SONKALEİZMİR (ÖZEL)- İzmir'in gizli kalmış cennetlerinden Karaburun son yıllarda rüzgar enerjisi santrallerinin (RES) istilası altında. Karaburun yüzölçümünün yaklaşık 70'ini kapsayan RES projelerinin, tarım, hayvancılık ve insan hayatını olumsuz etkilediği dile getiriliyor. Biz de Karaburun'un heybetli dağlarını donatan RES'lerle ilgili Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan ile konuştuk. Bir hukukçu olan Başkan Erdoğan, Karaburun'u rüzgar gülü tarlasına çeviren RES'lerle ilgili temkinli konuşuyor ama çarpıcı eleştirilerini sıralamaktan da geri durmuyor.
DELİK DEŞİK EDİYORLAR
Başkan Erdoğan, "Biz temiz enerji, yenilenebilir enerji karşıtı değiliz. Sadece onların kurulduğu yerlere karşıyız. Ancak, herkes nalıncı keseri gibi kendine göre yontuyor işi. Fizibilite çalışmalarını bitirip en az maliyetle bu işleri yapmak istiyorlar. Biliyorsunuz, bu rüzgar güllerini dikileceği yere götürmek için yol açmak gerekiyor. Bu maliyetli bir iş. Firmalar bu maliyeti yüklenmemek için tesisi yerleşim yerlerinin çok yakınına yapmayı tercih ediyor. Mesela bizim Sarpıncık tarafında, yasalara aykırı olmasına rağmen direkleri köyün hemen dibine diktiler. Yol açmak için dağlarımızı delik deşik ediyorlar" diyor.
YA ORADA İNSAN OLSAYDI?
Karaburun'un rüzgar enerjisi santralleri için en uygun yerlerden biri olduğunu vurgulayan Başkan Erdoğan, "Mitolojide bile Karaburun, Rüzgarlı Mimas olarak anılır. Elbette bu rüzgardan faydalanmak lazım. Ancak, bu RES'ler maliyeti çok fazla düşünmeden olması gereken yerlere yapılmalı. Standartlara uygun ve halka zarar vermeyecek yerlerde olursa bizim RES'lerle bir sorunumuz yok" diye konuştu.
Erdoğan, bu kış pervanelerden birinin düştüğüne işaret ederken, "Ya yakınında çevresinde insanlar olsaydı" diye sordu.
ONLAR PARA KAZANIYOR BİZE BOZUK YOL KALIYOR
Karaburun'un özel çevre alanı ilan edildiğini hatırlatan Başkan Erdoğan, "Şimdi bu dağlarda tribünler için sürekli yol açılmak istenmesi doğru mu? Bunların yasal izinleri gerçekten alınıyor mu alınmıyor mu bilmiyoruz. Bize yaptıkları hiçbir başvuru yok. Proje süresince izlenen hiçbir yol bizim denetimimiz altında değil. Ancak son bir mahkeme kararından sonra prosedürün değiştiğini öğrendik. Artık tribünler için bizden yapı kullanma izin belgesi almaları gerekiyor. Bakacağız, şartları yerine getirmeyen, standartlara uygun olmayanlara yapı kullanma iznini vermeyeceğiz. Çünkü bu tip projelerin sahipleri, hem rüzgarımızdan yüklü miktarda para kazanıyor hem de işleyen kamyonlarıyla geride bize bozuk yollar bırakıyor" dedi.
KOPANİSTİ PEYNİRİ GELİYOR
Karaburun'un kara keçi yetiştiriciliği ve ürünlerinde ön plana çıkmaya başladığını dile getiren Başkan İlkay Girgin Erdoğan, "Kendi tesisimizi oluşturduk ve şuan keçi peyniri ve şırdan müessili üretiyoruz. Bölgemize özgü kopanisti peyniri üretmek istiyoruz. Bunun çalışmalarımız hız kazandı. Kopanisti çok farklı ve özgün bir peynir çeşidi. Tüm Türkiye'ye Karaburun kopanitisini tattırmak istiyoruz. İnternetten satışlarımız da olacak" diye konuştu.
(Özellikle Yunanistan'da yoğun üretilen ve ekonomik değeri yüksek bir çeşit olan kopanisti peyniri)
TARIM, HAYVANCILIK VE BUTİK TURİZM
Başkan Erdoğan, pandemi süreci ile birlikte kırsal alanlara ve özellikle Karaburun'a çok rağbet arttığını belirtirken, "İnsanlar artık toprağa, tarıma, hayvanlara yakın olmak istiyor. Biz de bu süreçte belediye olarak radikal kararla aldık. Pazar yerlerini kapatıp otobüs servisini durdurduk. Karaburun halkı virüse hiç yakalanmadı. Güvenli bir liman gibiydik. Biz bir Kuşadası, Bodrum olmak istemiyoruz. Karaburun'un tarihi ve doğal dokusunu bozmadan tarımsal ve hayvansal ürünlerle, butik turizmle öne çıkmasını istiyoruz. Bu yüzden çok katlı yapılara da izin vermiyoruz. Tarımı yaymaya çalışıyoruz. 19 bin fide yetiştirdik. Seneye karakılçık buğdayı da ekeceğiz. Kendi bölgemizin geçimini ve ihtiyaç duyduğu üretimi burdan sağlayacağız" görüşünü dile getirdi.