İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İzmir'de ESİAD üyeleriyle buluştuğu toplantı sonrası iş insanlarından gelen soruları yanıtladı. Erken seçim gündemiyle ilgili değerlendirme yapan Akşener, şunları söyledi:
"Geçmişte sayın Erdoğan'ı daha net anlardım. Mesela 24 Haziran seçimlerinin 15 Temmuz'da olacağını iddia etmiştim. 2018'de 24 Haziran'da olmuştu. Şimdi öyle bir öngörüm kalmadı. Ne yapıldığına dair fikrim yok. Son dönemde yapılan, dolar, euro, faizdi, vesaireydi. Bir gün 'Gel gel' yapıldı sonra ne oldu? Ben sokağı biliyorum. Küt diye bir şey oldu. Faiz indirildi ama dövize endeksli hesap açılmaya başlandı. Bir sürü şey var. Bu yapılan işlerin karşılığı ne? Ne kadar sürede çıkacak ona bakmak lazım. 2023 öncesi olacaksa Mayıs sonu ya da Haziran olması gerekiyor. Bu bir varsayımdır. Bu ekonomik sistemden dolayı öngörüm olabilir."
İMAMOĞLU VE YAVAŞ'IN ADAYLIĞI KONUSU...
Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş'ın cumhurbaşkanı adaylığı konusunda da dikkat çeken değerlendirmelerde bulunan Meral Akşener şöyle konuştu:
"24 Haziran önemli bir veri benim için. Muhalefet çok iyi gidiyor. Bir telaş oluyor, yönetici kitlelerde... Diğer yanda da 'Nasıl olsa aldık' yönünde psikolojik paylaşımlar oluyor, bu yanlış. 'Mal elden gidiyor' gibi bir telaş oluyor. Buna gerek yok. İki belediye başkanı arkadaşımızı anketlere koyarak muhalif seçmeni taraf haline getiren bir sistem oluştu. Bunu çok zararlı buluyorum. Bunu ilk defa söylemiyorum. Birden fazla belediye başkanı var ama iki kişiyi soruyor anket şirketleri. Bu şekilde taraftar haline getirilmiş muhalif seçmenden bahsediyorum. Tayyip bey meselesi değil bu. İkinci bir Tayyip beyi seçmek için yolculuğa çıkmadık. Niye haldır haldır çalıştım. Bu ucube sisteme karşı çalıştım. Önceliğimiz bizim sayın Erdoğan'ın yerine ikinci bir Erdoğan seçmek değil. Eksikleri giderilmiş, 21. yüzyıla uygun parlamenter sisteme geçiş yapmak lazım. Tartışmanın kutuplaştırma veya taraftarlaştırma üzerinden gitmesinin zararlı olduğuna kanaat ettiğim için 'Ben cumhurbaşkanı adayı değilim' dedim. 24 Haziran'da 4 siyasi partiydik. 31 Mart'ta 2 siyasi partiydik. İki yeni kurulan parti ile beraber belki de biz 6 siyasi partinin uzlaştığı bir Millet İttifakı olacağız. Cumhur İttifakı'nın adayının sayın Bahçeli tarafından Erdoğan olduğunu biliyoruz. Erdoğan'ın ağzından 'Ben Cumhurbaşkanı adayıyım' dediğini duydunuz mu? Millet İttifakı sistemine acayip bir heyecan var. Cumhur İttifakı'nın ittirdiği alanda pek çok kişi ahkam kesiyor. Bunun da yanlış olduğunu düşünüyorum. Başarabiliriz, başaramayız seçmene ne kadar ulaşacağımıza bağlı. Amacımız birinci parti çıkmak."
"5 SENEYİ KABUL ETMİYORUM"
Millet İttifakı bileşenlerinin uzun yıllardır iktidarda olmadığına vurgu yapan Akşener sözlerini şöyle tamamladı:
"Diyorlar ki bunlar iki kazı güdemez. Belediye başkanlarımızın, sizlerin (Tunç Soyer'e bakarak) başarısı çok önemli. İzmir'deki belediye başkanımızın da Antalya'dakinin de İstanbul'dakinin de önemli. Cumhuriyet Halk Partisi'nin belediye başkanları ama bu başka bir şey. Somut eylemi sizler yapıyorsunuz. 13. Cumhurbaşkanı Millet İttifakı'nın adayı olacak inanıyorum. Ancak 5 sene sürdürülebilirliği kabul etmiyorum. Siyasetçi intikam alamaz. Benim görevim o değil. Hukukun üstünlüğünü, yargının bağımsızlığını, korkudan arındırılmasını sağlayacak siyaset kurumudur. Hukuk dışı her eylemden hesap soracak da yargıdır. "