Halk TV binası önünde Levent Gültekin’in 25 kişilik bir grubun saldırısına uğraması ve Odatv Ankara Haber Müdürü Müyesser Yıldız ile Tele1 TV Ankara Temsilcisi İsmail Dükel’in “haber kaynaklarıyla yaptıkları görüşmeler” üzerinden hapis cezasına çarptırılması özel olarak ele alınan raporda; AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “İnsan Hakları Eylem Planı”nı açıklarken kullandığı “İfade ve basın özgürlüğüne ilişkin standartları yükseltmek için gazetecilerin mesleki faaliyetlerinin kolaylaştırılmasına yönelik tedbirler alıyoruz” ifadeleri anımsatıldı. Raporda, “Erdoğan’ın ‘gazetecilerin mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak’ vaadi, Levent Gültekin örneğinde olduğu gibi sokağa inmedi. Kağıtlara yazılan ‘gazeteci güvenliği’, Müyesser Yıldız ve İsmail Dükel örneğinde olduğu gibi mahkemelerin de çok uzağında kaldı. Kâğıt üstünde kalan vaatlerin, yine kâğıt üstünde kalan insan hakları eylem planlarına, ideallere, hedeflere bir etkisinin olmadığı bir kez daha görüldü” denildi.
“ERDOĞAN OLMASAYDI, EBUBEKİR ŞAHİN NE OLURDU?”
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’e eleştirilerin yöneltildiği raporda, “Yaptığı açıklamalar, imza attığı kararlarla anayasal bir kurumun başkanı değil de adeta AKP gençlik kolları başkanı olduğunu herkese ilan etmek istemektedir… Recep Tayyip Erdoğan’a bağlığını göstermek için hiçbir fırsatı da kaçırmıyor… Şahin’in tüm açıklama ve tavırlarının bir amacı olduğu kesin de, aklımıza takılan soru: Recep Tayyip Erdoğan olmasaydı acaba Ebubekir Şahin ne olurdu?” ifadeleri yer aldı.
“MESLEĞİMİZ KİMSENİN PROPAGANDA ARACI DEĞİLDİR”
Yapılan yazılı açıklamada; bir ay içinde 41 gazetecinin 24 dava kapsamında hakim karşısına çıktığı, 10 gazetecinin toplamda 29 yıl 6 ay 23 gün hapis cezasına, iki gazetecinin de toplamda 14 bin 80 lira para cezasına çarptırıldığı aktarıldı.
Açıklamada, “Mesleğimizi savunmak, en ağır bedelleri de öngörse artık yaşamsal önemdedir. Gazetecilerin saldırılara ve yargılama tehditlerine maruz kalmadığı, özgürce konuşup yazdıkları, haber yaparken engellenmedikleri günlere ulaşmak için mücadelemizi sürdüreceğiz. Çağdaş Gazeteciler Derneği olarak, mesleğimizi kimsenin propaganda aracı, yalan üretme makinesi ve kazanç kapısı yaptırmamakta kararlıyız” ifadeleri yer aldı.