Tarihçi ve HaberTürk yazarı Murat Bardakçı, Türkiye'nin, Afganistan'ın başkenti Kabil'deki Uluslararası Havaalanı'nın güvenliğini gönüllü olarak üstlenmesini değerlendirdi. Bardakçı, Mehmetçik ile Taliban havaalanında karşı karşıya geldikleri takdirde ne olacak?” diye sordu. Ayrıca Bardakçı, "Afganistan’da bize karşı cihat tehdidi var; buyurun taptaze, nur topu gibi bir dert" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı Forsu’ndaki 16 yıldızdan ikisinin Afganistan’da hüküm sürmüş olan Gazneliler ile Timurîler’i temsil ettiğini yazan Bardaçı bu devletlerle ilgili bilgi paylaştı.
Taliban’ın, Türkiye'yi, ABD birliklerinin Afganistan'ı terk etmesinin ardından ülkedeki askeri birliklerini genişletmemesi konusunda uyardığı açıklamayı hatırlatan Bardakçı, şöyle devam etti:
“Meselenin endişe verici tarafı, Taliban’ın Türkiye’ye hitaben geçen salı günü yayınladığı sekiz maddelik bildiri...
‘Afganistan İslâmî Emirliği Kültür İşleri Komisyonu Sözcülük Ofisi” tarafından yayınlanan bildiride Afganistan İslâm Emirliği ile Afgan halkının Müslüman Türk halkıyla tarihî, kültürel ve dinî bağları olduğu söylendikten sonra Türkiye’nin Afganistan’da asker bulundurma kararından vazgeçmesi istendi, bunun ardından da bir tehditte bulunuldu, yabancı kuvvetlerin Afganistan’da kalmasının işgal olarak görüleceği ve Hicri 1422’de 1500 civarında seçkin âliminin verdiği fetvaya göre mukabele edileceği’ vurgulandı.”
Taliban’ın 2001 yılında, Afganistan’ın ulemasını teşkil eden 1500 kadar din adamını bir araya getirip cihad fetvası verdiğini belirten Bardakçı, yazına devam etti: “Fetvanın temelini Bakara Suresi’nin 191. âyeti teşkil ediyordu ve bu âyet İslamiyetin savaş konusundaki en önemli hükümlerinden idi:
‘Size karşı savaşanları yakaladığınız yerde öldürün. Sizi çıkardıkları yerden siz de onları çıkartın. Fitne, adam öldürmekten daha kötüdür. Mescid-i Haram’da onlar sizinle savaşmadıkça, siz de onlarla savaşmayın. Eğer onlar size karşı savaş açarlarsa siz de onları öldürün. İşte, kâfirlerin cezası böyledir.’
Taliban’ın Afganistan’da senelerden bu yana devam eden mücadelesi bu fetva üzerine inşa edilmişti ama şimdi daha farklı ve bizim açımızdan da tehlikeli bir dönemeçteyiz: Bir yanda asırlar önce kurduğumuz ve Cumhurbaşkanlığı Forsu’nda iki ayrı yıldızla temsil ettiğimiz devletlerin mekânı olan Afganistan, diğer yanda da bize karşı uygulanabilecek bir fetva ve bu fetvaya dayanılarak kalkışılabilecek bir cihad tehdidi var...
İşte buyurun taptaze, nurtopu gibi bir dert!”