SONKALEİZMİR (ÖZEL HABER)- İzmir'in Bayındır İlçesi'nde, geçen yerel seçimlerde rakibi olan CHP'li başkan Ufuk Sesli'ye ciddi bir fark atarak ipi göğüsleyen ve belediye başkanlığı koltuğuna oturan AK Partili Uğur Demirezen, 16 ayın ardından dikkat çeken değerlendirmeler yaptı. SONKALEİZMİR'e samimi açıklamalarda bulunan Başkan Demirezen, "Bayındır'ın 41 bin nüfus var. 50 milyon TL de borcu var. Ama biz hiç bir zaman ağlayan taraf olmadık. Bunu mazeret olarak da kullanmadık. Hatırlarsınız, birçok kişi belediye binasına boy boy afişler giydirdi. Şu kadar şu kadar borçla devraldık belediyeyi diye yayınlar yaptı. Biz bunlara tevessül etmedik. Hatta ilk geldiğim gün 300 bin TL'lik borç yüzünden belediyenin elektriğini kesmeye kalktılar. Ama biz hiç ağlamadık" dedi.
(Fotoğrafta: Başkan Uğur Demirezen)
YOL YAPTIM DEME, YAPACAKSIN ZATEN KARDEŞİM!
Görevi devraldıktan sonra, Suriye İdlib meselesi ve peşinden pandemi sürecinin genel olarak ülkeyi ekonomik anlamda zora soktuğunu dile getiren Demirezen, ancak şuan Bayındır Belediyesi'nin durumu idare ettiğini söyledi. Demirezen, belediye başkanlığı görevine ilişkin de çarpıcı bir çıkış yaptı. "Belediye başkanı sadece yol, park yapmayacak. Şu yolu yaptım, şu parkı yaptım demeyeceksin. Yapacaksız zaten kardeşim. Bizim başka şeyler yapmamız lazım. İnsanların hayatına dokunmamız lazım" diyen Demirezen, sözlerine şöyle açıklık getirdi:
TAŞ DA GELSE, MERMİ DE GELSE, TANK DA GELSE...
"Mesela, Bayındır'da 110 bin büyükbaş hayvan var. İlçe nüfusu 41 bin. Yani kişi başına 3 hayvan verebiliriz. Al kardeşim sana bir sermaye diyebiliriz. 4.-5 milyon zeytin ağacı var. Günlük 560 ton süt kapasitesi var. İrili ufaklı 1000'e yakın seradan bahsediliyor. Bunlar 3- 4 kişi olsa, 3 bin- 4 bin işletmeci var. Un var, şeker var. Sadece bunları harmanlayıp helva yapmamız gerekiyor. Planlama ve koordinasyonu sağlamamız gerekiyor. Belediyenin bunları yapması lazım. Biz Bayındır'ı marka şehir yapmaya geldik. Velhasıl, barajımızdan üniversitemizden istihdamından hastanesinden parkından organize sanayisine kadar 52 proje açıkladık. Doğma büyüme buralıyım. 59 mahallemin ne sıkıntısı olduğunun farkındayım. Şunu çok iyi biliyorum; bu makamda oturan her şeye açık olacak. Taş da gelse gül de gelse mermi de gelse lav da gelse tank da gelse herşeye açık olmak zorundasınız. Bahane üretme şansımız yok. Farklı bir yere getireceğiz Bayındır'ı.. Mecburuz."
(Başkan Demirezen, SONKALEİZMİR ekibini makamında konuk etti)
DIŞARI ÇIKAMIYORUM, İÇERİ GİREMİYORUM
Başkan Uğur Demirezen, 1 milyon 500 bin metrekare alan üzerine kurulacak Organize Çiçek Sanayi projesinin Bayındır'ın kaderini değiştireceğini belirtirken, "Sayın Cumhurbaşkanımız (Türkiye'nin Hollandası) diye anlattı bu projeyi. İçinde Ar-Ge'sinden fuar merkezine kadar 1500 kişinin istihdam edileceği bir ortam yaratılıyor" dedi.
Göreve gelir gelmez makam odasındaki kapıyı söktüren, randevu ve özel kalemi araya koymadan herkesle görüşen Demirezen, halkla yoğun teması yüzünden içine düştüğü durumu ise esprili bir dille anlattı. Kimi zaman gece 12'de belediyeden çıkabildiğini söyleyen Başkan Demirezen, "Buradayken dışarı çıkamıyorum, dışarıdan içeri giremiyorum. Sağolsunlar hemşehrilerimizin yoğun ilgisi var. Biz yorulalım önemli değil. Yeter ki Bayındır hakettiği yerde olsun" diye konuştu.
BENİM OĞLANIN SÜNNET DÜĞÜNÜNE NİYE GELMEDİN?
Demirezen'in bu cümleleri kurduğu sırada makama giren Bayındırlı bir kadın önce selam verdi. Ardından "Benim oğlanın sünnet düğününe niye gelmedin" diye Demirezen'e sitem etti. Programın yoğunluğunu gerekçe gösteren Başkan Uğur Demirezen de köylü kadına "Telafi edeceğim" diyerek söz verdi, gönlünü aldı. Sadece SONKALEİZMİR'in 1 saatlik röportajı sırasında onlarca yurttaş Demirezen'in makamına girip sorununu iletti, çayını içtikten sonra ayrıldı. Belediye yetkilileri, gün içinde yüzlerce yurttaşın bu şekilde makama girip başkanla görüştüğünü anlattı.