Artan kirlilik nedeniyle İzmir Körfezi'nde sıklıkla görülen ve deniz marulu olarak bilinen makroalgler, havaların ısınmasıyla arttı. İnciraltı'nda yüzlerce kuş türüne ev sahipliği yapan Çakalburnu Lagünü'nün 3'te 1'i insan sağlığı açısından risk oluşturmasa da denizleri tehdit eden deniz maruluyla kaplandı. Körfezde deniz maruluyla, kötü kokunun da arttığını söyleyen İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, "Maalesef 2000 yılından sonra denizin en kirli olduğu dönemi yaşıyoruz. 2000 yılında Türkiye'nin ve Avrupa'nın da çok önemli arıtma tesislerinden olan Çiğli Arıtma Tesisi yapıldı. Şahane bir şekilde geri dönüş başladı. Körfezimiz mavileşmeye başladı. 2005 yılından sonra yavaş yavaş tekrar kirliliğe dönüldü. Yavaş yavaş durum kötüleşti. 2013-2014'ten sonra deniz marullarını görmeye başladık" dedi.
'DERELERİN ALTINDAKİ BETON KIRILMADAN KOKU ÖNLENEMEZ'
Her yıl kasım, nisan ve mayıs aylarında görülen deniz marulunun artık kronikleştiğini ifade eden Prof. Dr. Yaşar, "Son 2 yıldır hiç kalkmadı. Bu yıl plankton patlamalarını gördük. Bunlar 2000 yılı öncesi gördüğümüz olaylardır. Balık ölümlerini de gördük. Kirli bir körfezdeki olabilecek her şeyi biz gördük. Körfez risk altında. Derelerden kirli su gelmeye devam ediyor. Sıcaklıklar koku anlamında çok etkili. Sıcaklıklarla beraber bu yıl mart ayında koku başladı. Büyükşehir Belediyesi 2 aydır özellikle Halkapınar civarında kokunun önüne geçmek için çok ciddi çalışıyor. Birkaç gün önce tekrar kokmaya başladı. Bu çalışmalar pansuman yapmak gibidir. Yapılması gereken şey bütün fabrikaların arıtma tesislerinin çalıştırılmasıdır. Biz Türkiye'de hala daha denizleri foseptik olarak kullanmaya devam ediyoruz. Derelerin altı betonlandı. O betonlar kırılacak, toprak ve su nefes alacak. Karşılıklı iletişime geçmeden bu kokunun önüne geçemezsiniz" ifadelerini kullandı.