyim aşıdaki yanlış uygulamalardan dönülebiliyor. Sizin de keşke iktidar tarafından ciddiye alınacak önerileriniz olsa. Çünkü hiçbir iktidar yalakalık ile doğru yolu bulamıyor. Bulsa bulsa yalakalar yolunu buluyor."