Buca'da yaşayan Ada Yavuz'un 4 aylıkken sağ ayağında tümör tespit edildi. Anne Nargül Yavuz'a kızının ayağının bilekten ampute edilmesi gerektiği söylendi. Daha yürümeyi öğrenemeden tarak kemiğindeki iki tümör nedeniyle evladının ayağının ampute edilmesi gerektiğini öğrenen Yavuz, yıkıldı. Doktor doktor gezen Nargül Yavuz ve kızı Ada'nın yolu Medicana International İzmir Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Burçin Keçeci ile kesişti. Doç. Dr. Burçin Keçeci, Ada 13 aylıkken yaptığı operasyonla minik Ada'yı ayağını ampute etmeden tümörden kurtardı.
Operasyonun ardından düzenli olarak kontrole giden Ada Yavuz, şimdilerde doktoru Keçeci ile koşup, top oynuyor. Ada'yı tanıdığı zaman çok küçük olduğunu ve 'Anne, baba ve dede' kelimeleri dışında konuşamadığını belirten Doç. Dr. Keçeci, "Şimdi her Babalar Günü'nde, doğum günümde beni arıyor. Bu tür hastalarla ilişkimiz çok farklı ve duygusal oluyor. Ada, kurtarabildiğimiz hastalardan çok güzel bir örnek ama savaşıp kurtaramadığımız hastalar da var. Biz hekimler onlar da hastalar olarak savaşmayı hiçbir zaman bırakmayacağız. Sağlıklı bir şekilde Ada'nın genç kız olacağını görmek beni çok mutlu ediyor" dedi.
?'ÇOCUKLUK ÇAĞINDA KEMİK KANSERLERİ ÇOK SIK GÖRÜLÜYOR'
Bu tür tümörlerde bazen kanserden kurtulmanın tek yolunun uzuv kesmek olduğunu, bunun yanlış bir tedavi yöntemi olmadığını vurgulayan Doç. Dr. Keçeci, çocukluk çağında kemik kanserine çok sık rastlandığını belirtti. Çocuklar ve genç erişkin yaş grubunda kemikte olan ağrıların uyarıcı olması gerektiğini dile getiren Doç. Dr. Keçeci, "Çocukluk çağında kemik kanserleri çok sık görülüyor. Çocuklar yalan söylemez. Çocuk ağrısı olduğunu söylüyorsa anne ve babanın bu ağrıları önemsemesi gerekiyor. Ada'nın annesi ve babası bu durumu önemsedi. Ada geldiğinde 4 aylıktı. Kemoterapi sürecinin ardından Ada, 13 aylıkken operasyon gerçekleştirdik. Bu tür kanserlerde uzuv kesmek tek tedavi olabiliyor. Ada'da da çok küçüktü ve ayağının tarak kemiklerinin ikisinde tümör vardı. Teknik olarak zor bir operasyondu. Ancak mikro cerrahi yöntemlerle ve mikroskoplarla bu ameliyatları yapmak mümkün olabiliyor" diye konuştu.
'AYAĞININ KESİLMESİ GEREKTİĞİ SÖYLENDİĞİNDE YIKILMIŞTIM'
Kızı henüz 4 aylıkken ayağının tümör nedeniyle kesilmesi gerektiğini öğrendiği günden itibaren tedavi sürecine kadar çok zor günler geçirdiğini ifade eden Nargül Yavuz, "Sağ ayağının üstü sanki sinek ısırmış gibi şişmişti, Ancak ısırık izi, batık ya da darbe söz konusu değildi. Bu konunun üstüne düştük. Birkaç hastaneye başvurduk. Bir doktor ayağında bulunan tarak kemiğinde kötü huylu tümör olduğunu söyledi. Doktor bize tedavisinin zor olduğunu Ada'nın ayağının bilekten kesilmesi gerektiğini söylemişti. Ayağının kesilmesi gerektiği söylendiğinde yıkılmıştım. İçim rahat etsin diye birçok doktor gezdim ta ki doğru kapıyı bulana kadar. Burçin hoca karşımıza çok büyük bir şans olarak çıktı. Ada, bir bebekti ve hiç yürüyemeden, ayağı olmadan büyüyecekti" diye konuştu.