?Y? Parti Genel Ba?kan? Meral Ak?ener, partisinin TBMM'deki grup toplant?s?nda önemli aç?klamalarda bulundu.
Ak?ener'in aç?klamalar?ndan sat?r ba?lar? ?öyle:
Bugün, Ö?retmenler Günü. Bugün, Türkiye Cumhuriyeti’nin gerçek mimarlar?n?n günü. Bugün, hayat?n her alan?nda, at?lan her büyük ad?m?n arkas?nda, eme?i olan ö?retmenlerimizin günü. Sanayici de onlardan ö?rendi, ticaretle u?ra?an da… Diplomat?m?z da onlar?n tedrisat?ndan geçti, gazetecilerimiz de… ??çimiz de ö?renci oldu, i?letmecimiz de…
Bu ülkede, ter döken, katma de?er üreten, ta? üstüne ta? koyan her bir vatanda??m?z, mutlaka bir ö?retmenimizin ?????ndan faydaland?. Atatürk diyor ki; "Bir millet, sava? meydanlar?nda, ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin kal?c? sonuçlar vermesi, ancak e?itim ordusuyla mümkündür." Genç Cumhuriyetimizin sa?lam temellerinde, Türkiye’nin bugününde ve yar?n?nda, o e?itim ordumuzun, ö?retmenlerimizin pay? çok büyük. Bir ö?retmen olarak, içinde bulunduklar? zor ?artlara ra?men, Atatürk’ün kendilerine emaneti olan o kutlu sanca?? dik tutan, tüm meslekta?lar?m?n gününü kutluyor, onlara en kalbi ?ükranlar?m? sunuyorum.
Hazreti Ali der ki; “Bana bir harf ö?retenin, k?rk y?l kölesi olurum.” Ne muhte?em bir söz de?il mi? Ama maalesef, bu muhte?em sözden feyz alamayanlar, ö?retmenlerimizi hep hor gördüler. Buradan iktidardakileri uyar?yorum; Kurt k??? geçirir ama, yedi?i ayaz? unutmaz. Ö?retmenlerimiz de, onlara reva gördü?ünüz bu 18 y?l?,hiç ama hiç unutmayacak. Ay sonunu getiremedi?i için, ek i? yapmak zorunda kal???n?, asla unutmayacak.
Ö?rencisiyle pazardaki tezgah?n?n ba??nda kar??la??nca, yüzünü saklay???n?, asla unutmayacak. Bu kadar kutsal bir mesle?i, mevsimlik i?çili?e çevirenleri, asla unutmayacak. Sözle?meli ö?retmenlik diye bir saçmal?k uydurup, onlar? güvencesiz b?rakanlar?, asla unutmayacak. Çektikleri çileye ra?men, onlara gösteri? merakl?s? diyen bakanlar?, asla unutmayacak. Onlar sizi unuttu, ama biz unutmayaca??z.
Biz, “Her ?artta ilim.” diyen Peygamber efendimizin buyru?unu unutmayaca??z. Biz, Ba?ö?retmenimizin vizyonunu unutmayaca??z. Biz, Cumhuriyetimizin mimarlar? ö?retmenlerimizi unutmayaca??z. ?Y? Parti iktidar?nda, ö?retmenlerimizin zincirlerini k?raca??z. ?ktidara geldi?imizin ertesi günü, o sözle?meleri y?rtaca??z. Ö?retmenlerimizi hak ettikleri kadrolara kavu?turaca??z! Bundan kimsenin ?üphesi olmas?n.
AKDEN?Z'DEK? OLAY M?LL? GÜVENL?K MESELES?
Akdeniz'de ya?anan olay bizim için bir milli güvenlik meselesidir. Alman f?rkateyninin Yunan komutan?n yönetiminde Türk band?ral? gemimize yapt??? hukuksuz arama bir anlamda s?n?r ihlalidir.
ÇUluslaras? sulardaki bir gemi bayra??n? ta??d??? ülkenin topra?? kabul edilir. Herhangi bir ?üphe olmas? durumunda yap?lmas? gereken Türkiye'ye bilgi verilmesi, Türk bakanlar?n?n da gerekli prosedürü gerçekle?tirir.
Ama onlar bask?n yapmay? tercih ettiler. Bunu basit bir i?mi? gibi geçi?tiremeyiz. Hükümetten, uluslararas? hukuktan do?an haklar?m?z?n, hukukumuzun korunmas? için atmas? gereken gerekli ad?mlar? bekliyorum.
Ayr?ca bu vesileyle, Avrupa Türk Konfederasyonu’na ba?l? derneklerin, Almanya ve Fransa’daki etkinliklerinin yasaklanmas?n? da k?n?yorum. Mesela Almanya’da, yasalar gere?i, Avrupa Türk Federasyonu’na ba?l? vatanda?lar?m?z, kendilerini “Vatansever” olarak tarif ederler.
Toplant?lar?nda, ya?ad?klar? ülkenin bayraklar?n? asmay? eksik etmez, ya?ad?klar? ülkelerin yasalar?na ve geleneklerine sayg? gösterirler. Avrupal? Türklerin bu zarif tutumlar?na ra?men, Almanya ve Fransa hükümetleri, Türk Bayra??’ndan rahats?z oluyorlarsa, diyecek bir ?ey yok. Ancak, bu kararlar?n ard?nda ba?ka hesaplar varsa, ?imdiden uyarmak istiyorum; Medeniyetleriyle övünen her iki ülkenin bu karar?, her ?eyden önce insan haklar? ihlalidir. Avrupa’da ya?ayan Türklerin temel haklar?n? yok saymak, milletlerimiz ve ülkelerimiz aras?ndaki ili?kilere zarar verir. Hiçbir Avrupal? iktidar da, Türk dü?manl???n? iç siyaset malzemesi yaparak bir ?ey kazanamaz. Buradan ilan etmek isterim ki; Siyasi pozisyonlar? ne olursa olsun, Türk Konfederasyonu üyesi vatanda?lar?m?z?n sonuna kadar arkas?nday?z.
"ERDO?AN'A SESLEN?YORUM"
Sa?l?k Bakanl???n?n aç?klad??? verilere göre vaka say?lar?nda salg?n? yo?un ya?ad???m?z Nisan ay?n?n bile üstüne ç?kt?k. ?lk günden beri yapt???m?z bir öneri var. En az iki hafta karantina ilan edin, bu i? kontrolden ç?k?yor diyoruz. Diyoruz da ancak kendimiz duyuyoruz. Buradan Say?n Erdo?an'a bir kez daha sesleniyorum; Gelin en az 14 günlük bir karantina uygulay?n. A?? umuduna kadar Türkiye rahatlas?n. Ama bunu yaparken i?letmeleri ve çal??anlar? ayakta tutacak tedbirleri almay? ihmal etmeyin. ??letmelere nakit deste?i verin. Çal??anlara nakit deste?i verin. Biz bu konuda ?srar ettikçe, beyefendilerin ilk tepkileri i?in ekonomik boyutu oluyor. Oysa, Türkiye’nin paras? var. Türkiye’nin gerekli deste?i verecek gücü var.
"TÜRK?YE EN BA?ARISIZ ÜLKE"
Maalesef bu durum bir zihniyet meselesi. 19 y?l?n sonunda bu zihniyetin bizi getirdi?i nokta çok aç?k. Dün biriken ne varsa satt?lar, Bugün de gelece?imizi ipotek alt?na al?yorlar. Dün zaten gitti, bugün zararday?z ve bu yönetim anlay???yla, yar?n?m?z da art?k tehlikede. Ülkesinin gelece?ini dü?ünen, ülkesini kalk?nd?rmay? hedefleyen bir anlay??, öncelikle çocuklar?na yat?r?m yapar. Geli?mi? ülkelerde çocuk haklar?n?n geli?mi? olmas?n?n, çocuklara yat?r?m yapmaya büyük önem verilmesinin, temel sebebi i?te budur. Atatürk’ün de, Cumhuriyet’in daha ilk y?llar?nda, çocuklar?m?za ve gençlerimize büyük önem vermesinin sebebi de tam olarak budur. Çünkü çocuklar?n? dü?ünmeyen bir zihniyet, gelece?i in?a edemez. Ne yaz?k ki çocuklar?m?za gereken önemi vermiyoruz. UNICEF’in 2020 raporuna göre, Türkiye, 41 ülke aras?nda, çocuk politikalar? konusunda, maalesef en ba?ar?s?z ülke. Çocuklar?m?z?n üçte biri, yoksulluk s?n?r?n?n alt?nda ya?arken, yaln?zca yüzde 53’ü hayat?ndan memnun. Bu oran Hollanda’da yüzde 90, Meksika’da yüzde 86, H?rvatistan’da yüzde 82. TÜ?K’in verilerine göre; 5-17 ya? grubunda, çal??an çocuk say?m?z 720 bin. Aralar?nda 5 ya??ndaki çocuklar?m?z bile var. Resmi rakamlar böyleyse, gerçe?ini siz dü?ünün.
Okuyacaklar? yerde, Oyun oynayacaklar? yerde, ekonomik ?artlar nedeniyle, hayat?n yükünü omuzlayan çocuklar?m?z var. Çocuklar?m?z?n çal??ma sebeplerinin ba??nda, yüzde 40’a yak?n bir oranda, aile ekonomisine destek sa?lamak geliyor. Yani yüzbinlerce aile, bu deste?e muhtaç.
ADALETS?ZL?K VE E??TS?ZL?K!
Ankara, ?zmir ve ?stanbul’da, dü?ük ve orta gelirli ailelere mensup, yakla??k 3000 çocukla yap?lan ara?t?rmaya göre, çocuklar?n de?i?tirmeyi en çok istedikleri ?ey, adaletsizlik ve e?itsizlik. Ne kadar ac?, de?il mi? Çocuklar?m?z?n dram? maalesef bununla da bitmiyor. Adli Sicil kay?tlar?na göre, çocuklara yönelik cinsel istismar suçlar?nda, son 8 y?lda yüzde 29 art?? oldu. 2019 y?l?nda, tam 11 bin 446 çocu?umuz, aile mahkemesinin karar?yla, 16 ya??nda evlendirildi. ??lerine geldi mi dillerinden dü?ürmüyorlar ama, bundan 100 y?l önce, Osmanl?’da evlenme ya?? k?zlarda 17, erkeklerde 18’di. Böyle utanmazl?k olur mu? Bir de onca kavgan?n, gürültünün aras?nda unutulan, kimsesiz çocuklar?m?z var. Her birinin hayat?, adeta bir trajedi. ?nsan?n söylerken bo?az? dü?ümleniyor.
Bak?n size bir rakam vereyim; Türkiye’de, sadece yurtlarda 13 bin 867 çocu?umuz var. Koruyucu aile yan?ndaki çocuklar?m?z?n say?s?ysa 7 bin 259. Sokakta ya?ayan kimsesiz çocuklar?m?zla ilgiliyse, maalesef net bir bilgi yok. E?er çocuklar?m?z?n, yetersiz beslenmeden do?an vitamin eksikli?i nedeniyle, 2-3 ya??na geldikleri halde di?leri ç?km?yorsa, ortada büyük bir sorun var demektir. E?er k?z çocuklar?m?z, s?rf kanunlar yetersiz diye, küçücük ya?lar?nda anne oluyorsa, ortada büyük bir sorun vard?r demektir. E?er 'sek sek oynama ya??ndaki k?z çocuklar?yla evlenilebilir' diyen sap?klar, her yerde kol geziyorsa, ortada büyük bir sorun var demektir. E?er iktidar, 19 y?ld?r çocuklar?m?z?n içinde bulundu?u durumu görmezden geliyorsa, ortada büyük bir sorun var demektir.
Ülke yönetmek ciddiyet ister. Ciddiyet ka?lar? çatmak de?ildir. Ciddiyet, sorunlar? payda?lar?yla birlikte sorun aramakt?r. Devleti yönetirken sergilenecek ciddiyet bu seslere kulak vermek, böyle duyarl? insanlarla kafa kafaya vererek sorunu çözmektir. Buradan ilan ediyorum; Çocuklar?m?z? yaln?z b?rakmayaca??z. Çocuklar?m?z? çaresiz b?rakmayaca??z. Liyakatsiz ellere teslim etmeyece?iz.
Gelin ?u faiz sebeptir, enflasyon sonuçtur demekten vazgeçin. Partili Cumhurba?kanl??? sisteminin ba?lad??? Temmuz 2018'den bu yana Türkiye ekonomisinin, ekonomik göstergelerine göz atmak yeterli. Temmuz 2018'de vergi gelirinin yüzde 10'u faiz ödemelerine gidiyordu. Bu ile o zaman yüksek bir orand? ama bugün milletin binbir zorlukla ödedi?i vergilerin yüzde 20'si bir avuç faiz lobisine gidiyor.
Yine Temmuz 2018'de devletin iç ve d?? borç toplam? 1 trilyon lirayd?. Bugün 1.9 trillyon liraya ula?t?. Son iki y?lda yanl?? borçlanma stratejisinin bütçemize maliyeti 135 milyar lira oldu. Yani say?n Erdo?an'?n partili Cumhurba?kanl??? sistemi ve damat inad? bize 135 milyar liraya mal oldu.
Sa?l?kta reform dedin, kamu hastanesi b?rakmad?n. E?itimde reform dedin, ö?retmenleri mevsimlik i?çiye çevirdiniz. Bürokraside reform dedin, memurlu?u ekabir partililere pe?ke? çektiniz. Demokraside reform dedin, tek adam rejimini kurdunuz. Milletin derdi tencereyi kaynatmak, senin derdin sarayda sefa sürmek. Kendi koltu?unu kurtarmay?, bu millete reform diye pazarlamay? art?k b?rak Say?n Erdo?an.
Amerika'y? yeniden ke?fetmeye gerek yok. At?lacak ad?mlar belli. ?? ve d?? siyasetteki en küçük dalgalanmada piyasa daha fazla faiz talep edecektir. Bu iktidar sayesinde Türkiye'nin sorunlar? yap?salla?t?. Yap?sal t?kan?kl?k ancak yap?sal müdahalelerle aç?labilir. En büyük yap?sal çözüm Partili Cumhurba?kanl??? siteminden vazgeçmektir. Salg?n?n yeniden artt??? bu günlerde gelir kayb?na u?rayan küçük esnaf?m?za, mutlaka, kar??l?ks?z ve do?rudan gelir transferi yap?lmak zorunda.