Belediye- İş'ten yapılan yazılı açıklamada, "DİSK/Genel-İş’in yalanları, mafyavari tavırları ve algı operasyonları şim de Dikili Belediyesi'nde devam ediyor. Dün bazı basın yayın organlarında (Dikili Belediyesi'nde DİSK'lilere saldırı) olarak verilen haberler tek yönlü ve gerçeği yansıtmamaktadır. İzmir Dikili Belediyesi işçilerinin çağrısı üzerine örgütlenme çalışması için Dikili’ye giden sendikamız Şube başkan, üye ve yöneticileri üye kaydı yaptıkları kafeteryada DİSK/Genel-İş Dikili Temsilcisi Cemal Eryılmaz’ın (buradan çekip gidin, yoksa kötü olur, burada üye kaydedemezsiniz) şeklinde sözlü sataşması üzerine arkadaşlarımızın (tehdit mi ediyorsun, mafya mısınız?) tepkisiyle karşılaşınca aynı kişi (mafyaysa mafya, hemen çekin gidin, yoksa kötü olur) şeklinde cevap vermiştir" denildi.
MAĞDURU OYNUYORLAR!
DİSK/Genel-İş temsilcisi Eryılmaz'ın bir süre sonra daha kalabalık bir grupla aynı noktaya gelerek önce sözlü saldırı bulunduğu, ardından da bıçak çekerek olayı fiili saldırıya dönüştürdüğü belirtilen Belediye- İş açıklamasında, şu ifadelere yer verildi:
"Bıçaklı saldırı girişimi, arkadaşlarımız tarafından engellenmiş, bu esnada olay yerinde bulunan bir trafik polisi de havaya ateş açarak kalabalığı dağıtmıştır. Yaşanan olay bu kadar netken, Dikili belediye işçilerini kendi malı zanneden DİSK/Genel-İş yöneticileri; yandaş basına verdikleri haberlerle yaptıkları algı operasyonlarıyla her zamanki gibi mağduru oynamaya çalışmıştır. Tehdit eden, bıçak çekip saldıran DİSK Genel-İş temsilcisi Cemal Eryılmaz’dır (video kayıtları ve emniyette ifadesi mevcuttur). Ayrıca bıçak çekip saldırdığı için gözaltına alınan tek kişi de odur. Ama gelin görün ki; ağlayan sızlanan, basında ve sosyal medyaya mağduru oynayan DİSK/Genel-İş’tir. Bu gerçekler ortadayken DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı (temsilcimiz saldırıya uğradı) yalanına sarılarak, toplama kalabalıklarla Dikili’nin ve Dikili işçisinin huzurunu bozarak, Dikili işçisinin sendika seçme iradesi üzerine baskı kurmak istemektedir."
SANDIK KOYALIM, HODRİ MEYDAN
Belediye-İş, "Biraz dürüst olun. Dikili Belediye işçileri sizin tapulu malınız değil. Sendika seçme hakkı Dikili Belediye işçilerinin yasal hakkıdır. Belediye-İş; işçilerin çağırdığı her yerde örgütlenir. Belediye-İş’i medya üzerinden yapılan algı operasyonlarıyla, mafyavari tavırlara, bıçak çekerek, toplama kalabalıklarla korkutamazsınız. Bizim tek ve en güçlü dayanağımız işçidir. Laf kalabalığına gerek yok. İşçiye baskı yapan da onu bıçakla tehdit eden de sizin temsilciniz. Önce bıçak çekeceksiniz kabadayılık yapacaksınız, elinizden bıçak alınınca da çocuk gibi ağlayıp dövünüp (bana saldırdılar) diyeceksiniz. Dikili’nin ve Dikili işçisinin huzurunu bozmaya hakkınız yok. Türkiye’nin bir çok yerinde mafyavari hareketleri yapan sizsiniz. Bu nedenle herkesi kendiniz gibi zannediyorsunuz. Eğer işçiye, kendinize güveniyorsanız bırakın bu boş mağduriyet edebiyatını ve mafyavari tavırları. Koyalım Dikili’de sandığı ortaya, işçi hangi sendikayı seçiyorsa orada örgütlensin. Var mısınız? Haydi, hodri meydan" görüşünü dile getirdi.