Mustafa AKBAŞ/SONKALE (Özel)- Yeni parti çalışmaları yürüten 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ve eski Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'a yönelik "siyasi mevtalar.. yargılanmaları büyük zaruret arz etmekte" çıkışı ile gündeme oturan emekli diplomat/konsolos Vahit Özdemir, yine çok konuşulacak açıklamalar yaptı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yakın bir isim olan uluslararası ilişkiler uzmanı Özdemir, dün hakkında FETÖ'ye yardımdan suç duyurusunda bulunulan Ali Babacan'ın adını bu kez hiç anmadı. Ancak 2011 ve 2014 yıllarına ilişkin çok ilginç anekdotları aktardı.
BAŞBAKANLIK İÇİN HAREKETE GEÇ MESAJI
Özdemir, 2011 yılında Melburn Konsolosu iken dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'na bakanlık için e-mail sisteminden şu mesajı attığını söyledi:
"2014 yılında yapılacak olan seçimde aziz milletimiz Sayın Başbakanımızı ilk turda Cumhurbaşkanlığıyla taçlandıracaktır. Boşalacak olan AK Parti Genel Başkanlığı'yla Başbakanlığa sizin atanmanız kuvvetle muhtemeldir. Başbakanlık görevini belki rahatlıkla yürütebilirsiniz ancak AK Parti Genel Başkanlığı'nda zorlanabilirsiniz. Bunun için AK Parti'nin il ve ilçe teşkilatlarını ziyaret ederek kendinizi teşkilata sevdirmenizi ve kabul ettirmenizi maiyetinizde görev yapan bir konsolos olarak ve haddim olmayarak yüksek müsaadenizle telkin ve tavsiye ediyorum."
SEN MÜNECCİM MİSİN, ARKANDA KİM VAR?
Vahit Özdemir, bu mesajın ardından yaşananları ise şöyle anlattı:
"Benim telkin ve tavsiye mesajlarımdan sonra Davutoğlu Kars, Van ve Trabzon gibi illeri ziyaret etmeye başladı. 2014 yılında Başbakanlığa atanan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu için bir veda töreni hazırlandı. Davutoğlu'nu veda töreninde en son ben tebrik ettim. Davutoğlu boynuma sarıldı ve (Vahit bey sen müneccim misin? 2001 yılında henüz AK Parti kurulmadan önce Tayyip beyin Başbakan ve Cumhurbaşkanı olacağını, 2011 yılında ise benim AK Parti Genel Başbakanı ve Başbakan olacağımı müjdeledin. Senin arkanda kim var?) diye sordu. Cevaben (Sayın Başbakan'ım benim arkamda Cenab-ı Allah ve aziz milletimiz var)dedim."
PARTİ ÇADIR KURMAYA BENZEMEZ, 100 MİLYON DOLAR LAZIM
Davutoğlu'na yönelik geçmişteki bu telkin ve tavsiyeleri için pişman olduğunu vurgulayan Özdemir, "Ama şimdi hayallerimi yıkan, Reis'e ihanet eden, Türkiye'yi Suriye ve Mısır bataklığına sokan eski Başbakan Davutoğlu'dan müştekiyim. Verdiğim telkin ve tavsiyelerimi helal etmiyorum. AK Partiyi parçalama niyeti kursağında kalacaktır. Davutoğlu yörük inadından vazgeçerek Reis'e biat etmelidir. Parti kurmak çadır kurmaya benzemez. Yeni bir siyasi parti kurmak için en az 100 milyon dolara ihtiyaç vardır. Esasen Türkiye'de şu anda merkez ve sağ cenahta yeni bir siyasi partiye ihtiyaç da yoktur. Davutoğlu Dışişleri Bakanı ve Başbakan olarak Türkiye'ye verdiği maddi ve manevi zararların hesabını aziz milletimize vermelidir" diye konuştu.
AKILLI SÖYLEYEMEDİĞİ LAFI DELİYE SÖYLETİR
Vahit Özdemir, Davutoğlu'nun sınav sistemini değiştirerek Dışişleri Bakanlığı'nı FETÖ'nün karargahı haline getirdiğini, Edoğan'dan izin almaksızın Pensilvanya'ya giderek de Fetullah Gülen'in elini öpüp saygılarını sunduğunu öne sürdü.
"Anadolu'da bir söz vardır; akıllı söyleyemediği lafı deliye söyletir, diye. Davutoğlu'nu maiyetinde görev yapmış bir diplomat olarak uyarıyorum; her kuşun eti yenmez" ifadelerini kullanan Özdemir, Başbakanlık'taki istifa kriziyle ilgili de çarpıcı değerlendirmeler yaptı.
DANIŞMANINI BAKAN YAPMAYA KALKTI, FIRÇAYI YEDİ
Özdemir, "Eğer Davutoğlu'nda siyasi ve medeni bir cesaret olsaydı hemen istifa etmez ve Cumhurbaşkanı'nın kendisini azletmesini beklerdi. Başbakan'ın kırmızı plakalı makam aracıyla gittiği Cumhurbaşkanlığı'ndan taksiyle ayrılmazdı. Davutoğlu ayrıca Ali Sarıkaya gibi bir danışmanını Kültür ve Turizm Bakanı olarak Bakanlar Kurulu listesine yazmış ve Reis'ten güzel bir fırça yemiştir" dedi.
Davutoğlu'nun çok konuşulan Elazığ ziyareti ile ilgili de konuşan Vahit Özdemir, "Davutoğlu'nu Elazığ'a bir STK kuruluşu değil, yerel bir gazeteci davet etmiştir. Elazığ'ın Gakkoşları konuksever insan oldukları için yemeğe icabet etmişlerdir. Davutoğlu eski bir Başbakan olduğu için kendisini Elazığ Emniyet Müdürlüğü'nde yüzlerce polis korumuştur. Davutoğlu'nun Elazığ konuşması son derece sığ ve serttir. Yeni bir şey söylememiştir. Bilinenleri tekrarlamıştır" ifadelerini kullandı.
BM VEYA NATO'DA İŞ AYARLANABİLİR
Emekli konsolos Özdemir, Gül için ise şunları söyledi:
"Abdullah Gül'ü 1994 yılından beri tanırım. Kendisinden rica ediyorum, şer güçlerin değirmenine su taşımayın. Bir bölen değil bir bilen olun lütfen. Eğer 70 yaşında olmanıza rağmen aziz milletimize hizmet etmek istiyorsanız gidiniz profesör doktorluk sınavına giriniz ve saygın bir üniversitede öğretim üyeliği yapınız. Eğer çok meraklıysanız Sayın Cumhurbaşkanımız size BM Genel Sekreter Yardımcılığı veya NATO Genel Sekreter Başyardımcılığı makamını bile ayarlayabilir. Görmediğiniz hangi mevkii ve makam kaldı?Türkiye padişahlıkla yönetilmediğine göre padişah olma şansınız da yok. Bütün bu mevkii ve makamlara önce yüce rabbim ve daha sonra da Cumhurbaşkanımız sayesinde kavuştuğunuzu teyiden yüksek bilgilerinize sunuyorum."
VAHİT ÖZDEMİR KİMDİR
Erdoğan'ı ABD Büyükelçisi'yle görüştürmüştü
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yasaklı olduğu 2001 yılından itibaren yanında olan Vahit Özdemir, sıradan bir diplomat değil. 2001 yılında Dışişleri Bakanlığı'nda 'uzman' olarak görev yapan Özdemir, o dönem Erdoğan'ın ABD Büyükelçisiyle görüşmesini sağlayan isim. Erdoğan'ın Danıştay'daki işlerini de çözen Vahit Özdemir'in, Fazilet Partisi'nin kapatılacağını dönemin Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin'den öğrenip Erdoğan'a karardan önce aktardığı da söyleniyor.