Çiğli Bölge Eğitim Hastanesi Acil Tıp Uzmanı Dr. Güneri Kuruöz, bugüne kadar yaklaşık 40 kez, sağlık çalışanlarına yönelik şiddete daha hızlı müdahale etmek ve bu tarz olayları engellemek için başlatılan 'beyaz kod' uygulamasına başvurdu. Savcılığa suç duyurusunda bulunduğu dosyalardan bugüne kadar 31 dava açılan Kuruöz, 5 davanın daha hala devam ettiğini söyledi. Acil servislerdeki iş yükünün çok ağır olduğunu söyleyen Kuruöz, "Bitlis'te göreve başladım, daha sonra memleketim olan Aksaray'a geçtim. Sonra uzmanlığımı yapmak için Aydın'a geldim, ardından Urfa ve şimdi de İzmir'deyim. Bu süreç içinde hep acil servislerde çalıştım ve sözlü olsun fiziki olsun bir sürü saldırıyla karşı karşıya kaldım. Bunlar çok yorucu süreçler, sürekli mahkemelere gitmek oldukça sıkıntılı günler yaşatıyor" dedi.
'YILDA YAKLAŞIK 110 BİN BEYAZ KOD'
Yılda yaklaşık 110 bin beyaz kod verildiğini aktaran Kuruöz, "Bunlar buzdağının görünen kısmı, birçok kişi de korktukları için ya da çeşitli nedenlerden dolayı beyaz kod veremiyor. Acil servislerdeki çalışma koşulları oldukça kötü durumda. Bir sürü fiziki saldırıya maruz kalıp hayatını kaybeden arkadaşlarımız oldu. Bu konuda, hekime ve diğer sağlık çalışanlarına yönelik şiddettin bir an önce önlenmesi gerekmektedir" dedi.
'VİRÜS VAKALARINDAN SONRA BİZE DAHA SICAK BİR TAVIR VAR'
Doktorlar olarak halkın evlatları olduklarını, halktan kopuk olmadıklarını dile getiren Kuruöz, "Sadece koronavirüs değil, tüm durumlarda hekimlerle hasta yakınlarının uyumlu bir şekilde çalışmasını isteriz. Son zamanlarda bilim insanları koronavirüs vakalarıyla birlikte ekranlarda konuşmaya ve daha çok değer görmeye başladı. Hekimler olarak bizler de birkaç adım daha öne çıkmış olduk. Her zaman böyle dayanışma içinde olmak isteriz, halkımızın bizlerin bilimsel duruşuna ve çalışmalarına saygılı olmalarını bekleriz. Koronavirüs vakalarından sonra hekimlere karşı daha sıcak bir tavrın olduğunu söyleyebilirim. Bizlerle iletişim konusundaki dikkatin arttığını görüyorum. Öyle bir durum olmadan düzelmeler gerçekleşseydi bizim için daha değerli olurdu" dedi.
Kuruöz, sözlerini şöyle sonlandırdı:
"Aslında bilimsel çalışmalarım ve sosyal yanlarımla anılmak isterdim. Ama maalesef böyle şiddet konularıyla anılıyorum. Bundan dolayı da bir bakıma kırgınım."