GÜNCEL POLİTİKA YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ SPOR MAGAZİN RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
1 Şubat 2020 Cumartesi 08:48

Anaokulunda darp davasında karar çıktı

İzmir'in Çiğli ilçesindeki anaokulunda 2 yaşındaki kızlarının öğretmeni Özlem H. tarafından darbedildiğini iddia eden Eray A. ve Duygu A.'nın öğretmen ve okul kurucusundan şikayetçi oldukları dava, sonuçlandı. Beraatine karar verilen öğretmen Özlem H., suçsuz olduğunun kanıtlandığını belirterek, "Bu olay nasıl bu kadar büyütüldü bilmiyorum. Ben o dönemde 3 aylık hamileydim, yaşadığım stres nedeniyle erken doğum yapmak zorunda kaldım" dedi.

Çiğli ilçesinde 2018 yılının Kasım ayında, Eray A. ve Duygu A.'nın 2 yaşındaki kızları özel anaokuluna başladı. Anne Duygu A., okula başladığının ikinci günü eşinin okul çıkış saatinden bir saat geç aldığı kızını eve getirdiğinde çocuğun saçlarının dağınık olduğunu ve yarı baygın olduğunu, okulun nasıl geçtiğini sorduğunda kızının 'Öğretmenim beni dövdü' cevabı aldığını dediğini, gece kendi kendine sayıkladığını iddia etti. Baba Eray A. ise kızını okuldan almaya gittiğinde ağlıyor olduğunu, nedenini sorduğunda cevap alamadığını iddia etti. Olay günü kızını özel hastaneye götürüp darp raporu alamayan Duygu A., bir gün sonra Çiğli Bölge Eğitim Hastanesi'ne giderek darp raporu aldı. Aile, okul kurucusu S.K. ve öğretmen Özlem H. hakkında şikayetçi oldu. İki sanık hakkında 'Kasten yaralama' suçundan dava açıldı.

GÜVENLİK KAMERASI GÖRÜNTÜLERİ İZLENDİ

Karşıyaka 5'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nce görülen davanın son duruşmasına tutuksuz sanıklar S.K. ve Özlem H. ile tarafların avukatları katıldı. Duruşmada anaokulunda bulunan güvenlik kameralarında Özlem H.'nin çocukla birlikte olduğu görüntüler izlendi. Sanık Özlem H.'nin avukatıyla birlikte hazırladığı savunma raporunda öncelikle çocuğun anaokuluna bir haftalık oryantasyona dahil edilmeden başladığı, Özlem H.'nin çocuğu annesinden teslim aldığının fakat çocuğun annesinden ayrıldığı için ağladığı ifade edildi. Çocuğun sınıf içinde oyun oynadığı sırada başka bir kız öğrenci tarafından ittirildiğinin ve sınıf öğretmeninin ağlayan çocuğu teselli ettiğinin anlatıldığı raporda, sınıf öğretmeni ve Özlem H.'nin tüm çabalarına rağmen çocuğun ağladığı belirtildi. Duruşma sonunda, S.K. ve Özlem H.'nin kasten yaralama eyleminden açılan davadan delil yetersizliği nedeniyle beraatine karar verildi.

'TEHDİT VE HAKARET MESAJLARI ALDIM'

Duruşma sonrasında konuşan ve haksız şekilde böyle bir sürece sürüklendiğini, bu süreçte 3 aylık hamile olduğunu anlatan 2 çocuk annesi ve 17 yıllık okul öncesi öğretmeni Özlem H., "Manevi olarak çok etkilendim. Sosyal medyadan birçok tehdit ve hakaret mesajları aldım. Her ne kadar çevremdeki insanlar benim böyle bir şey yapmadığıma inansa da, beni tanımayanlar inanmadı. Ben kendimden emindim, adalete her şeye güvendim. Bilirkişi raporunda her şey tüm ayrıntılarıyla gözler önüne serildi. Karşı tarafın avukatı aksini iddia etse de çocuğu sabah nasıl sevgiyle kucaklayarak aldığım, şefkat gösterdiğim, sevdiğim burada belirtildi. Raporda her şey ortadaydı, darpla ilgili herhangi bir detay yok. Sadece iki çocuk arasında olan küçük bir olay vardı. Görüntülerde annenin 'Öğretmeni dövdü, saçlarını yoldu, çocuk topallıyordu, bütün gün aç bırakılmıştı' gibi iddialarına dair hiçbir şey yoktu. Çocuğun sınıf öğretmeni ben değildim, 6 yaş öğretmeniydim o dönem. Sadece nöbetçi öğretmen olduğum için çocuğu teslim alıp sınıf öğretmenine teslim ettim. Çocukla geçirdiğim süre yarım saati geçmez. Konu nasıl buralara geldi, nasıl bu kadar büyütüldü bilmiyorum" diye konuştu.

'ANNE VE BABANIN ARASINDAKİ SORUNLAR DA ÇOCUĞU ETKİLEMİŞ'

Annenin çocuğunun kendisini gördüğünde ağladığını iddia ettiğini söyleyen Özlem H., "Bu çok doğal bir süreç, çocuk anneden ayrılıyor ve oryantasyonla bile çocuğun güven kazanması zaman alıyor. Bu olayda oryantasyon yapılmadan sabah getirilip okula bırakılan bir çocuk söz konusuydu. İlk gün kurumun anneyi arayıp, çocuğun endişelendiğini söylemesine rağmen çocuğunu almaya gelmeyen bir anne vardı. Avukatımın yardımıyla inceleme yaptığımız zaman, anne ve babanın şiddetli geçimsizliğiyle karşılaştık. Onların arasındaki sorunlar çocuğa çok fazla yansımıştı. Zaten ben bir öğretmen olarak bunu fark etmiştim, çocuk okula ilk geldiği günde bile yüzünü kapatıp dizlerinin üzerine kapanmayı tercih etmişti" dedi.

'O DÖNEMDE HAMİLEYDİM VE ERKEN DOĞUM YAPMAK ZORUNDA KALDIM'

Ailenin tekrar şikayetçi olacağını öğrendiğini söyleyen Özlem H., "Olabilirler, hiç sıkıntı değil, kamera görüntüleri ortada. Her şey ortada. Ben şu an mesleğime ara verdim, ama devam edeceğim. Aynı okulda veya farklı bir okulda. Çocukları çok seviyorum. İddiaların mahkemeye kadar gitmesi beni çok üzdü. O dönemde hamileydim ve stres nedeniyle erken doğum yapmak durumunda kaldım. Çok şükür bebeğim şuan 9 aylık ve sağlıklı" diye konuştu.