GÜNCEL POLİTİKA YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ SPOR MAGAZİN RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
15 Mart 2024 Cuma 12:46

Cemil Tugay: ''İzmir'i rant bölgesi olarak görüyorlar''

CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cemil Tugay katıldığı canlı yayında gündeme dair flaş açıklamalar yaptı. Cumhur İttifakı Adayı Hamza Dağ'ı eleştiren Tugay, "Uygulanamayacak projeler yazıyorlar. Anlamsız şeylerle insanların karşısındalar. Hükümet olarak yapmaları gerekeni hükümet olarak yapmıyorlar. İzmir'e yaşattıkları mağduriyete devam edecekler. Gözleri İzmir'de. İzmir'i rant bölgesi olarak görüyorlar" dedi.

SONKALEİZMİR-CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cemil Tugay, Halk TV'de Gözde Şeker'in 'Kırmızı Çizgi' programına katıldı. Gündeme dair açıklamalar yapan Tugay, rakibi Cumhur İttifakı Adayı Hamza Dağ'ın uygulanamayacak projelerle İzmirliler'in gözünü boyamaya çalıştığını söyledi. 

"TUNÇ SOYER ABİLİK YAPARAK YANIMDA OLDU"

31 Mart Yerel Seçimleri'ni çok güzel sonuçlarla geçeceklerini söyleyen Tugay, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'le ilgili soruyu da yanıtladı. Tugay şöyle konuştu: 

Tunç Soyer ile benim ilişkimi, tanışıklığımı 5 sene önceye götürüp ordan bakmak lazım. Tunç Soyer ile Cemil Tugay birbirine yabancı insanlar değil. Benim belediye başkanı olmamda referans vermiş ve geçen 5 sene içerisinde abi olarak yanımda olmuş bir insandır. Bu süreçte şuna dikkat ettim. Tunç başkanın adaylık konusundaki önceliği hepimizin kabulüdür. Sadece bu değerlendirmeyi ben yapmıyorum, sonuçta genel merkez yapıyor. Genel merkez de bazı kriterler üzerinden değerlendirmeler yapıyor. Ben Tunç başkanın tekrar aday gösterilmeme olasılığı olduğunu anladığım zaman Genel Başkanımız Özgür Özel'e şöyle dedim. "Sayın genel başkanım Tunç başkanın önceliği olduğunu biliyorum. Olur da aday gösterilmezse aday olma şansı olan belediye başkanlarından biri olarak partiyi en iyi şekilde temsil edeceğimden şüphem yok" İzmir'i her şeyiyle tanıyan ve temsil edebilecek bir insanım. Başka birinin olmasındansa benim olmam gerektiğini düşünüyordum. Böyle bir konuşma ile aday adaylığı başvusunda bulundum. Genel başkanımız, 'Biz mevcut belediye başkanlarının devam edip etmemesi ile ilgili kararı verdikten sonra bakacağız' dedi. Genel merkezimizin sahadan aldıkları verilerle özenerek bu kararı verdiklerine inanıyorum. Bayrak değişimi yaşıyoruz. Bu her zaman mümkün. Bu dönem ben olabilirim ama bir sonraki dönem başka biri olabilir. Genel başkanımız zaten 'İzmir'e kadın başkan hayal ediyorum' diyor. Benim herhangi bir görevlendirmeye itirazım yok. Ben boş, sıradan bir insan değilim. Siyasi geçmişim var. Sivil toplum geçmişim var. Genel olarak aktivist bir insan oldum. 5 yıl da Türkiye'nin büyük metropol ilinde belediye başkanlığı yaptım. 

"TUNÇ BAŞKANIN KIRGINLIĞI BENİMLE İLGİLİ DEĞİL"

Göreve talip olurken kendimi de tarttım. Kesinlikle çok iyi yapabileceğime kanaat getirdim. Bu değerlendirme partimizin genel merkezinde yapıldı. Benim Tunç başkan ile ilgili hiçbir olumsuz tavrım olmadı. Hatta kendimi geride tuttum, aday adaylığı dönemimde. Adaylığım belli olduktan sonra da sevgiye, saygıyı dayalı ilişkimiz sürsün diye çaba gösterdim. Bir yerde duygusal olarak söylediğim iki cümle büyütüldü ve bundan rahatsızım, üzgünüm. Bir araya geldik, bundan mutluyum. Yarın da temel atma programında bir araya geleceğiz. Tunç başkanın belki bir kırgınlığı vardır ancak bu benimle ilgili değil."

"SAHİLİ FALAN İMARA AÇMADIK"

Kendisiyle ilgili yöneltilen eleştirilere yanıt veren Cemil Tugay şunları söyledi:

"Sahili imara falan açmadık. Hiçbir yeri ne imara açtım ne de herhangi bir plan değişikliği kararı aldık. Böyle bir şey yok. Benim kişisel kararımla değil belediye meclisi kararıyla hisse satışı oldu. Birisine ait bir arazi vardır. Burada 27 dönümlük alan vardı. Bu alan halen boş. Hisse satışı olan yer bomboş duruyor. 27 dönümlük alan TOKİ tarafınca malum şirkete satılmış. Oradan belediyeye bir hisse doğmuş. Hissedarlar birbiri ile anlaşabilirse satılıyor. Anlaşamazsa mahkemeye gidiyor. Mahkeme değer belirliyor. O değer üzerinden tüm parsel satışa çıkarılıyor. Kimse almazsa değerinin yarısı kadar bedel belirlenerek büyük hissedar alıyor. Böyle bir durumda belediye zararlı çıkıyor, biz bunu önden gördük ve girişimde bulunduk. Hisse satışı gerçekleşti. Olağan bir şey. Malum firma değil de başka birisi alsaydı gündem olmazdıb Burada hukuksuz, yanlış bir şey yok. Birileri 'Hukuksuzluk var' diye itiraz etti. Kamu zararı olmadığına dair mahkeme kararı da çıktı. En önemli mahkeme benim kendi vicdanım. Belediye zarara sokulmak bir tarafa kara geçirildi. Çok daha ucuza mahkeme yoluyla verilmek zorunda kalınacak hisseyi çok daha yüksek rakamla devrettik. Belediye kara çıktı. Burada plan değişikliği olmadığı, rant sağlayacak bir şey olmadığı bilinmelidir. Burası dışında, Mavişehir'de Karşıyaka'da biz küçük hisseler dışında hiç satış yapmadık. O kadar çirkin bir iftiraya dönüştü ki bu. AKP'li belediyelerin yanında devede tırnak diyebileceğimiz küçük satışlar yapıldı. Karşıyaka Belediyesi kendi ayakları üzerinde durdu bu güne kadar. Biz kolay yoldan gelir sahibi olmaya çalışmadık. Son 2 senedir Sosyal Güvenlik Kurumu ve vergi dairesi her belediyede olan normal miktardaki borçlar yüzünden gayrimenkullara tedbir koyduğu için hiçbir satış yapılamadı. Mahkemeye verdik, vergi dairesine karşı kazandık. SGK ile ilgili dava birkaç ay içinde sonuçlanacak. Siyasi baskıya maruz bırakıldığımızı insanlar konuşmuyor."

"TOKİ'DEN BELEDİYE HİZMET ALANI SATIN ALMAK ZORUNDA KALDIK"

TOKİ'nin İzmir'de daha önce satışa çıkardığı 3 arazi ile ilgili konuşan Cemil Tugay şöyle devam etti:

"TOKİ Mavişehir’de 3 yeri satılığa çıkardı. Bunların bir tanesini belediye olarak biz aldık, tamamını ödedik. Türkiye’de ilk defa bir belediye TOKİ'den belediye hizmet alanı almak zorunda kaldı. Bu aslında utançtır ama bizi çaresiz bıraktılar. Biz almasak başka biri alacak. Bakanlık üzerinden plan değişikliği yapıp başka amaçlar için kullanacaklardı. Orası artık halkınyeşil alan olarak duruyor. Diğer 2’sini de başkaları aldı. Biz belediye olarak öyle bir tepki koyduk ki ortaya oraların satışı iptal oldu. Bırakın oraları imara açmayı, ona niyetlenenlere karşı gösterdiğimiz dirençle koruduk onları. Türkiye'de örneği olmayan işler yaptık. Geçmişe baksınlar. 'Mavişehir'de denizi satışa çıkardılar' adlı haberlere baksınlar. Biz orada gece gündüz nöbet tuttuk. Böyle insanlar böyle iftiraları atmak hakikaten büyük terbiyesizlik. Bu yalanın bitmesini bekliyorum. Ben namuslu tertemiz bir insanım. Kul hakkından çok korkarım. Burada 350 bin insanın emanetini taşıdım, hiçbirine ihanet etmedim. Şu anda da 4 buçuk milyon insanın, İzmir'in tamamının emanetini almak istiyorum."

"HAMZA DAĞ'I DÜRÜSTLÜĞE DAVET EDİYORUM"


Karşıyaka'nın yılları süren stat beklentisi ile ilgili konuşan Cemil Tugay, "Haksızlar, yalan söylüyorlar. Ben göreve gelmeden önce Karşıyaka ve Büyükşehir Belediyelerinin itirazları vardı. Ben ve Tunç başkanın göreve gelmesiyle bu yaklaşım değişti. Belediye olarak ne yapmamız gerekiyorsa yapalım dedim. Encümen kararı aldık. Çevrede oturan vatandaşların davası vardı, sonuçlandı. Hukuki olarak engel kalmayınca bakanlığa 'Neyi bekliyorsunuz, yapın, engel olan yok' dedim. O zamanki Bakan Mehmet Kasapoğlu'na gittik. Hamza Dağ da yanımızdaydı. Onu dürüstlüğe davet ediyorum. Stadı yapmanızın önünde bir engel kalmadı. Bakan bey 'Şu an buna ayıracak kaynağımız yok' dedi. 'İzin verirseniz, büyükşehir belediye başkanımızla konuşalım, o yapsın' dedim. Tunç başkanımızla konuştuk sonra, ikiletmeden 'Tamam yapalım' dedi. Bakanlığın yetkiyi büyükşehire devretmesi lazım. Bu tarihe kadar devir gerçekleşmedi. Bu alandaki mimari proje yapma yetkisini de vermeleri lazım. O yetki bakanlıkta ve bakanlığın mimarında. Onu vermiyorlar, sadece kuru bir kağıda 'Tahsis ediyoruz' diye bir şey yazıyorlar. Mimari yetkiyi vermezseniz orada büyükşehir taş üstüne taş koyamaz. Bu bir tuzaktı. Ne dediysek olmadı. Bu arada AKP'li siyasetçiler çıkıp belediye engel oluyor diye konuştu. O dönemki belediyelerin itirazları da haklı.  Projenin düzeltilmesini istemişler. Seçim zamanı koskoca devlet oraya kaçak beton dökmüş. Muhtemelen bakanlık yapmayacak. Niyetleri olsa bugüne kadar yaparlardı. Büyükşehir olarak stadı biz yapacağız. Kavga edeceğim bu konuda" dedi.

"YATIRIM YAPMAMAK İÇİN KILIKTAN KILIĞA GİRİYORLAR"

Cumhur İttifakı Adayı Hamza Dağ'ın partisinin logosunu kullanmaması ile ilgili sorulara yanıt veren Cemil Tugay şöyle konuştu:

"İzmir'in yapısını biliyor. İnsanlarımızın hassasiyetlerini biliyor. AKP'nin İzmir'de yarattığı hizmetsizlik halini de biliyor. Uzun yıllardır yatırım yapmamak için kılıktan kılığa giriyorlar. Yapıyormuş gibi göründükleri projelerde de sorun çıkarıyorlar. Halkapınar'dan otogara metro projesini üstlenmişti bakanlık. 10 yıldan fazla geçti. Bu sene sadece 3 bin lira bütçe ayırdılar. Böylesine komik şeyler yaşadık. Yapılmayan tonlarca okulumuz bekliyor. Kamu binaları yenilenmeyi bekliyor. Karabağlar'da 540 hektarlık kentsel dönüşüm alanı ile ilgili çivi çakmalarını bekliyoruz. Belediye çevreyolu yapmaz. Bakanlığın projesi o. Belediye başkanı hangi partiden olursa olsun yapmak zorundalar. Gaziemir'de radyoaktif bölgenin temizlenmesi gerekiyor. Bakan beyin önünde imzada, aylardır bekliyor. AKP'nin aynı zamanda İzmir milletvekili olan aday sadece seyretti bunlar olurken. Şimdi uygulanamayacak projelerle insanların gözünü boyamaya çalışıyor. Tüp geçiş projesi gibi. Binali Yıldırım'ın projesiydi, görsellerine kadar hepsi aynı. O projeyi mahkeme iptal etti. Yeterli araç geçmeyeceği, trafiği rahatlatmayacağı, maliyeti çok yüksek olduğu için... Yap işlet devret modeliyle yaptıracak adam bulamayacağı için.. Yapılsa dahi 700-800 lira bir geçiş için öngürülüyor. Zaten arabalı vapurlar geçişi büyük ölçüde sağlıyor. Bunu anlamsız buluyoruz. "

"İZMİR'İ RANT BÖLGESİ OLARAK GÖRÜYORLAR"


Hamza Dağ'ın Karantina Adası ile ilgili planlarına tepki gösteren Cemil Tugay, "Karantina Adası, karantinadan kurtulacak' diye gerçekten komik bir ifadeyle popülizm peşinde koşuyorlar. Karantina adası belediyenin değil, bakanlığın. Hangi yetkiyle turizme açacaksınız. Oradan rant çıkarmaya çalışıyorlar. Kim bilir kime otel yaptıracaklar, kimbilir kime gelir kapısı yaratacaklar. Bunlar halk plajları yapan insanlar değil. Sürekli satıyorlar, kiralıyorlar, tahsis ediyorlar. Oralara halk giremiyor. Karşıyaka Soğukkuyu'da üst geçide yazmış sayın aday. Soğukkuyu Kavşağı düzenlemesi geliyor. O Soğukkuyu bölesinden dere geçiyor. Battıçıktı yapamazsınız, teknik olarak mümkün değil. Serinkuyu'yu kastediyor olabilir dediler. Oradan da alttan büyük kanal geçiyor. Buna karşılık bizim gerçekçi bir projemiz var. Mavişehir'i yukarı mahallelere bağlayan Cumhuriyet Mahallesi'ne üst geçiş ile... Bu proje hazır. İnşaatını hemen başlatacağım. Uygulanamayacak projeyi yazmışlar. Anlamsız şeylerle insanların karşısındalar. Hükümet olarak yapmaları gerekeni hükümet olarak yapmıyorlar. İzmir'e yaşattıkları mağduriyete devam edecekler. Gözleri İzmir'de. İzmir'i rant bölgesi olarak görüyorlar. İzmir'i ele geçirelim de nasıl bir rant çıkaralım derdindeler" diye konuştu.