Yurt içinde bilanço sezonu kapsamında ikinci çeyreğe ilişkin açıklanan şirket finansal sonuçları da beklentilerin üzerinde gelmeye devam ederken, küresel çapta risk iştahının yüksek seyretmesi ile Borsa İstanbul’da önde gelen 100 hisseyi listeleyen BİST 100 endeksi rekor üstüne rekor kırdı.
Yatırımcılar ise borsadaki bu havanın sürüp sürmeyeceğini merak ediyor. Endeks bu hafta haftalık bazda yüzde 6,10 primle 2 bin 750,49 puanla kapanış rekoru kırdı. Ayrıca BİST 100 endeksi tarihi zirvesini de 2 bin 762,95 puana taşıdı.
Analistler, ABD'de güçlü gelen istihdam verisinin ABD Merkez Bankası’nın (Fed) agresif faiz artırımlarına devam edeceğine yönelik beklentileri artırmasıyla pay piyasalarında satış baskısının arttığını, BIST 100 endeksinin ise pozitif ayrıştığını kaydetti.
PİYASALAR BU VERİLERİ TAKİP EDECEK
Gelecek hafta yurt içinde ödemeler dengesi ile sanayi üretim endeksi verileri öne çıkarken yurt dışında ise ise ABD, Çin ve Almanya’da enflasyon başta olmak üzere yoğun veri gündemi takip edilecek.
Analistler küresel çapta merkez bankalarının para politikalarına yönelik beklentilerin ve Fed yetkililerinin açıklamalarının oynaklığı artırabileceğini belirtiyor.
‘AŞAĞI YÖNLÜ RİSKLER ARTABİLİR’
Bizim Menkul Haftalık Bülten’de konu ile ilgili bilgi notunda orta ve uzun vadede borsada önümüzdeki dönem için belirsizliklerin artıyor olmasının BİST için aşağı yönlü riskleri artırabileceği belirtildi.
Analizde cari fiyat kazanç oranının 5 yıllık ortalamanın altında olduğu belirtilerek şu ifadelere yer verildi:
“6,29 kat olan BİST100 cari fiyat kazanç çarpanı 8,0 kat olan 5 yıllık ortalamasına göre yüzde 21,5 iskontolu. Türkiye özelinde 2018 ve 2019 yılında artan piyasa volatilitesinin azalmasıyla Borsa İstanbul son dönemde önemli bir ralli yaparak rekor tazeledi.
Ancak corona virüsü ve petrol fiyatlarındaki hareketler nedeniyle uluslararası endekslere paralel şekilde 2017 yılından beri en düşük seviyelerini de gördü. Mevcut çarpandaki ıskontoya rağmen önümüzdeki dönem için belirsizliklerin artıyor olması BİST için aşağı yönlü riskleri artırabilir.”